Başbakan Erdoğan dün partisinin Meclis grup toplantısında "Enerji konusuna" girdi... Ama... "Farklı biçimde."
Özetle... Şöyle dedi:
Yüz yıldır barış içinde yaşayan bir ülke olmamıza rağmen, kalkınma yarışına neden bu kadar geç katıldık?
Çünkü... Enerjimizi iç tartışmalarda harcadık.
Başbakan Erdoğan'ı dinlerken...
Seneler önce yaşanan... Tanığı olduğumuz bir "Enerji tartışmasını" hatırladık.
Genç mühendis Süleyman Demirel, Adalet Partisi'ne Genel Başkan seçilince...
Ve partisi tek başına iktidar olup, kendisi de Başbakanlığa gelince... 1965...
Türkiye'de "Hızlı bir enerji hamlesi" başladı... Keban Barajı... Diğer barajlar...
Derken... 1971'de askerler "Muhtıra" verdiler. Hükümet istifa etti.
Yerine "Partilerüstü hükümet" geldi... Nihat Erim'in "Beyin kabinesi."
O hükümetin Enerji Bakanı dedi ki:
Bu enerji yatırımları gereksizdir... "Kaynak israfıdır."
Türkiye bu kadar enerjiyi ne yapacak? "Toprağa mı verecek?"
Hükümet de, Enerji Bakanı'nın görüşüne katılınca... Enerji yatırımları askıya alındı.
Diyeceğimiz o ki... Biz enerjimizi öylesine iç tartışmalarda harcadık ki...
"Enerji konusunu bile" saçma sapan tartışmalarla rafa kaldırdık.