Aslına bakarsanız, şu güzel adamdan, hani "çizmelerimi çıkartayım, ambulans kirlenmesin" diyen maden işçisini bir de burada konu etmekten korkuyorum.
Neden? Çünkü popüler kültür her güzelliği istismar ediyor; üzerine edeceğiniz her söz buhar olup dağılıyor.
Fakat sosyal medyada dolaşan bir metin var ki, beni şimdi okuyacaklarınızı yazmaya itti.
Gezi'den beri kendini solcu sanmaya başlayan ve bu hallerindeki yapaylığın, sakarlığın ve tabii ki, cehaletinin farkında bile olmayan geniş bir kesim var ya...
Onlar maden işçisi Murat Yalçın'ın spontane tepkisini yorumlamışlar.
Ve yine halktan bihaber olduklarını çırılçıplak ortaya koymuşlar.
Bu sosyal- kültürel sınıfı daha yakından kavramak ve onlara da belki son kez bir ayna tutmak için olaya bir daha bakalım istiyorum.
***
İnstagram'da, Facebook'da dolaştırdıkları vıcık vıcık yapay duyarlık kokan metinde şöyle yazmışlar...
"Çizmeleri çıkarayım mı sorusu vicdan dağlıyor, değil mi?
O soru hastanede azarlayan hemşireden, bankada fırçalayan veznedardan, devlet dairesinde yerin dibine sokan memurdan dolayı soruluyor. Canınızı acıtan o soru işçinin, köylünün gittiği her yerde hor görülmesi, aşağılanması, ötekileştirilmesi sebebiyle soruluyor."
Bu metni kaleme alana seslenmek isterim...
Arkadaş
işçinin sömürülmesine karşı çıkacaksan, ucuzlukları bırakıp önce onun inançlarına, adetlerine, dünyasına saygı duyacaksın!
Ama nerdee!
Halkın ayakkabılarını çıkartma adetinin arkasındaki upuzun bir inanç geleneğinden bile bihabersin. Halkın
kamu mallarını ve kapalı mekânları kirletmemeye gösterdiği özenin kaynaklarını hiç sorgulamamışsın.
Ama dilin pabuç gibi!
Hiç
halktan olmamışsın belli, ama
halkçı olmaya çalışıyorsun.
Cumhuriyetimizin malum sakarlığı işte!
Zaten işçiyi azarlayıp yerin dibine sokan memur kim? Çoğu zaman sizdiniz o!
O işçi iki gün sonra "
biz Anadolu insanı olarak zaten temizliğe, dinimize düşkünüz. Benim yattığım yere benden sonra yatacak arkadaşlarımı da düşündüm" dedi.
İzlediniz mi o konuşmayı? Utandınız mı?
Sanmam. Bilmiyorsunuz çünkü.
Daha fenası bilmek istemiyorsunuz.
Sizden değil sol siyaset, şuradan şuraya yol olmaz!