Ergenekon'daki son gelişmeler, medyayı hiç ilgilendirmiyor. Meselâ Gölcük Donanma Komutanlığı'nda ele geçirilen darbe arşivi ya da Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) ile Çağdaş Eğitim Vakfı'na (ÇEV'e) ilişkin iddianamenin İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmesi.
Sonuncusundan başlayalım: ÇYDD'nin Kadıköy Şubesi'nde, bir hard diskte ele geçen belgeler, fitili ateşlemişti. Tuğamiral Serdar Okan Kırçiçek, "Saygıdeğer Hanımefendim" hitabıyla başladığı mektubunda, "Cumhuriyetin geleceği ve korunması için, Deniz Eğitim Öğretim Komutanlığı'na bağlı okullarda okuyan öğrencilerin önemini" vurguluyordu. Saygıdeğer Hanımefedi'den, "Öğrencilerle tanıştırılan kızların, öğrencilerle olan irtibatının aksatılmaması" isteniyor; "kızların, teğmenlerin evlerine sık sık giderek, onları kontrol altında tutmaları" tavsiye ediliyordu.
Mektubun son kısmında ise Tuğamiral Kırçiçek, özür dileyerek muhatabına bir hatırlatma yapıyordu: "Söz konusu dosyaların, her zamanki gibi, gizli ve özel olduğunu biliyorsunuz. Özeninize teşekkür ederim."
Aslında o belge, bilgisayardan silinmiş ama arama sırasında hard diskin hafızasında kaldığı anlaşılmıştı. Kadıköy Şubesi'nde, "2008 Toplantı Özeti" başlıklı bir başka belge daha ele geçirilmişti. Bu belgede, "Türkan abla" diye söz edilen kişinin istekleri dile getiriliyordu. İşte bu isteklerden birkaçı:
Yeni süreç için, dinci cemaat evlerinden uzantılar gerekiyor. Bu konuda, hem özendirme ve seçme uğraşısı sürdürülmeli, hem nüfuz eden Kardelenler izlenmeli.
Öğrenci evlerinin sayısı arttırılmalı; kız ve erkek arkadaşlarımızın rahatlıkla birlikte kalacakları semtler ve konutlar seçilsin.
Yeditepe ile koordinasyona ve Bedrettin Bey'in görüşlerinin alınmasına özel önem verilecek.
Polis içinden gelen bilgilere göre, araç yakanlar nedeniyle burslar konusunda daha dikkatli davranmalıyız. Türkan Abla, "Gerekirse kayıt silinsin ama bursta kesintiye gitmemeliyiz" görüşünde. Acil durumlarda sadece Türkan Abla'nın belirlediği listedeki polis müdürleriyle görüşülecek. 2008'deki toplantı özetinde, ayrıca, Ümraniye sanıklarıyla irtibat kurulmaması talimatı da var: Ümraniye davasından alınanlarla irtibat kurulmayacak. Baskılara rağmen operasyonun devam edebileceği söylendi. Gizlilik en üst seviyeye çıkarılacak. Karşıt tavır gösterilerek riske girilmeyecek. Alınanlara yakın olanlarla da görüşmeyelim. Alınanların çoğu alt düzeymiş ama, kritik düzeye de ulaşmışlar. Doğu Bey'in (Perinçek) bir dokümanında Atatürkçü Düşünce Derneği'nin yanında bizim de ismimiz geçiyormuş. Basın açıklamalarında ve diğer faaliyetlerde Aydınlıkçılarla görüntü verilmemeye dikkat edilsin. Daha önce önerilen rektör listeleri için yapılmış çalışmalar imha edilecek. Şener Paşa'ya arz edilen burs listeleri de dahil. İstanbul, İnönü, Antalya, Samsun, Uludağ, 9 Eylül rektörleriyle temasa geçilmeyecek ama destek sürecek. Alemdaroğlu ile de. Toplumu daha çok harekete geçirmek için mitingler kullanılabilir. Yurtdışından gelen paralar kesinlikle kayıtlara geçirilmeyecek. Güvenilir üyelerin İsveç hesapları bu amaç için kullanılacak. Askeri okullara yakın çevrelerde oluşturulan kız evlerine, en uygun kızlar seçilerek bu evlere aktarılacak. Çalışmanın hassasiyeti sıklıkla vurgulanacak. Kızlara her türlü fedakârlık yapmaları için yönlendirmede bulunulacak. Kuleli'deki rehberlik derslerinden yararlanılacak.
İçeriğinden ancak kısmen bahsettiğim belgeler, iddianame yazılarak, 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sunuldu; mahkeme iddianameyi 4 gün önce kabul etti.
Bütün bu süreç, ya gazetelere yansımadı, ya da kıyıda köşede saklı kaldı. Hal böyle olunca, yazılarımın bu belgelere dayandığını fark edemeyenler, hiçbir şeye istinat etmeden, çalakalem yazıyorum sanıyor. Duymayanlara duyurayım: ÇYDD'nin ve ÇEV'in yargı süreci başlıyor. Faydalı işler de yapan bu derneklerin, suça bulaşmamış olmalarını diliyorum.