Yazan: Ömer ÜST Ayetullah Bey: Fenerbahçe kurucularından olan Ayetullah Bey, 1908 yılında Ziya Bey’in istifası üzerine kulüp başkanı olmuştur. Kendisi Galatasaray Lisesi mezunu bir Fenerbahçeli ve ilk takımda kaleci ve savunma oyuncusu olarak görev almıştır. Bu dönemde kulüp sıkıntı içine düştüğünde 1909 yılında Üsküdar ve Pazaryolu kulüpleriyle birleşme görüşmeleri yapılmıştır. Bu kulüp yöneticilerinin Fenerbahçe adı üzerinde pazarlığa tutuşması üzerine restini çeker ve kulüp tarihine geçen bir konuşmaya imza atar ve şu sözleri söyler: 'Fransa Kralı XIV. Louis 'L'état, c'est moi-Devlet ben'im' demişti. Ben de Fenerbahçe ben’im diyor ve bu pazarlığı kabul etmiyorum'. Bunun üzerine ikinci yılında kapanma tehlikesi yaşayan kulübü bir anlamda kurtarmış olur. Ayetullah Bey 1919’da İspanyol nezlesinden dolayı 31 yaşında vefat etmiştir. Tevfik Haccar Taşçı: 1909-1910 yılları arasında Fenerbahçe Kulübünde başkanlık görevini üstlenmiştir. Bu dönemde Penaltı Kralı olarak bilinen sol açık Topuz Hikmet tarafından çizilen Fenerbahçe Amblemi, Tevfik Haccar Taşçı tarafından İngiltere'de yaptırılmıştır. Tevfik Taşçı'nın Fenerbahçe tarihine bir diğer hizmeti ise tenis branşının yayılıp sevilmesidir. Osman Fuat Efendi (Osmanoğlu): 1911-1912 yılları arasında Fenerbahçe Başkanlığı yapmıştır. Osmanlı Hanedanı’ndan V. Murat’ın torunudur. Hamit Hüsnü Kayacan: Galatasaray Spor Kulübü' nün kurucularından ve ilk yöneticilerinden olan Hamit Hüsnü Kayacan Fenerbahçe'ye 1912 yılında idareci olarak geçti ve Fenerbahçe Spor Kulübü başkanlığını Osman Fuat Efendi'den devraldı. Bu görevi 2 yıl sürdüren Kayacan, 1914'de görevi Hulusi Salih Paşa'ya bırakmıştır. Fenerbahçe'ye geçtikten sonra 1 Eylül 1913'te Galatasaray kurucuları listesinden çıkarılmıştır. Hamit Hüsnü Kayacan ayrıca Türkiye'nin ilk futbolcusu kabul edilen Galatasaray Spor Kulübü' nün 29 sicil numaralı üyesi Fuat Hüsnü Kayacan'ın abisidir. 1952 yılında ehliyetsiz bir taksi şoförünün çarpması sonucu hayatını kaybetmiştir. Karzeg Salih Hulusi Paşa: 1914-1915 yılları arasında Fenerbahçe Kulübünde başkanlık görevini üstlenmiştir. VI. Mehmet Vahdettin saltanatında ve İstanbul'un işgal altında bulunduğu dönemde 8 Mart 1920 - 5 Nisan 1920 tarihleri arasında yirmi sekiz gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır. Mehmet Sabri Toprak: 1915-1916 yılları arasında Fenerbahçe Spor Kulübü başkanlığı yapmıştır. IV. ve V. Dönem Manisa Milletvekilliği ile TBMM Başkanvekili ve Tarım Bakanlığı yapmıştır. Dr. Nazım Bey: İttihat Terakki Cemiyeti’nin önde gelenlerinden. Son Talât Paşa hükümetinin maarif nazırı. 1916-1918, Fenerbahçe Kulübü Başkanı. Fenerbahçe tarihindeki rolünden çok ülke siyaseti konusunda birçok görev ve eylemde bulunmuştur. İbn-ür Refik Ahmet Nuri Sekizinci: 1918-1919 yılları arasında Fenerbahçe Spor Kulübü başkanlığı yapmış tiyatro oyuncusu, oyun yazarı ve spor adamıdır. Galatasaray Lisesi’nden mezun olmuştur. Birçok devlet görevinde de bulunmuş olan Sekizinci, onlarca esere de imza atmıştır. Ömer Faruk Efendi: 1919-1924 yılları arasında Fenerbahçe başkanlığı yapan Ömer Faruk Efendi, son Osmanlı halifesi 2. Abdülmecit’in oğlu, son Osmanlı padişahı Sultan Vahdettin’in damadıdır. 