Yıllardır sanata yatırım yapın diyorum. Sanat bir yatırım emtiası oldu diye eşe dosta tavsiyelerde bulunuyorum. Hâlâ da fikrim değişmedi. Doğru sanatın iyi kazandırdığına dair yüzlerce örnek sayabilirim. Lakin bu kez yatırım konum sanat değil, çantalar... Elbette çantaya yatırım yapın demeyeceğim, ama bazı çantalara yüksek bedeller ödemenin deli saçması olmadığı tezini ortaya verileriyle koyacağım. Financial Times'ın araştırmaları, Independent'ın haberi ve Mail Online'ın verileri gibi kaynaklarım var bu yazıda. Önce onu peşin peşin söyleyeyim. Sonrasında bir çanta ekspertizinin de görüşlerini aldım. Bir çanta nasıl mı değer kazanıyor? 'It bag' diye adlandırdığımız ikonik çantalar kazandırıyor... Müzayedelerde yüz binlerce dolara satılanları bile oluyor. İkinci el çantaların fiyatlarını incelediğimizde bazı çantalarda bir fiyat artışı görüyoruz. Hayır, bunun kurla ilgisi yok. Yılda limitli sayıda üretilmesi ve belli bir kesimin bu çantalara sahip olmasıyla ilgisi var. Bekleme listelerine girmiş bazı modelleri, aldığınızdan bile pahalıya satabiliyorsunuz. Çanta müzayedeleri dünyada 1980 yılından beri yapılıyor. Ama son altı-yedi yıldır tavan yapan fiyatlar dudak uçuklatıyor. Tıpkı sanat eseri gibi çantanın modeli kadar kimin elinde olduğu da değerini katlıyor. Örneğin 2011'de Elizabeth Taylor'a ait Hermes çanta müzayedede yaklaşık 162 bin euro'ya satılmıştı. Ama rekor Christie's müzayede evinin Hong Kong'ta yaptığı çanta müzayedesinde satılan Hermes Birkin 30 Himalaya Crocodile Diamond çantasına ait. Çanta tam 382 bin dolara satıldı.
NEDEN DEĞER KAZANIYOR?
Bu çantalar neden mi değer kazanıyor? Örneğin Hermes yılda en fazla 70 bin çanta üretiyor. Himalaya gibi modellerinden ise yılda sadece 1-2 bin tane. Alanlar da ya çok önemli müşteriler ya da politik açıdan ve ün bakımından avantajlı olanlar... Yeterli nakit parası olup alamayanlar ise belli modellerin ikinci ellerini kovalıyor. Bu da çantayı ilk satıldığı günle kıyasladığımızda daha değerli hale getiriyor.
İKİNCİ EL PİYASASI UÇMUŞ DURUMDA!
Gelin hangi çantalar değerlenmiş bir bakalım. Aralarında fiyatı yüzde 300 artanlar bile var. Elbette çok az üretilen, timsah derisi çantaları bu listeye koymuyorum. Onların fiyatları çoktan yüz binlerce doları aşmış durumda.
12 YILDA YÜZDE 230 ARTTI
Chanel 2.55: Fiyatı yaklaşık 4 bin 400 euro. Ama ikinci eli 6 bin 750 euro'dan satışta. Fiyatı 12 yılda yüzde 230 artış gösterdi. Bu modelin zinciri Coco Chanel'in yetimhanede kaldığı dönem bakıcıların taşıdığı anahtarlıktan ilham alınarak yapılmış.
YENİSİ 780, İKİNCİ ELİ 2800 EURO
Louis Vuitton Speedy: Louis Vuitton'un monogram baskılı ürettiği ilk çanta. Yenisi yaklaşık 780 euro. Ama piyasada 2800 euro'ya satılanları bile var.
ÜÇ KATINA ALICI BULUYOR
Louis Vuitton Neverfull: Yayoi Kusama ve Stephan Sprouse'un marka için tasarladığı çantanın fiyatı yaklaşık 1000 euro. Ama piyasada 2 bin 800 euro'ya alıcı buluyor.
İKONİK ÇANTA ADETA KAPIŞILIYOR
Dior Lady: Hani şu Lady Diana'nın elinden düşürmediği ikonik çanta... Hâlâ üretimi devam ediyor ve limitli sayıdaki çantaları dünyada kapışıyor. Geçen haftalarda Lady Dior'un dünyanın dört bir yanındaki sanatçılarla yaptığı işbirliğini yazmıştım. En pahalısı 80 bin liraydı. Oysa geçmiş dönemde limitli sayıda ürettiği çantalar yaklaşık 93 bin lira.
ÖZEL PARÇALARA SAHİP OLMAK ZOR
Hermes: Hermes çantalar alıcısına en çok kazandıranlar. Ya da en az kaybettirenler de diyebiliriz. Modelden modele fiyatları ve ikinci el piyasası değişiyor. 6 bin euro'ya alınan bir Hermes çanta modelinin 42 bin euro'ya satılmışlığı var. Yılda en fazla 70 bin tane üretilen bu çantaya sahip olmak kolay değil. Hele limitli sayıdaki parçalara sahip olmak hiç değil.
