Türk pop müzik tarihindeki unutulmaz buluşmalar, iz bırakan şarkılar kimi zaman müziğin seyrini değiştirdi, kimi zaman kitleleri peşinden sürükledi, gönüllere ve hafızalara silinmeyecek bir şekilde kazındı. Bu şarkılarla Ajda Pekkan, Sezen Aksu, Erol Evgin, Nükhet Duru, Tanju Okan, Nilüfer, Seyyal Taner, Zerrin Özer ve Ferdi Özbeğen gibi dönemin en önemli yorumcuları, kendilerinden sonra gelen kuşakları ve genç müzisyenleri derinden etkiledi. NTV'de her cumartesi yayınlanan
Söz ve Müzik belgeseli, izleyiciyi sözlerin ve müziğin bu efsane buluşmalarına doğru bir yolculuğa çıkarıyor. Bu buluşmalardan damıtılan anıları sizler için derledik.
Sezen'in ilişkisinde sevginin de kavganın da dozu yüksekti
Sezen Aksu, Onno Tunç'la, Atilla Özdemiroğlu ile çalıştığı dönemde tanışır. Aksu ve Tunç birlikte iş yapmaya başlarlar ve kısa sürede aralarında bir aşk doğar. Aysel Gürel, Sezen Aksu ve Onno Tunç'un birlikte ürettiği ilk albüm
Sen Ağlama, 1984 yılında yayınlanır. Türkiye çapında kıyamet kopar. Bir yandan da fırtınalı bir aşk yaşamaktadır Onno ve Sezen. Bir gün küsüp, bir gün barışırlar. Sevginin de kavganın da dozu yüksektir bu aşkta. Her yaşadıkları bir şarkı olur sonrasında. O dönem bu aşka tanık olanlar şöyle anlatıyor.
Mustafa Oğuz (Most Yapım'ın sahibi, Sezen Aksu'nun yakın arkadaşı): "Çok büyük bir aşktı. Sezen'in geçmişine dönüp baktığımda adım gibi biliyorum ki en büyük aşkı Onno'dur. Bir kere Sezen Aksu kalabalık yaşamayı seven, sosyal yönü çok kuvvetli biridir. Keza Onno da öyleydi, yani bir yaşam gustosu vardı yemeye içmeye çok meraklıydı. Etrafında insanlar olsun o da severdi. Davetlere, toplantılara hep katılırlardı. Onno, her ortama zekasıyla, esprileriyle müthiş şeyler katardı. Bazen böyle küçük hınzırlıklar yaşanırdı Sezen ile arasında... Elektriklenmeler falan... Sonra cinayet çıkıyordu herhalde evde. Onun arkasından da bir beste. Saat 05.00'te Sezen'in aklına bir melodi geliyor, kaldırıyor Onno'yu 'Kalk şunu yazalım' falan filan böyle bir üretim dönemi yaşadılar. Sabahın 06.00'sında arayıp bana şarkı dinletirlerdi."
Atilla Özdemiroğlu: "Bazen ben, bazen Müjde (Ar), zaman zaman Aysel (Gürel), Sezen'in ağlama duvarlarıydık. Sabahın 00.04'ünde Sezen'in telefon etmesi ya da kapıda belirmesi çok doğaldı bizim için. Onunla birlikte biz de yaşıyorduk aynı şeyleri yani."
Nükhet Duru: "Onno'yu ben tanıştırdım Sezen ile. Ve daha ilk tanıştıkları anda böyle lehim ışıkları gibi gözlerinden bir şeyler çıktı. Ve ben o işin aşka dönüşeceğini hissettim. Biz beraber çalışıyorduk Onno'yla. İlk bestesini benim için yapmıştı.
Seninle adlı şarkıdır. Ben bir şarkı yapabildim onunla, Sezen onu da dinledikten sonra o da ona yapıştı. Birlikte, aşkla şahane şeyler ürettiler, bizlere bıraktılar."
Ali Kocatepe: "Aysun'la da evlendikten sonra bir akşam hep beraber bir yemeğe gitmiştik. Sezen içeri bir kadın girdiğinde Onno dönüp şöyle bir bakınca sinirlendi, belki çok kıskanç biri değil ama işi biraz daha espriye vurarak, Onno'nun gözlüğünü kaptı yere attı, üzerine bastı. 'Gör bakalım şimdi görebilirsen, bak bakalım şimdi bakabilirsen' dedi. Kahkahalarla güldük."