4 Mart 1924 yılında TBMM’nin kabul ettiği hilafetin kaldırılması ve Osmanlı Hanedanı’nın sınır dışı edilmesi kanunuyla sürgüne gönderildi ve Fenerbahçe başkanlığından da ayrılmak zorunda kaldı. Nasuhi Baydar: Fenerbahçe Spor Kulübü kurucularındandır. 1924-1925 yılları arasında başkanlık yapmıştır. Fenerbahçe’nin o dönem önemli oyuncularından olan Alaattin Baydar’ın ağabeyidir. Ali Naci Karacan: 1926-1927 yıllarında Fenerbahçe başkanlığı yapmış olan dönemin işadamlarındandır. Birçok gazete çıkartmıştır. Bunlar arasında en önemlisi 1950’de kurduğu Milliyet gazetesidir. Muvaffak Menemencioğlu: 1928-1932 yılları arasında Fenerbahçe başkanlığı yapmıştır. Fenerbahçe'de genel sekreterlik ve başkanlığının yanı sıra Türkiye'nin ilk bisikletçilerinden olup bisiklet federasyonu başkanlığı görevinde de bulunmuştur. Bunun yanı sıra 1926 - 1927 ve 1927 - 1931 yılları arasında futbol federasyonu başkanlığı yapmıştır. Sait Selahattin Cihanoğlu: 1932-1933 yıllarında Fenerbahçe başkanlığı yapmış avcı ve spor adamı. Fenerbahçe’ye ilk yabancı antrenörünü getirmiştir. Genç, A ve B takımlarıyla namağlup şampiyonluk yaşamıştır. Aslan avlayan ilk Türk'tür. Ayrıca profesyonel bir safariye katılan ilk Türk'tür. Avladığı 22 aslanı İngiltere'de doldurtup Fenerbahçe kulübüne hediye etmiştir. Ancak müzede çıkan bir yangında hepsi kül olmuştur. Hayri Celal Atamer: Sait Selahattin Cihanoğlu’ndan sonraki, Şükrü Saraçoğlu'ndan önceki Fenerbahçe Spor Kulübü başkanıdır. 1933–1934 yılları arasında bu görevde bulunmuştur. Şükrü Saracoğlu: 1934-1950 yılları arasında tam 17 yıl Fenerbahçe Spor Kulübü başkanlığı görevinde bulunmuş, stada adı verilmiş, sarı-lacivertli camianın efsane başkanıdır. Halen bu görevi en uzun süre üstlenmiş isimdir. Sadece Fenerbahçe için değil Türk siyasi tarihinde önemli isimlerinden biridir Saracoğlu. Milletvekilliği, bakanlık, TBMM başkanlığı ve başbakanlık görevlerinde bulunmuştur. “Varlık Vergisi” uygulamasına öncülük etmiştir. 1932 yılında Paris’te Osmanlı borçlarının ödeme koşullarıyla ilgili görüşmeleri Türkiye adına yürütmüş ve 1933’te yaptığı başarılı antlaşmayla Türkiye Cumhuriyeti maliyesi rahat bir nefes almıştır. İsmet İnönü ile birlikte Türkiye’nin 2. Dünya Savaşı’na girmemesinde büyük rol oynamıştır. Fenerbahçe, Saracoğlu başkanlığında sayısız kupayı müzesine götürmüştür. Ali Muhiddin Hacıbekir: 1950-1951 yılları arasında Fenerbahçe başkanlığı yapmıştır. Bu dönemde futbolcuları mali yönden desteklemeye önem vermiştir. Osman Kavrakoğlu: 1915 Rize doğumlu siyasetçi ve spor adamı. 