SIRT ÇANTALARI DAHA ÇOK PRİM YAPIYOR
Türkiye'de 17 senedir ikinci el çanta sektöründeyim ve bu alanda tek lüks marka çanta uzmanıyım. Gözlemlerim sonucu özellikle son senelerde Türkiye'deki lüks marka çanta kullanıcılarının ikinci el piyasasını canlandırmaya başladıklarını söyleyebilirim. Yurtdışında köklü olan bu alışkanlık ülkemizde geç fark edilse de gerek ekonomik nedenler gerekse de yatırım amacıyla popüler olmaya başladı. Bazı marka ve modeller ise popülerliğini hiçbir zaman kaybetmiyor. Bunlardan bazıları Hermes Birkin, Hermes Kelly, Hermes Constance, Chanel Classic Flap Bag ve Chanel Reissue Flap Bag. Bu modeller döviz kurunun artması ve markaların her sene belli oranda zam yapmasıyla değerlerini her zaman artırıyor. Özellikle Hermes markasının uyguladığı satış stratejisiyle karaborsa ekonomisi oluştu. Hermes Birkin ve Kelly gibi modelleri paranız olsa bile mağazasından satın alamazsınız. Sadece çok iyi müşterilerine, politik gücü olanlara veya dönemin ünlülerine sunulan bu modeller haliyle ulaşılmaz hale geldi. Bu yüzden de son 35 yılda fiyatı yüzde 500'ün üzerinde artış gösterdi. Ve doğal olarak güvenli bir yatırım aracı oldu. Bu yüzden Amerika, Fransa ve Japonya gibi ülkelerde çanta müzayedeleri uzun zamandır yapılıyor. Ülkemizde de müzayede firmaları tarafından son iki sene içinde iki defa yapıldı. Şu an popüler olmayan bir model, beş sene sonra tekrar patlayabilir. Mesela sırt çantalarına son dönemde aşırı talep var. Bunun farkına varan Louis Vuitton sırt çantalarını bekleme sırası ile satmaya başladı."
SAHTELERE DİKKAT
Peki bu kadar değerli olan bu çantaların taklitleri yok mu ? Karayalçın bu konuda da şunları söylüyor: "Özellikle Türkiye taklit üretimi alanında Çin'den sonra dünyada ikinci sırada. Aslında kanunen yasak olan taklit ürünler denetimsizlik ve talep olmasından ötürü mağazalarda açık bir şekilde satılıyor. Taklit olduğu söylenerek satılan çantalar dışında internet üzerinden orijinal adı altında yüksek rakamlara satılan taklit çantalar da mevcut. Konuyla ilgili çok sayıda dava söz konusu. Eğer ikinci el bir çanta almayı düşünüyorsanız ilk dikkat etmeniz gereken orijinallik olmalı. Daha önce lüks bir markanın çantasını kullandıysanız düşük kalite bir taklidi kolayca anlayabilirsiniz. Ancak Uzakdoğu'da yapılan 'süper sahte' çantalar sadece işinde uzman ve tecrübeli kişiler tarafından kontrol edilmelidir. Özellikle bazı internet siteleri orijinal ürün görseli konulup yerine sahte ürün gönderiyor. Bu yüzden alışveriş yapmadan önce o siteyi iyi araştırıp mümkünse yerini ziyaret etmenizde fayda var."
RESTORANDA HAZIR CİPS SUNULUR MU?
Menüde kulüp sandviç yanında patates cipsi yazıyorsa siz ne anlarsınız! Ev yapımı bir tür patates cipsi tabii ki. Ama hazır markaların cipsi gelirse olmaz. Hele popüler kafelere hiç olmaz. Hatta hiçbir restorana olmaz. Hangi şef sokar ki bu patates cipsini mutfağına. Yakışık almaz... İsim vermeyeyim ama "Biraz özen" diyeyim!
DOĞAYLA İÇ İÇE
?Şehir kaosunda koşuştururken hepimiz aynı hayali kuruyoruz, biraz uzaklaşıp doğayla baş başa kalmanın hayalini... Özgün Akbayır ve ailesinin iki yıl önce otele dönüştürdükleri çiftlik evleri Grandma's Wonderland işte tam da bu hayali gerçek kılan bir yer. Üstelik hemen yanı başımızda, Silivri'de... Aile Arasında filminin çekildiği çiftlik 40 bin metrekareye yayılıyor. Bahçede yürürken horozlar, tavuklar, ördekler, kazlar karşınıza çıkıyor. Dileyenler konaklamalı, dileyenler de günübirlik çiftliğe gidebiliyor. Eskiden ahır olan yer şimdi restoran olarak servis veriyor. Adı: The Barn. Mısır çorbası, pekmezli küşneme, pazı mücver, kaz tirit, kestaneli puding, dana kuyruk, siyez pilavı, kök sebzeler.... Yemeklerin hepsi lezzetli.