Hayır.. Futbol yorumcuları değil..
Hayır, kulüp yöneticileri değil..
Federasyoncular, futbolcular değil.. Politikacılar hiç değil..
Tabii, herkes fikrini söyler.. Sokak köşesinde oturan kör dilenci dahil.. Ama eğer bir ciddi televizyon, bir ciddi spor sayfası, ülkeyi Van depreminden hızlı sallayan Şike Olayını tartışmak istiyorsa.. Reyting, tiraj değil, iş yapmak istiyorsa, konuşacağı kişiler hukukçular olmalı..
Hayır.. Avukatlar da değil. Onlar meslekleri gereği bir tarafta olmak zorundalar..
Bu iş tarafsız hukuk uzmanlarının, otoritelerin işi..
Çünkü ortada bir "Doktrin" tartışması var ve bu tartışmayı daha "Doktrin" nedir, onu bilmeyenler yapıyor.. Manşetler onlarla doluyor..
Ben Ceza Hukuku okudum. Hem de bu ülkenin en büyük ceza hukukçularından okudum.. Ceza hukukunun özünü, temelini bilirim.. Ama benim okuduklarım 50 yıl öncesine ait.. O günden bu yana neler değişti, uzman değilim. Bilemem..
Uzmanlar konuşmalı..
Yani..

Herkes uzman ya.. Herkes sallıyor..
Efendim, cezalar suçla dengeli değilmiş.. Laf mantıklı, laf yaldızlı, laf popülist ya.. Salla gitsin.. Ceza hukukunda suçla cezanın dengeli olması vardır.. Ama ondan öncesi vardır..
Cezanın temel özü, ruhu, amacı, gayesi, suçluya suçunun bedelini ödetmekten önce, suçu önlemektir..
Öyle bir ceza koyar ve uygularsın ki, bir daha kimse o suçu işlemeye kolay kolay cesaret edemez..
Cumhurbaşkanı'nın veto gerekçesi işte tam da bu..
"Yeni yasa, suçu önleme gücünde değil.."
Suç önemli.. Hem de çok önemli.. İki sebepten..
Birincisi, halkın en popüler, en yoğun, en yaygın eğlencesi, oyalanma sebebi, keyfi futbolun içine tükürülmesini önlemek..
Şöyle dönüp geriye bakın.. 5, 10 değil.. 20, 30 seneden beri bu ülkede "Temiz" şampiyon olmuş bir takım var mı?.
Hepsine, hep beraber, gazetecisi, teknik direktörü, yöneticisi, futbolcusu, sokaktaki adamı, çamur atmadık mı?. Temiz takım bıraktık mı?.
Suç iddia ve ithamları, bırakın cezayı, kovuşturma bile geçirmeyince meydan boş kaldı. Yapan yaptı.. Yanına kâr kaldı.. Yapmayana, kendi kaybına bahane arayanlar bol keseden salladı.. O laflar da atanlara kâr kaldı.. Kalmayan "Temiz" futbol..
Bu ülkede hakemler damgalı, yöneticiler, antrenörler damgalı.. Futbolcular damgalı. Federasyonlar damgalı..
"Abartıyorsun" diyen var mı içinizde..
Şimdi bu "Dengesiz" denen yasa varken, bir, tek bir Allahın kulu çıkıp da şike yapmak değil, şikeye teşebbüs edebilir mi?. Aklından geçirene "Deli" derler..
İkincisi..
İddia.. Bahis.. Yasal, kaçak yüzlerce, binlerce şirket bahis oynatıyor dünyada.. Mafya bu bahislerin içinde.. Milyonlar, milyarlar dönüyor.. Bu kadar para dönünce, adam, takım satın almak bir anda bazı banka hesaplarına milyonlar transfer ettirebiliyor.. Vietnam mafyası, Türkiye Üçüncü liginde maç başlıyabiliyor.. Öylesi..
Futbol hızla kirleniyor..
Nasıl önlenecek?.
En ağır cezayı vermezsen, nasıl önleyeceksin?.
***
Emniyet şeridini ihlal etmenin cezası 66 lira.. Dengeli değil mi?. Ama bu dengeli ceza suçu önlüyor mu?. Hadi çıkın otobana, bakın etrafa.. Yüzlerce, ama yüzlerce o. çocuğunu bu şeritte göreceksiniz.. Bunlar katil.. Çünkü o şeridi işgal, cinayet.. Geciken bir ambülans bir cana mal olabilir..
Peki "Can"ın değeri ne?. 66 lira mı?.. Hani "Dengeli"ydi 66 lira..
Emniyet şeridi ihlaline 20 bin lira ceza koyun bakalım o, o. çocuklarının bir tekinin bilmem neresi yetecek mi bir daha emniyet şeridinin çizgisine teker sokmaya.. Artık yollara ekip çıkarmanız da gerekmez.. 20 bin lirayı göze almak "Maça" ister, çünkü..
***
Mustafa Balbay mahkum bile değil.. Tutuklu.. Hapiste ve hücrede.. Ama Cumhuriyet'te yazmasına engel yok..
Doğu Perinçek.. Tutuklu.. Hücrede.. Aydınlık'ta her gün baş yazı yazıyor. Yani mesleğini icra ediyor. Çünkü "Meslekten men" kesin yargı kararı gerektirir. Şimdi anladınız mı, olup biteni Ceza Hukukçularının tartışması gerektiğini niçin istediğimi..
Bu konu, "Ne kadar ciddi" olduğunun farkında dahi olmayanlar tarafından tartışılamaz..
Tartışılırsa, eğlencelik olur..
Gerçeği ortaya çıkarmaz. Tam tersine, sulandırır..