Türkiye'nin en iyi haber sitesi
RASİM OZAN KÜTAHYALI

Hülya Koçyiğit cesaretiyle de tarihe geçti

Mart 2013'te bu ülkede resmen barış ilan edildi ve ardından çözüm süreci başladı. Türkiye'nin doğusunda 30 yıldır akan kan durmuştu. Elbette bu kanın akmaya devam etmesi için her türlü provokasyon sürecekti. Artık herkesin elini taşın altına sokması gerekirdi. Türkiye'nin kendine solcu ve demokrat diyen sanatçıları yıllarca "Barış istiyoruz" diye haykırmıştı. İşte şimdi imtihan zamanıydı. Oysa o tip Eski Türkiye sanatçıları sırf Erdoğan'dan nefret ettikleri için barış sürecine destek vermediler. Bu köhnemiş zihniyetler "Erdoğan barışı getirecekse savaş sürsün daha iyi" zihniyetindeydi. Çok korkunçtu.

***

Bazı sanatçılarsa elini taşın altına soktu ve bu ülkenin barış ve huzura kavuşması için risk aldı. Kim ne der diye düşünmeden çok açık bir tavır koydular. Bu sanatçıların en başta geleni Hülya Koçyiğit idi. Evet başka sanatçılar da akil insan olmuştu ama önemli bir kısmı baskılara dayanamayıp o sürecin toplantılarına katılamadı. İyi niyetlilerdi belki ama mahalle baskısı onları yıldırdı. Akil insanlar sürecinin istisnasız tüm toplantılarına katılan tek bir sanatçı vardı. O da Türk sinemasının efsane aktrisi Hülya Koçyiğit idi.
***

Koçyiğit sinema kariyerindeki nezaket ve zarafete uygun şekilde hiç şatafat ve gürültü yapmadan tüm toplantılara katıldı. Şehir şehir kasaba kasaba insanlarla buluştu. Marmara bölgesindeki ulusalcı protestocularla tek tek konuştu ve onlara barışı anlattı. Hiçbir zaman bu yaptıklarının PR'ını yapmadı. Kendisine edilen hakaretlere ve küfürlere hiç aldırmadı. Çünkü barışa ve çözüme inanıyordu. Artık bu ülkenin evlatlarının ölmemesinden ve öldürmemesinden yanaydı. Nefsini hiç önemsemedi.
Önemsediği tek şey bu ülkenin huzurlu ve mutlu geleceğiydi.
***

Recep Tayyip Erdoğan'ın vizyon belgesi toplantısında Hülya Hanım da vardı. Elbette o da bu toplantıya katıldığı için linç edilenler arasındaydı. Fakat Koçyiğit'in diğer katılımcı sanatçılardan bir farkı vardı. O sanatçıların çoğu mahalle baskısını görünce her davete katılırım. Valla hiç kimseyi desteklemiyorum. Gelen her davete gittiğim gibi gittim deyip o baskıya boyun eğdiler. Zaten birkaçı Gezi kalkışması sırasında Erdoğan'ın devrildiğini zannedip başka tür şaklabanlıklar da yapmıştı. Hülya Koçyiğit ise faşizan sanat çevrelerinin tüm baskılarına rağmen bildiğini ve inandığını söylemeye devam etti ve aynen şöyle dedi:
Karşımızda son derece dinç, enerjik, kararlı, kendine güvenen, Türkiye sevdalısı, büyük Türkiye vizyonu olan bir cumhurbaşkanı adayı vardı. Türkiye'nin çözüm sürecine, değişim talebine, özgürlüklerine, statükodan arınmışlığına gönül vermiş bir cumhurbaşkanı adayı. Kendisi bu söylemiyle ve vizyonuyla bana büyük güven verdi.
***

Çözüm sürecinde hayati bir önemde olan çerçeve yasa tasarısı sürecinde de Hülya Koçyiğit basına yine aynı netlikte açıklamalar yapmıştı. Star gazetesine aynen şunları söylemişti Koçyiğit:
"Sürecin nihayete ermesine az kaldı. Her şeyden önce Başbakan Erdoğan büyük siyasi risk alarak Kürt sorununun yıllardır olduğu gibi sadece güvenlik tedbirleriyle savaşarak ve kan akıtılarak çözülmeyeceğini anladı. Bundan hareketle 'akan kan dursun analar ağlamasın' diyerek büyük bir irade ve kararlılık gösterdi. Başbakan, farklı kimliklerin de bir arada toplumsal bütünlük ve barış içinde yaşayabilmesi için eşit hakların güvenceye alınması için harekete geçti. Elbette ilk zamanlar zorlu bir dönemdi. İnsanların kafalarında önyargılar ve bir güvensizlik vardı. Eşitlikçi, özgürlükçü çoğulcu demokrasi için daha atılması gereken adımlar var. Hukukun üstünlüğüne dayalı insan haklarına saygılı demokratik bir anayasaya ihtiyacımız var. Çözüm kararlılığı her iki tarafta da var. Dünya örnekleri ortada. Barış için uğraşmak savaşmaktan çok daha zor. Çünkü provokasyona, sabotaja ve muhalefete açık. Karşılıklı güven tesis etmek önemli. Bence bu son yasa tasarısı çıkarsa çok büyük yol alınmış olacak. Medya da nefret söylemi yerine barış diline özen göstermeli. Çözüm süreci sadece Kürt-Türk halkının değil bu ülkede yaşayan tüm insanların geleceğini ilgilendirir. Silah bırakma, toplumsal yaşama entegre olmak ve karşılıklı güvenin temini için süreç zaten yasal güvenceye alınmalıydı. Barış için döşenen yola küçük çakıl taşı koymuşsam ne mutlu bana. Başlangıçta şüphe, korku, itiraz ve güvensizlik vardı. Şimdilerde barışa inanç talep çoğaldı. Barış büyük şans ülkemiz için. Çözüm süreci ülkeye farklı kimlikler etnik kimliklerimiz ve inançlarımızla bir arada yaşayacağız. Birbirimizin yaralarını sarıp ortak değerlerimizi çoğaltıp toplumsal bütünlüğümüzü korumalıyız."
***

Koçyiğit gerçek anlamda Yeni Türkiye'nin özgürlükçü ve demokrat sanatçısıdır. Kendisi ne kadar tevazu gösterse de barış sürecine katkısı büyük olmuştur. Çok başarılı sanat hayatının yanı sıra cesaretiyle ve yüreğiyle tarihe geçmiştir. Özgürlük barış ve demokrasiye gerçekten bağlı her sanatçı için Hülya Hanım bir idoldür bundan böyle.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA