Soldaki fotoğraftaki adam ABD’nin 6 Ağustos 1945’te Japonya üzerine attığı iki atom bombasından ilkinin hedefi olan Hiroşima’da paramparça olmuş bir şöminenin yanında duruyor. Bu ilk bomba bir anda 92 bin kişin ölümüne neden olmuş, açığa çıkan radyasyon dolayısıyla da 1950 yılından itibaren 200 bin kişi daha hayatını kaybetmişti. Üç gün sonra ABD bu sefer Nagasaki’ye bir plütonyum bombası atmış ve sağdaki fotoğrafta görüldüğü gibi yerden 6 kilometre yükseğe kadar çıkan dumanlar oluşmuştu. Nagasaki’deki bomba yüzünden ilk anda 70 bin kişi öldü, on binlerce insan da ilerleyen yıllarda nükleer serpinti sonucu hayatlarını kaybetti. Sovyetler Birliği, “İlk Şimşek” kod adlı ilk atom bombasını 29 Ağustos 1949’da denedi. Sol taraftaki fotoğrafta görülen o bomba ABD’nin bu alandaki tekelini kırmış oldu. İlk bombanın patladığı günden 25 Ekim 1990 tarihine kadar Sovyetler Birliği 715 nükleer deneme yaptı. Sağ tarafta ise SSCB’nin Kasım 1955’te ilk gerçek termonükleer patlaması olarak bilinen denemeden bir kare var. İngiltere, 1952 yılında nükleer silah sahibi ülkeler kulübünün üçüncü üyesi oldu. İngiltere’nin “Kasırga” kod adlı 25 kilotonluk nükleer silahı Avustralya’nın Trimouille adası açıklarında denendi. Bu fotoğrafta İngiltere’nin Avustralya’nın Maralinga şehri yakınlarında, 14 Eylül 1957’de yaptığı bir diğer denemeden kaynaklanan toz bulutları görülüyor. Gazeteciler ve sivil savunma temsilcileri 4 Mayıs 1956’da çekilen bu fotoğrafta Marshall Adaları yakınlarındaki Enewetak Atolü’nde yapılan bir nükleer denemeyi izliyor. İkinci Dünya Savaşı’nın ardından atol ABD’nin nükleer testlerine ev sahipliği yaptığı için Enewetak’ın sakinleri bazen istekleri dışında da olsa adadan taşındılar. Enewetak’ta 1951 yılında toplam 11 nükleer deneme yapıldı. ABD’li ve Avrupalı protestocular Ekim 1961’de Moskova’da Kızıl Meydan’da bir yürüyüş yapıyor. Göstericilerin ellerindeki pankartlarda Rusya’dan nükleer silahlara bir yasak getirmesi yönünde talepler yazılı. ABD’nin San Francisco şehrinden yola çıkan bir çok protestocu yürüyerek, otobüslerle ve teknelerle Moskova’ya geldi. Sol taraftaki pankartta “Hidrojen bombalarını hep birlikte reddetmeleri için bütün halklara çağrı yapıyoruz” yazıyor. Moskova’da 5 Ağustos 1963’te çekilen bu fotoğrafta, sağ taraftaki Sovyetler Birliği Başbakanı Nikita Kruşçev, Sınırlı Deneme Yasağı Antlaşması’nın imzalanması şerefine kadeh kaldırıyor. Antlaşmayla yer altında yapılanlar hariç bütün nükleer denemeler yasaklanmış ve böylece nükleer silahlanma yarışının yavaşlatılması hedeflenmişti. Antlaşma ABD, İngiltere ve Rusya’nın temsilcileri tarafından imzalanmıştı. Çin, 16 Ekim 1965’te, “596” kod adlı patlamayla ilk nükleer silahını denedi. Yan taraftaki mantar bulut da bu denemeden bir kare. Bu denemeden üç yıl sonra Pekin bu sefer de ilk termonükleer denemesini yaptı. Fransa, 1960 yılında kolonilerinden biri olan Cezayir’de ilk atom bombası denemesini yaparak nükleer yarışa katılmış oldu. Temmuz 1970’te çekilen bu fotoğraf, Büyük Okyanus’un güneyinde yer alan Fransız Polinezyası’na bağlı Mururoa Atol’ünde yapılan bir denemeye ait. Hindistan Başbakanı Indira Gandi, Aralık 1974’te çekilen bu karede ülkesinin güneydoğusunda yer alan Pokhran nükleer deneme alanında bir kaya parçasını inceliyor. Beş dünya devinin nükleer programları Soğuk Savaş kaygıları doğrultusunda şekillenirken 1970’li yıllarda Güney Asya’da alakasız bir silah yarışı başladı. Hindistan “Gülümseyen Buda” isimli ilk nükleer denemesini yer altında 18 Mayıs 1974’te yaptı. Güney Afrika Cumhuriyeti’nin eski Devlet Başkanı F.W. de Klerk 1989 yılında başa geçtiği zaman ülkesinin altı nükleer silahının kontrolünü de ele geçirmiş oldu. Dört yıl sonra de Klerk ülkesindeki beyaz azınlığın nükleer bir güç olmak için yaptırımlara karşı çıktığını açıklayacaktı. Ancak Güney Afrikalı lider nükleer silahları kendi isteğiyle ortadan kaldıran ilk devlet adamı oldu. Pakistan, Nisan 1988’de bir Ghauri füzesini başarıyla fırlattı. 28 Mayıs’ta Pakistan başbakanı İran ve Hindistan sınırından yaklaşık 50 kilometre uzaklıktaki Chagai bölgesinde, yer altında beş başarılı nükleer deneme yaptıklarını duyurdu. Gençler İsrail’in güneyindeki Dimona kasabasında bulunan ve çok gizli nükleer tesisler olduğuna inanılan binanın önünde futbol oynuyor. 7 Ocak 2005’te bir İsrail televizyon kanalının yayılmadığı videodan alınan bu kare tesislerin kamuoyundaki ilk detaylı görüntüsü oldu. İsrail ordusunun sansür mekanizmasından geçmeyi başaran görüntüler, bomba fabrikası olduğu iddia edilen bina hakkında olumlu bir imaj çizme çabası olarak yorumlandı. Uluslararası kamuoyunda yaygın görüş İsrail’in elinde nükleer silahlar bulunduğundan yana ancak İsrail bu durumu hiçbir zaman resmi olarak kabul etmedi. Güney Kore’nin başkenti Seul’de 9 Ekim 2008’de çekilen bu fotoğrafta bir protestocu Kuzey Kore lideri Kim Jong Il’in bir posterini yakıyor. Kuzey Kore hükümeti protestonun yaşandığı gün erken saatlerde ilk nükleer denemesini yaptığını açıkladı. 25 Masyı 2009’da Güney Koreliler ve uluslararası kamuoyu Pyongyang’ın yer altında yaptığı ikinci testi de başarıyla sonuçlandırdığını açıklaması üzerine çok öfkelendi. Bu ikinci silahın gücünün İkinci Dünya Savaşı’nın sonunda Hiroşima’yı yerle bir eden bombaya denk olduğu söyleniyordu.