Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ERDAL ŞAFAK

Ortak korku

Türkiye, İran, Irak ve İsrail'i buluşturan ortak korku ne? Cevap: Suriye'deki rejimin yıkılması. Hamas ile Hizbullah'ı da listeye ekleyebiliriz.
Sırayla anlatalım...
İran'ın Baas rejiminin devrilmesinden kaygılanması için birçok nedeni var:
Öncelikle, İsrail'i siyasi, askeri ve stratejik açılardan sıkıştırmasında çok önemli görev üstlenen Hamas ve Hizbullah'la bağlantısı kopacak. Tahran, bu iki örgüte Suriye üstünden yardım ediyor. Ayrıca Suriye desteğini yitiren, İran desteği de zora giren Hizbullah'ın Lübnan siyaset sahnesindeki rolü de azalacak.
İkinci olarak, İran'ın Suriye'deki mevcut rejimle "Mezhep yakınlığı" var. Onu da yitirmiş olacak.
Üçüncüsü, Suriye'de Baas rejiminin yerine mutlaka Sünni ağırlıklı kadrolar işbaşına geleceği için Ortadoğu'da "Mezhep dengeleri" değişecek.
Ve nihayet dördüncüsü, Suriye'de rejim değişikliği kaçınılmaz olarak Ortadoğu'da ittifakları da alt-üst edecek.

Irak'ın korkuları
Irak'ın da Beşşar Esad iktidarının devrilmesinden çekinmesi için meşru kaygıları ve geçerli nedenleri bulunuyor:
Her şeyden önce Irak'taki Şii ağırlıklı rejim ile Suriye'deki iktidar arasında "Mezhep akrabalığı" bulunuyor. O avantajını kaybedecek.
İkincisi Suriye'de Sünniler'in iktidara gelmesinin, Irak'taki Sünniler'i de etkilemesi ve hareketlendirmesi olasılığı son derece güçlü. Bu da Irak'taki göreceli istikrarın -tehlikeli biçimde- bozulmasına yol açabilir. (Irak ile Suriye arasında eskiden "Baas kardeşliği" vardı: İkisi de 1947'de Şam'da Mişel Eflak ile Salah Biter'in kurdukları Arap milliyetçiliği ve sosyalizme dayalı Baas hareketinin iki kolu tarafından yönetiliyordu. Baas'ın iki kolu da darbeyle iktidara gelmişti: Suriye'de 1963'te, Irak'ta 1968'de. İki ülkedeki Baas rejimi de azınlıkların iktidarıydı: Suriye'de Alevi azınlığın, Irak'ta Sünni azınlığın. İkisi de tek partiye, tek lidere dayalı otoriter rejimlerdi: Suriye'de Hafız Esad ardından oğlu Beşşar Esad, Irak'ta Hasan El-Bekr, ardından yeğeni Saddam Hüseyin... Ama bir süre sonra Baas'ın iki ülkedeki iki kolu "Düşman kardeşler" e dönüşmüşler, 1980'de patlak veren İran-Irak savaşında Suriye rejimi Tahran'ın yanında yer alınca, diplomatik ilişkilerini koparmışlardı.)

İsrail'in kaygıları İsrail'
in de Suriye'deki rejim değişikliğinden çekinmesi için nedenleri var:
İlk bakışta Baas rejimi ortadan kalkınca İran'ın Hamas ve Hizbullah'a silah ve para yardımının zorlaşması İsrail için olumlu bir değişiklik olarak düşünülebilir ama getiri-götürü hesabı aynı sonucu vermiyor. Çünkü İsrail, Hamas ve Hizbullah'ın kontrol edilebilir riskini, Suriye'deki rejim değişikliğinin getireceği belirsizlik riskine tercih ediyor.
Ayrıca Suriye ile İsrail kâğıt üstünde -1967'den bu yana- savaş halindeler ama iki ülke arasındaki sınır, Ortadoğu'nun en sakin bölgesini oluşturuyor: Sıfır sınır ihlali, sıfır çatışma. Hem de en az 30 yıldır!
Gelelim Türkiye'ye... Bizim için de Suriye'deki rejim depremi ciddi potansiyel tehlikeler içeriyor.

Öncelikle bugünkü manşet haberimizde de belirtildiği gibi, Suriye'deki Kürt ayrılıkçıların hareketlenmesi, Güneydoğu'yu etkileyebilir.
Ayrıca Suriye'de Baas'ın yerini alabilecek alternatif siyasal hareket olmadığı için meydan fanatik dincilere kalabilir. Böyle bir gelişme de Ortadoğu'da istikrarı kendi iç istikrarının da olmazsa olmaz koşullarından biri olarak değerlendiren Türkiye'yi kaygılandırabilir.
Görüyorsunuz; ortak bir korku ya da kaygı zıt kutuplardakileri bile bir çizgide buluşturabiliyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA