Fethullah Gülen'in eskiden beri Şiilere ve İran'a karşı soğuk tavrı bilinen bir olgudur. Gülen cemaati dinler arası diyalog kavramıyla Hıristiyanlara ve Yahudilere sözüm ona çok yakın davranırken başka bir İslam mezhebi olan Şia'ya karşı her zaman hoşgörüsüz davrandı. Şiilere karşı bu soğuk tavır özellikle son 3 yıl içinde açık bir düşmanlığa dönüştü. Şiiler şu an Gülencilerin en önemli nefret objesi. Gülenistlerin İran ve Şii nefreti bazen absürt ve fantastik noktalara varmaktadır. İran devletinin problemli bir yapıda olduğuna kuşku yok ama kin ve düşmanlığın doğrudan İran ve Şii halkına yönelmesi nefret suçudur. Bu konuda çok fazla örnek var. Tek tek bunları sıralayalım.

Geçenlerde Samanyolu TV'de yayınlanan bir haberde Şiiler açıkça hedef gösterilerek halklar arasında kin ve nefret tohumları ekilmeye çalışıldı. Samanyolu TV'nin haber bülteninde Ayetullah olduğu iddia edilen bir kişinin ağzından Hz. Ömer'e yönelik hakaretler ediliyor gibi gösterilerek Sünniler Şiilere karşı kışkırtıldı.

Ayetullah olduğu iddia edilen ve kim olduğu belli olmayan bir kişinin söyledikleri bütün bir Şii toplumuna mal edilerek yapılan bu haber Gülenistlerin Şiilere ve İran'a bakışını yansıtan bir örnektir. Samanyolu TV'nin verdiği görüntülerde Ayetullah olduğu iddia ettiği şahıs şu ifadeleri kullanmakta:
"Şiilerin çoğu İran çevresinde yaşamakta. Neden? Çünkü Ömer bin Hattab İranlıların burunlarını yere sürtmüş ve onları küçük düşürmüştür. Kolay değil Ömer bütün imparatorluğu sona erdirdi. Pers imparatorluğu gibi azim, yenilmez bir imparatorluk. Ne deriz biz? Develer üzerindeki bedevi Araplar geldiler ve imparatorluğu çökerttiler. Büyük İskender bile onların yaptığını yapmadı. Büyük İskender bütün İran'ı salladı. Ama birkaç ayda çekildi. İran'ı kendi dini ile baş başa bıraktı. Ama Araplar İranlılara ne yaptı? Hatta Kisra'nın tacını bile kılıçlarla parça parça ettiler herkese bir parça verdiler. Daha sonra eşrafı öldürdüler. Bu nefret bir iki yılda geçer mi? Geçmez. Bu nefret geçmez, yüzlerce yıl geçse bu nefret geçmez. İşte bu yüzdendir ki İranlı Şiilerin en büyük düşmanı Halit İbni Velit veya Ebu Bekir değil de, Ömer'dir. Her zaman Ömer, hep Ömer lanetlidir. Neden? Hatta Ömer'i neyle suçladılar? Zehra'nın kaburgasını kırmakla itham ettiler. Hatta bu olayı dini öğelerle süslediler."

Kim olduğu belli olmayan ve Ayetullah olduğu iddia edilen bu problemli kişinin konuşması yukarıda alıntıladığım gibi. Fakat Samanyolu TV bu konuşmayı bile çarpıtarak Sünnileri Şiilere karşı daha da kin ve düşmanlığa tahrik eden şekilde sunuyor. Samanyolu TV haberi şöyle sunuyor:
İran'da kaydedilen bu görüntülerde tuhaf cümleler kuruluyor (efekt). Bir Şii camisinde vaaz veren Ayetullah'ın ağzından küfür ve hakaretler dökülüyor (efekt). Üstelik bu küfürler bir halifeye, peygamber efendimizin en yakın arkadaşı Hz. Ömer'e ediliyor (efekt). Video paylaşım sitesi YouTube'de dolaşan bu görüntülere benzer yüzlerce görüntü var. İranlı din adamlarının peygamber efendimizin en yakın arkadaşlarından Hz. Ömer'e lanetler ettiği görüntüler büyük tepkiler topluyor. Peygamberimizin daha yaşarken cennetle müjdelediği on isimden birisi olan Hz. Ömer'e büyük bir kin beslediğini açıkça anlatan İranlı bu Ayetullah bu nefretin sebebini de Hz. Ömer'in İran'ı tamamıyla fethetmesi ve kisra'nın tacını parçalaması olarak gösteriyor (büyük efekt).

Gülen cemaatinin akıl almaz boyutlara ulaşan Şii düşmanlığını göstermeye ve bunun sebeplerini irdelemeye yarın devam edeceğiz.