1951-1953 yılları arasında Fenerbahçe başkanlığı yapmıştır. Sadece futbol değil basketbol, voleybol, masa tenisi, kürek, boks, güreş gibi amatör dallara ağırlık verdi. Futbolda İstanbul Ligi şampiyonluğunun dışında amatör dallarda da birçok başarı sağlandı. Bedii Yazıcı: Robert Koleji'nde voleybol ve basketbol oynarken kaleci olmaya karar verdi. Fenerbahçe'ye transfer olup 1934 - 1936 yılları arasında 37 maçta Fenerbahçe'nin kalesini korudu. Türkiye'de uzun plonjonlar yapan ilk kaleci oldu. Geçirdiği bir ameliyat sonrasında futbola veda etti. Futbolda jübile yaptıktan sonra eğitimi için ABD'ye gitti. Burada sigortacılık üzerine çalıştı ve çeşitli şirketlerde genel müdürlük yaptı. 1953 - 1954 yılları arasında Fenerbahçe başkanlığı yaptı. Zeki Rıza Sporel: Fenerbahçe ve Türkiye Milli Takımı’nın efsane golcülerinden olan Sporel 1955-1957 yılları arasında da Fenerbahçe Kulübü’nün başkanlığını yapmıştır. 19 yıl sarı-lacivertli formaya giyen Sporel 352 maçta 470 gol atma başarısı göstermişti. 26 Ekim 1923 yılında oynadığımız ilk milli maç olan ve 2-2 biten Romanya maçında iki golü atan isimdir. Futbolculuk kariyerinde Galatasaray’a 27 gol atmıştır ve bu rekor Fenerbahçe tarihindeki yerini korumaya devam etmektedir. Agâh Erozan: 1958-1959 yılları arasında Fenerbahçe başkanlığı yapmıştır. 1959 Sezonundaki Ignace Molnar yönetimindeki Fenerbahçe Profesyonel Lig'de şampiyon olan ilk takım olmuştur. 1959-60 Sezonuna ise Mehmet Reşat Nayır yönetiminde giren Fenerbahçe'nin başına daha sonra Laszlo Szekelly gelmiştir. Lig bitmeden başkanlık seçimleri tekrarlanmış ve başkanlığa Medeni Berk seçilmiştir. Fenerbahçe o sezon ligi 4. tamamlamıştır. Medeni Berk: 1960 yılında Fenerbahçe başkanlığı yapmıştır. Sezon ortasında Agâh Erozon’un yerine gelen Medeni Berk sezon sonunda bu görevinden ayrılmıştır. Tük siyasetinde de önemli görevlerde bulunmuştur. Hasan Kamil Sporel: 1960-1961 yılları arasında Fenerbahçe başkanlığı yapmıştır. Efsane golcü Zeki Rıza Sporel’in ağabeyidir. 1923 yılında Romanya’ya karşı oynadığımız maçın takım kaptanlığını yapmıştır. Galatasaray’a gol atan ilk Fenerbahçeli futbolcudur. 1914'da öğrenim için gittiği ABD'de, üniversitenin takımında, geçilmez bir savunma oyuncusu olduğu için kendisine 'Dardanelle' (Çanakkale) lakabı verildi. Sporel'e Türkiye'de ise 'dalgakıran' lakabı verilmiştir. Başkanlığı döneminde Fenerbahçe ligde ikinci şampiyonluğunu kazanmıştır Razi Trak: 1961-1962 ve 1980-1981 yıllarında Fenerbahçe başkanlığı yapmıştır. Razi Trak 1961-62 ve 1980-81 yıllarında Fenerbahçe'de başkanlık yapmıştır. 1961-62 sezonundaki Laszlo Szekelly yönetimindeki takım 2, 1980-81 sezonundaki sırasıyla Alman Friedel Rausch ve Envir Kâtip yönetimindeki takım 10. olmuştur. İsmet Uluğ: Eski futbolcu ve boksör olan Uluğ 1962-1966 yılları arasında Fenerbahçe başkanlığı yapmıştır. Onun döneminde Fenerbahçe 1962-63 sezonunda 3. , 1963-64 ve 1964-65 sezonlarında şampiyon, 1965-66 sezonunda 4. oldu. Türkiye Kupası'nda 1963 ve 1965'te final oynayan takım, 1964'te Galatasaray'ı 3-1 yenerek Atatürk Kupası'nı kazandı. Avrupa Kupaları'nda ise 1963-64 sezonunda Kupa Galipleri Kupası'nda