Herkes bu gece F.Bahçe'den galip gelip lider olmasını beklerken hesaplar tam tersi oldu. Görünen o ki artık F.Bahçe, Trabzon'da kazanmak zorunda. Kazanamazlarsa belki de G.Saray pazar gecesi şampiyonluk turu atacak. Maça bakıyoruz; F.Bahçe mağlubiyeti kesinlikle hak etti. Futbol adına ortaya hiçbir şey koyamadılar. Özellikle de mağlup duruma düştükten sonra ikinci devre tam bir dan dun futbolu oynadılar. Beşiktaş'ı anlamak lazım. Onlar da ciddi bir onur mücadelesi yaptılar. İlk yarı çok iyi oynamasalar da canla başla olağanüstü mücadele ettiler. Son 20 maçta neredeyse hep gol yemiş Beşiktaş dün hemen hemen hiç pozisyon vermedi desek büyük bir çelişkinin tanımını yapmış oluruz.
İlk yarıya bakıyoruz, F.Bahçe sürekli solda Stoch, sağda Gökhan Gönül'le defansın arkasına atılan toplarla gol bulmayı düşündü. Ama gol gelmedi ve 44. dakikada bütün dengeler altüst oluverdi. Aylardır Quaresma'yı bu kadar istekli ve canlı görmemiştik. İşte o Quaresma 44. dakikada kişisel yetenekleriyle çizgiye indi, kafasına al da at dediği Almeida çok zor bir pozisyonda golü yaptı.

AYDINUS'A NAZAR DEĞMESİN
Bu skor F.Bahçe için ikinci yarıda çok zor bir skordu. Oyuncu değişiklikleri yaptılar, risk aldılar ama neredeyse tek pozisyon bile bulamadılar. Aslında gerek Holosko gerek Almeida biraz becerikli olsa sonuç F.Bahçe için daha da vahim olabilirdi.
Şimdi F.Bahçe Trabzon'da kazanmak zorunda. Aksi bir skorda G.Saray kazanırsa lig bitecek. Aslında F.Bahçe Süper Final'de son bir iki maçta iyi oynamıyordu ama kazandı. Fakat çekirge dün gece bu kez zıplayamadı. Kadınlar ve çocuklar neşe getirdi dedik, dün akşam onlar da rezildi. Değme erkeklere taş çıkartırcasına terbiyesiz ve saygısız davrandılar. Ettikleri küfürler kadınlara hiç yakışmıyor.
Gelelim Fırat Aydınus'a. Allah nazardan korusun, 1-2 ufak hatası dışında çok başarılı bir maç yönetti, tartışmaya mahal vermedi.