Londra'da finansın Oscar olarak bilinen ProjectFinance ödül töreninde sohbetin konusu Kayseri olunca ilgimi çekti. Çekti çünkü 24 saat sonra Kayseri Erciyes'te olacaktım.
Yapı Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Başar Arıoğlu, Avrupa Yatırım Bankası yöneticisine şöyle diyordu:
"Benim çocuklardan biri anne tarafına çekmiş. Kafasında Kayseri cip'i var."
Bankacı şaşkın bakınca Arıoğlu açıkladı:
"Kayseri bizim ticaretiyle ünlü şehirlerimizden biri. Kayserili de ticari zekâsıyla ünlü."
Kayserilinin ticari zekâsını internet çağı kavramı "cip"le açıklamak bankacıya da, dinleyenlere de ilginç gelmişti.
Haksız da sayılmazdı çünkü 24 saat sonra geldiğim Kayseri Erciyes'teki kayak tesisleri yatırımı bunu doğruluyordu. Bu tesis daha şimdiden üç organize sanayi sitesine eş değer olarak niteleniyor...
Bir hafta önce Başbakan Erdoğan'ın açılışını yaptığı bu devasa yatırım, bölgenin kaderini değiştirecek nitelikte.
Yıllar yılı Erciyes denince akla MHP'nin düzenlediği Tekir Yaylası etkinliğinden başka bir şey gelmezdi. Şimdi saatte 35 bin kayakçının kayak yapabileceği bir tesisler zinciri yükseliyor o dağlarda...
Çok değil yaklaşık 4 yıl önce Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki'yle konuşurken bunun ipucunu vermişti:
"Belediyecilik sınırlarını artık aştık şimdi bölgenin çehresini değiştirecek ve dünyayla buluşturacak daha vizyoner yatırımlara yöneleceğiz."
Erciyes kayak tesisleri işte böyle bir yaklaşımın ürünü... Şu ana kadar altyapıya yani su, kanalizasyon, doğalgaz, elektrik, yol ve teknik yatırım için tam 100 milyon euro harcanmış... Toplam yatırım miktarı ise 275 milyon euro.
Ciddi bir rakam, Başkan Özhaseki nasıl bir hazırlık yaptıklarını şöyle anlatıyor:
"Bu alan ilçe belediyelerine aitti. 2005'ten bu yana burası kayak merkezi olur mu diye küresel ısınmayı da hesaba katan çok sayıda araştırma yaptırdım. Ve yatırıma karar verdik. İlk işimiz buradaki 26 milyon metrekare araziyi hazineden satın almak oldu. Şu anda altyapının yüzde 90'ı bitti."
Erciyes dağına onlarca teleferik hattı, kar yağmadığında veya erimeye başladığında kar üretecek makineler, onları besleyecek üç baraj yapılmış hazır bekliyor. Bunlar hazırlandıktan sonra Başkan Özhaseki ne yaptığını şöyle açıklıyor:
"Altyapıyı yapmadan otel yerlerini satışa çıkarmadım. Bitince 21 otel yerini satışa çıkardım ve üç ay önce hepsini sattım, iki yıl içinde hepsi hizmete girecek."
Erciyes bölgenin cazibe merkezi olmaya hazırlanıyor. Bugün gördüğü ile gelecekte göreceğinin de işareti. Başkan Özhaseki bu nedenle gelecekten çok umutlu:
"Otelleri, cafeleri, hediyelik eşya ve etkinlik alanlarıyla farklı bir mekân ortaya çıkacak. Şimdi bile hafta sonları 55-60 bin insan geliyor. İstanbul bile uçakla 1 saat 15 dakika uzaklıkta... Ankara, Adana ve Konya gibi büyük illerin ise çok yakınında. Ayrıca Rusya ve Ortadoğu bağlantısı ise şimdiden kurulmuş durumda. Yılda 200 milyon dolar gelir bekliyoruz. Kayseri'deki turizm üçayak üzerine oturacak. Şehirdeki tarihi eserler, Kapadokya ve Erciyes..."
Londra'da ilk kez duyduğum "Kayseri cip"i tespitini, şehir merkezinden Erciyes'e tırmanırken Başkan Özhaseki'nin bilbordları doğruluyordu:
"Erciyes'in karı, Kayseri'nin kârı olacak..."