çeyrek finale yükselen takım, yarı finale çıkma fırsatını şanssız bir şekilde kaybetti. Onun döneminde Fenerbahçe 1962-63 sezonunda 3. , 1963-64 ve 1964-65 sezonlarında şampiyon, 1965-66 sezonunda 4. oldu. Türkiye Kupası'nda 1963 ve 1965'te final oynayan takım, 1964'te Galatasaray'ı 3-1 yenerek Atatürk Kupası'nı kazandı. Avrupa Kupaları'nda ise 1963-64 sezonunda Kupa Galipleri Kupası'nda çeyrek finale yükselen takım, yarı finale çıkma fırsatını şanssız bir şekilde kaybetti. Aynı dönemde Fenerbahçe'nin amatör sporları da büyük atılım yaptı. Basketbol, voleybol, atletizm, kros, boks, yelken, kürek, kule ve tramplen atlama, masatenisi ve grekoromen güreş dallarında İstanbul ve Türkiye şampiyonluklarına ulaştı. Özellikle 1965 yılında sekiz branşta kazanılan 19 takım şampiyonluğu Türkiye'deki bir spor kulübünün ulaştığı en büyük başarılardan biri oldu. Faruk Ilgaz: 1966-1974, 1976-1980 ve 1983-1984 yıllarında üç kez Fenerbahçe Spor Kulübü’nün başkanlığını yapmış efsane isimlerdendir. Kulüp en fazla kupayı Faruk Ilgaz döneminde kazanmıştır. 5 lig şampiyonluğunun yanı sıra Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Türkiye Kupası ve TSYD Kupası olmak üzere de toplam 12 kupa kazanmıştır. Emin Cankurtaran: 1974-1976 yıllarında başkanlık yapmıştır. Başkanlığı döneminde 1973-74 Sezonunda Didi yönetimindeki Fenerbahçe ligde şampiyon olmuştur. Ertesi yıl sırasıyla Necdet Niş ve Abdullah Gegic yönetimindeki Fenerbahçe ise ligi 4. sırada bitirmiştir. Ali Şen: 1981-1983 ve 1994-1998 yılları arasında Fenerbahçe başkanlığı yapmıştır. Taraftarlar onun için “Ali Şen başkan, Fenerbahçe şampiyon” sloganını yazmıştır. Sadece Fenerbahçe değil Türk futbolunun en renkli isimlerinden biridir. Türkiye Ligi’ne birçok yıldızı Fenerbahçe forması altında getirmiştir. Başkanlığının ilk senesinde (1980-81 sezonunda) 1978'den beri şampiyon olamayan bir takım devralmış, o sezon da şampiyonluktan kopan takım son 3 maçını yitirerek 10. sıraya kadar gerilemiştir. Küme düşme potasındaki takımların hepsinin son 3 maçlarını kazanmalarıyla Fenerbahçe ligi biri küme düşen beş takımla aynı puanda bitirmiş ve rakip taraftarların 'averajla kümede kaldı' yakıştırmalarına maruz kalmıştır. İddialı transferlerle 1981-82 sezonuna giren Fenerbahçe, Donanma Kupası, Westphalia Kupası ve Hürriyet Gazetesi Kupası şampiyonluklarına ulaşmış. 1982-83 sezonunda ise fırtına gibi eserek hem ligi hem de kupayı kazanmıştı. Ayrıca TSYD Kupası, Donanma Kupası ve Çalenç Kupası'nı da alarak 1967-68 sezonundaki 'bir sezonda beş kupa' rekorunu egale etmiştir. Ali Şen 1983-84 sezonunda da takım liderken 10 Aralık 1983'te istifasını vererek görevini sonlandırmıştır. Ali Şen'in ikinci başkanlığı da Fenerbahçe'nin daha önce karşılaşmadığı sıkıntılı bir döneme denk gelmiştir. Üst üste en çok dört sezon şampiyonluk göremeyen kulüp, 1989'dan sonra ilk kez şampiyon olamadan beş sezonu geride bırakmıştı. Formda başladığı 1994-95 sezonunda da arka arkaya aldığı 3 yenilgi ve 2 beraberlikle şampiyonluk yarışına daha ilk yarıda havlu atmış, ayrıca UEFA Kupası'na da 1. turda Fransız temsilcisi Cannes'a 0-4 ve 1-5'lik yenilgilerle veda etmişti. Başkan Hasan Özaydın'ın istifasını müteakip, 18 Aralık 1994'te düzenlenen olağanüstü kongrede Ali Şen başkanlık yarışını kazanmıştır. O dönemde her başarısız sonuçtan sonra Fenerbahçe taraftarının attığı “Ali Şen başkan, Fenerbahçe şampiyon” sloganı Ali Şen'e müthiş bir kamuoyu desteği kazandırmış, bu sayede Şen daha önce iki kongrede seçilmesine engel olan grupların da kerhen desteğini alabilmiştir. 1995-96 sezonunda Fenerbahçe 1989'dan beri ilk şampiyonluğuna ulaşmış ve yine o sezondan beri ilk kez Türkiye Kupası'nda final oynamıştır. 1995-96 sezonunun sonunda ise kulübün efsane isimlerinden Aykut Kocaman ve Oğuz Çetin'in takımla ilişiğini kesmiştir. 1996-97 sezonunda ligi üçüncü sırada bitiren takım sadece şampiyon takımların katıldığı son Şampiyonlar Ligi'nde gruplara kalmış, 6 maçta 2 galibiyet ve 1 beraberlikle o zamana kadar bir Türk takımı için rekor olan 7 puanla grubu 3. bitirmiş ve son maçta çeyrek finale kalma şansını kaçırmıştı. 40 yıldır kendi sahasında (Old Trafford) yenilgi görmemiş Manchester United'ın 30 Ekim 1996'da Fenerbahçe tarafından 1-0 yenilgiye uğratılması ve bu unvanını yitirmesi de Türk futbol tarihinin en önemli maçlarından biri olarak tarihe geçmiştir. Ali Şen ve yönetimi o dönemde yabancı kısıtlaması (o dönemde 3+1 idi) ve hakem hataları nedeniyle sık sık Türkiye Futbol Federasyonu ile karşı karşıya gelmiştir. Ali Şen, grupların Fenerbahçe kongrelerindeki hegemonyasını kırmak için de kulübün tüzüğünün değiştirilmesi ve üye sayısının artırılması için büyük çabalar sarf etmiştir. Kulübün amatör branşları da Ali Şen döneminde başarıdan başarıya koşmuş, basketbol takımı Türkiye Ligi'nde final, Avrupa Koraç Kupası'nda çeyrek final oynamış, voleybol hariç diğer branşlar Türkiye şampiyonluğuna ulaşmış, ayrıca 1998'den itibaren Türkiye şampiyonluklarına ambargo koyacak yüzme takımı kurulmuştur. Ali Şen ve yönetim kurulu 15 Şubat 1998'de futbol takımı liderken olağan kongre ile yönetimi devretmiştir. Fikret Arıcan: 1984-1986 yılları arasında Fenerbahçe başkanlığı görevini üstlenmiştir. Döneminde Fenerbahçe futbol takımı 1984-85 sezonu şampiyonluğunu, 1984 ve 1985 Cumhurbaşkanlığı Kupalarını, 1985 TSYD Kupası'nı ve 1984 ve 1985 Donanma Kupaları'nı kazandı. Avrupa Kupaları'nda 1985-86 sezonunda ASALA terörü nedeniyle Fransa ile ilişkilerin gergin olduğu dönemde bu ülkenin şampiyonu Bordeaux'yu eleyerek sükse yaptı. Tahsin Kaya: 1986-1989 yılları arasında Fenerbahçe'ye başkanlık yapmıştır. Onun zamanında Fenerbahçe 1986-87 sezonunda 5. 1986-87 sezonunda 8. olmuştur. En dikkat çekicisi olan son sezonunda takım 103 gol atarak bir rekora imza atmış ve şampiyonluğa ulaşmıştır. Tahsin Kaya zamanında Branko Stankovic, Yılmaz Yücetürk, Birol Pekel, Pál Csernai ve Todor Veselinovic teknik direktörlük yapmıştır. Metin Aşık: Metin Aşık 1989-93 yılları arasında Fenerbahçe'de başkanlık yapmıştır. Onun döneminde Fenerbahçe 1989-90 ve 1991-92 sezonlarında 2. 