İnanılmaz ama gerçek, son bir hafta içinde A Haber televizyonuna Yüksek Seçim Kurulu tarafından adeta ceza yağdırıldı.
Baksanıza A Haber'e, önce 28, şimdi de 17 yayın kapama cezası geldi. Daha ilgincini RTÜK'ten öğrendim; 2013 yılı içinde en çok ceza kesilen grup, Turkuaz Medya Grubu...
Bu işte bir "paralel" durum var... Çünkü A Haber, demokrasiye, sivil siyasete sahip çıkan haber dışında bir şey yapmış değil. Yani seçim sürecinde sokağa mikrofon uzatıp vatandaşın siyasi tercihini yansıtmış, bir de gazetelerin yayınladığı kamuoyu yoklama sonuçlarını vermiş...
A Haber'in suçu bu... İyi de yüzlerce özel televizyonun, radyonun, özgürlük mecrası sayılan Twitter ve Facebook gibi sosyal medyanın hayatımıza girdiği, yasadışı dahil her şeyin yayınlandığı bir dönemde hâlâ eski tek kanallı TRT dönemi aklıyla bugüne bakılabilir mi?
Sözünü ettiğimiz yayınları kamu kurumu TRT yapıyor olsa haklı olabilirsiniz. Ama A Haber özel bir televizyon...
Siz ne yapıyorsunuz? Bu özel televizyonun, siyasetin dizayn edilmek istendiği bir dönemde, demokrasiye sahip çıkan, vesayete karşı duran haber yapmasına "eşit davranmıyorsunuz" diyerek ceza kesiyorsunuz. Olacak şey değil.
Tam anlamıyla eski devlet aklı...
Ya, YSK yetkilileri hâlâ tek kanallı TRT döneminde yaşıyor, ya da gerçekten işin içinde "paralel" kasıt var.
Tabii, Twitter gibi sosyal medyalarda yasadışı bilgilerin yayınlanmasını, insanlara hakaret edilmesini, kişilik haklarının zedelenmesini ve mahrem hayatların ayaklar altına alınmasını bu ülkenin en üst yargı kurumu, Anayasa Mahkemesi görmezlikten geliyorsa, Yüksek Seçim Kurulu da "taraflı yayın" gerekçesiyle ceza yağdırır.
Olacağı bu...
Ama olması gereken bu değil. Artık kişilerin değiştirilmesi yetmiyor, YÖK'ten, YSK'ya, RTÜK'ten, yüksek yargıya bütün devlet kurumları yeniden yapılandırılmalı ve köklü bir zihniyet devrimi yapılmalı.
Bunun için, derin demokrasi hamlesine ihtiyaç var.