Yıl 1938... Dünya, tarihin en büyük savaşına doğru ilerliyor. Türkiye büyük liderini uğurlarken, Antalya'da Deniz Baykal, İzmir'de bir bebek için kulağa fazlasıyla 'bas' gelen sesiyle Tanju Okan doğuyor. Kara Kıta'da Kofi Annan, Yeni Dünya'daysa gelecekte bizi
Serseri Aşıklar filmiyle büyüleyecek Jean Seberg gözlerini açıyor. Aynı yılın nisan ayında, ABD'de yeni bir çizgi roman yayımlanmaya başlıyor. Jerry Siegel ve Joe Shuster adlı lise öğrencilerinin yarattığı bir süper kahramanın maceralarını anlatan bu çizgi roman, bayilerde çıkar çıkmaz tükeniyor. Sonrası hepimizin malumu...
Süpermen, 1950'lerden itibaren aralarında Türkçe'nin de bulunduğu farklı dillere çevriliyor, kahramanımızın adını taşıyan filmleri, izleyenler, rüyalarında onun gibi uçuyor, Yeşilçam da bu duruma kayıtsız kalmayıp, 1979'da Türk Süpermen'i Tayfun'un hikayesini
Süpermen Dönüyor adıyla sinemaya taşıyor. Uzun lafın kısası, haziranda yeni filmi vizyona girecek olan
Süpermen, 75 yaşına da bassa da, pek çok kişinin kahramanı olmayı sürdürüyor.
Şeytani bilim adamıydı, değişip 'üstinsan' oldu
Süpermen ilk yaratıldığında dünyayı ele geçirmeyi hedefleyen dazlak ve kötücül bir bilim adamıydı. Şeytani bilim adamının
The Reign of the Super-Man adlı macerası, 1933'te bir fanzinde yer aldı ancak beğenilmedi. Bunun üzerine Shuster ve Siegel, Nietzche'nin üstinsan kavramından esinlenerek aynı isimle yeni bir kahraman yarattı. Nietzche'nin kastettiği üstinsan uçabilen bir uzaylı değildi elbet, ama zaten hikayenin genelinde de Süpermen'in asıl ön plana çıkan özelliğinin erdemleri olduğu vurgulanıyor.
Süperman mi güçlü, Muhammed Ali mi?
1978'de yayımlanan bir sayıda, bir uzaylı ırkı, dünyanın en büyük dövüşçüsüyle kendi şampiyonları arasında maç yapılmasını talep ediyor. Haberi alan Süpermen gönüllü olup bir adım öne çıksa da, Muhammed Ali bu durur mu? "Sen dünyalı bile değilsin birader," diyor. Sonuçta ikili arasında, uzaylıyla savaşacak kişinin seçilmesi için tüm zamanların en büyük boks mücadelesi düzenleniyor. Süpermen'in özel güçlerini kullanmadığı maçı Ali kazanıyor. Ardındansa ikili el ele verip dünyayı kurtarıyor.
Hz. İsa mı yoksa Hz. Musa mı?
Süpermen'in Yahudi olduğu görüşünü savunanlar, kahramanımızın gerçek adı olan Kal-El'in İbranice isimleri andırdığını söylüyor. -El eki, İbranicede 'tanrı' manasına geliyor. Ayrıca bebekken bir sepete konularak nehre bıraktığına inanılan Hz. Musa gibi, Süpermen de gezegeni yok olmadan önce bir kapsüle yerleştirilerek dünyaya gönderiliyor. Diğer yandan onun güçlü bir baba tarafından, insanlığı kurtarması için dünyaya gönderilmiş olması ve öldükten sonra dirilmesi de, Süpermen'in Hıristiyan olduğunu savunanların argümanları.
Kripton yöresinden şarkılar, türküler
Bizim gözümüzde MFÖ'nün Ne Bileyim Ben'inin yeri ayrıdır: "İnsan olmak yetmez, yetmiyor zaten / Süpermen, Süpermen olmak lazım bazen..." Ama aşağıdaki şarkıları da tavsiye ederiz.
Superman - The Clique/R.E.M.
(Wish I Could Fly Like) Superman - The Kinks
Kryptonite - 3 Doors Down
Superman - Eminem
ABD vatandaşlığından çıkacağını açıkladı
Süpermen'in değişen koşullara uyum sağlama özelliğinden de bahsetmek gerek. İkinci Dünya Savaşı'na kadar gerçek ve adalet için savaşan kahramanımız, savaş sırasında bu ikilinin yanına Amerikan yaşam tarzını da ekledi. Ayrıca bir macerada Hitler'e karşı mücadele etti. Ardından Soğuk Savaş'ın etkisiyle Amerika vurgusu, daha da belirgin hale geldi. 11 Eylül sonrası çekilen
Superman Returns'de kahramanımızın özellikleri neredeyse Hz. İsa'yı simgeliyordu. 2011'deyse, hareketlerinin ABD politikasının uzantısı olarak görülmesinden sıkıldığını bu yüzden vatandaşlıktan çıkmaya karar verdiğini açıkladı.
Üç beyazdan uzak durması gerek
DC Comics'in ilk sayısını 1938'de yayımladığı
Süpermen, 1941'e kadar uçma yeteneğine sahip değildi. Bu arada Süpermen'in boyu 1.91 metre, kilosuysa 102. Yani vücut kitle endeksi hesaplamalarına göre kahramanımızın 17 kilo fazlası var. Kendisine üç beyazdan uzak durmasını tavsiye ederiz.
Joe Shuster, Süpermen'in ve Clark Kent'in (Bu isim Clark Gable ve Kent Taylor'ın isimlerinin birleştirilmesiyle oluşturuldu) dış görünüşlerini belirlerken, sessiz film döneminin büyük yıldızları Douglas Fairbanks Sr. ve Harold Lloyd'dan esinlendi. Süpermen'in maceralarının geçtiği kentin adıysa Fritz Lang'in kült filmi
Metropolis'ten alındı.
Biliyorsunuz, Süpermen'in 'titrek' alter egosu Clark Kent,
Daily Planet adlı bir gazetede çalışıyor. Gazetenin çizgi romanda sıkça gördüğümüz binası, Shuster'in çocukken sokakta sattığı Kanada gazetesi
Toronto Star'ın eski binasından esinlenilerek çizilmiş.
Süpermen, Türkiye'de ilk olarak 1955 yılında
Yeni Sabah gazetesinde gazete bandı olarak yayımlandı. Diğer yandan ülkemizde sık sık "Donunu taytının üstüne giyen adamdan kahraman olmaz," diye eleştirilse de, 2000'lerin başında modadaki Süpermen akımına şahitlik ettik. Cem Yılmaz'dan Doğuş'a (ki bir ara kendisini gerçekten Süpermen sanıp araba kaldırmaya kalkışmıştı) pek çok ünlümüz, Süpermen tişörtlerini ikinci bir deri gibi benimsemişti.