1990-91 ve 1992-93 sezonlarına 5. olmuş, 1990 yılında Beşiktaş'ı 3-2 yenerek Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı kazanmıştır. Tanju Çolak, Engin İpekoğlu, Semih Yuvakuran, Candido Gerson ve Dzoni Novak gibi yıldızları Fenerbahçe'ye transfer etti. Futbol takımı döneminde şampiyonluktan uzak kalırken, önemli galibiyetlere imza attı. Galatasaray'a karşı 3 sezonda 3 kez 5 gollü galibiyet, UEFA Kupası'nda iki kez ikinci tura yükselme, Harald Schumacher'in jübilesinde Bayern Münih'e 3-2'lik galibiyetler bunlardan en önemlileri. Bunun yanında Fenerbahçe’nin en ağır yenilgileri de Metin Aşık zamanında yaşandı. Kendi sahasında Aydınspor'a 6-1, Beşiktaş'a 5-1, Galatasaray, Beşiktaş ve Sarıyer'e 4-1, Avrupa Kupaları'nda Slovak Sigma Olomouc'a 7-1 gibi. Basketbol takımı ise 1990-91 sezonunda Deplasmanlı Lig tarihinde ilk kez şampiyonluğa ulaştı. Ayrıca 1990 ve 1991'de iki kez Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı kazandı. Güven Sazak: 1993-94'te Fenerbahçe'de başkanlık görevini yürüttü. Fenerbahçe futbol takımı onun döneminde 1993-94 sezonunda bir puan farkla ikinci oldu, ayrıca 1993 yılında Trabzonspor'u uzatmada 1-0 yenerek Başbakanlık Kupası'nı kazandı. Sazak, 20 Nisan 1994'te başkanlık görevini sağlık sorunları nedeniyle bıraktı. Hasan Özaydın: Özaydın, çok kısa bir süre 1994-95 Sezonunda Fenerbahçe başkanlığı yapmıştır. Yerine Ali Şen'in başkanlığa seçilmiştir.Özaydınlı ayrıca Çengelköyspor'un onursal başkanıydı Aziz Yıldırım: 1998 yılından beri Fenerbahçe Spor Kulübü’nün başkanlığını yapan ve şimdiden kulüp tarihine adını altın harflerle yazdırmış efsane başkandır. Aziz Yıldırım döneminde kulüp büyük bir atılım yapıp çok güçlü bir ekonomik yapıya sahip olmuştur. Şükrü Saracoğlu Stadı’nı büyülterek Avrupa’nın en önemli statlarından biri haline getirmiştir. Tesisleşme adına büyük aşamalar kaydedilmiş, modern bir stat dışında aynı Avrupa standartlarında da tesislere Yıldırım zamanında sahip olunmuştur. Fenerbahçe’nin bir marka haline gelmesinde büyük bir paya sahip olan Yıldırım Fenerium, Fenerbahçe Televizyonu, gazetesi, radyosu ve dergisini kurmuştur. Aziz Yıldırım döneminde gerçekleşen bu ekonomik büyüme birçok yıldızın da Fenerbahçe forması giymesini sağladı. Nicolas Anelka, Stephan Appiah, Roberto Carlos, Milan Rapaic, P.V. Hooijdonk, Keneth Anderson, Ariel Ortega, Haim Revivo, Daniel Guiza ve Alex de Souza bu isimlerden sadece bazıları. Bu ekonomik güce oranla sportif başarının futbol ayağında istenen seviyeye tam olarak gelindiği söylemese de Fenerbahçe futbol takımı 4 kez şampiyon oldu. İki kez de şampiyonluğu son maçta kaybetti. 100. Yılda gelen şampiyonluksa bunlar arasında en önemli olanıydı. Yıldırım döneminde amatör branşlarda da birçok yıldız Türkiye’ye geldi. Sayısız şampiyonluk ve başarıya imza atıldı.