30 yıldır tiyatro yapıyor, tiyatrolar kuruyor ama çogunluk onu televizyon dizileriyle tanıdı. Sert rollerin adamı, atv'nin Kaçak dizisinin mafya babası Mustafa Avkıran simdi de garajistanbul'da 'Sabahlar Olmasın' adı altında düzenledigi konserleri albüm haline getirdi. Avkıran ile albümü, müzigi ve oyunculugu konustuk...
- Sabahlar Olmasın performansınızı albümlestiriyorsunuz. Müzik sektörüne girmeye hazır mısınız?
- Müzik dinlerim, hem de çok. Iyi bir dinleyiciyimdir. Bos oldugumda aklıma gelen bir sarkıcıyı oturup saatlerce dinleyebilirim. Ama tabii ben bir Yıldız Tilbe ya da Kibariye degilim. Yani onlar sarkı söylemeyi seviyor, benim öyle bir derdim yok açıkçası.
- Albüm çıkarmanıza çevrenizdekiler nasıl tepki verdi?
- Geçen gün arkadasıma birkaç parça dinlettim, 'Bu bir albüm degil, albümden fazlası' dedi. Çok sevdim bu sözü, hatta albümde de kullanacagım.
- Stüdyo çalısmaları nasıl gitti?
- Stüdyo çalısmaları beni zorladı. Enstrümanda nereye bassanız, bir notaya tekabül ediyor. O kadar ölçülü bir sey ki, ayak uydurmak durumundasınız. 'Ud, keman, piyano do basmıs; aman bos ver, ben re söylerim' diyemiyorsunuz.
- Detone oluyor musunuz?
- Olmaz mıyım! Rahmetli Adnan Senses'in sarkısı
Doldur Meyhaneci'de. Sarkının provasını yapıyoruz, 'Doldur' derken acayip zorlanıyorum. Çıkması nasıl zor! Zor sarkılar seçtim (Gülüyor).
- Albümde sürprizler var mı peki?
- 30 kadar parça vardı ama telif hakları nedeniyle sayıyı 18'e indirdik. Konuk olarak Sema var mesela albümde ama daha kimler var söylemem, sürpriz olacak.
- Konser verip klip çekecek misiniz?
- Evet, tabii. Ilk olarak garajistanbul'da bir lansman konseri olacak. Ardından klip de yapacagız. Su sıralar 'Hangi sarkıya klip çekelim?' diye konusuyoruz.
- Sert bir imajla mı çıkacaksınız yoksa?
- Bu sefer degisik bir tarz geliyor.
- Sarkıcılıgın oyunculugunuzun önüne geçme ihtimali var mı?
- Su kendi yolunu bulur. Afisimi görenler 'Yeni bir oyuna baslamıssınız' diyor. 'Albümden o' dedigim zaman inanmıyorlar. Bakalım nasıl olacak... Ama albüm düsündügümüz gibi olursa hemen ikincisini yapma planımız var, bu da heyecanlandırdı beni.
- Herhangi bir enstrüman çalıyor musunuz?
- Perküsyon çalıyorum. Ritme hakimim ama notaları sadece konservatuarda ögrendigim kadar biliyorum.
- Seçtiginiz sarkılar çok efkarlı ama bu sarkıları sahnede söylediginizde insanlar onları dinlerken eglenmisti. Albümü dinleyenler de pek efkarlanacak gibi durmuyor...
- (Gülüyor.) Sarkıları söylerken çok egleniyoruz. Beni izlemeye gelen bir tanıdıgım 'Mustafa Abi çok tesekkür ederim, sayende bütün haftanın yükünü attım üstümden, hatta simdi eve kadar kosabilirim' dedi. Herkes böyleydi. Kimse çok efkarlı çıkmadı. Ben de çok keyif aldım. Albüm de böyle olacak.
- Esiniz Övül Hanım müzik isine nasıl bakıyor?
- Mekan ve kostüm tasarımları ona ait. En büyük destekçim oldu her zaman. Övül olmasaydı bunların hiçbirini yapamazdım. Esim sürekli önerilerde bulunuyor. Tabii birlikte çalıstıgım insanların da payı çok büyük, es geçmemeli.
ASLINDA KOMİK BİRİYİM
- atv dizisi Kaçak'ta bir mafya babasını canlandırıyorsunuz. Sert rollerin adamı oldunuz hep. Farklı bir karakter canlandırmak istemiyor musunuz?
- Valla bir sit-com'da oynamayı düsünüyorum. Haftanın iki günü çalısılan ve eglenilen bir is. Gençken çok komik bir adamdım, hâlâ öyleyim aslında ama görüntüm sert. Karım diziyi seyrederken 'Korkuyorum senden' diyor. Orada içimdeki canavar açıga çıkıyor. Ama isin aslı, 'Keske sunu oynasam' demedim hiç. Içim çok rahat, çünkü uzun süredir gelen rolleri kendim seçiyorum.
- Dısarıda sizi gören seyircilerin tavrı nasıl oluyor?
- Sasırıyorlar, biraz kızarıyorlar. 'Nasıl davranacak bu adam?' diye düsünüyorlar. Ama ben hemen kırıyorum o hali. Eskiden insanlar canlandırdıgım karakterin ismiyle hitap ediyorlardı bana, simdiyse Mustafa Bey diyorlar.
TİYATROYLA VEDALAŞMA ZAMANIM GELDİ
"Yeni bir tiyatro projem yok. Bu yıl, Devlet Tiyatrosu'na girişimin 30. senesi. Sanki artık Devlet Tiyatrosu ile ilişkimin bitme zamanı geldi diye düşünüyorum. Çok fazla tiyatro kurdum, çok fazla mekan açtım ama şimdi durma zamanımın geldiğini hissediyorum. Türk tiyatrosunda insanların 'Şunu da keşke yapsam' dedikleri işleri ben çoktan gerçekleştirdim, geride bıraktım. Artık hayal kuracağım bir şey kalmadı, ne yapmak istediysem yaptım bugüne kadar. O defteri kapattım artık. Nedenini de yazdığım kitaptan okursunuz... Fakat kitabın ne üzerine olduğunu, ne zaman çıkacağını söyleyemem, sürpriz... Ama bakarsın tiyatroyla ilgili bir teklif gelir, o benim yeni hayalim olur... Onu bilemem işte..."