Başbakan Erdoğan geçenlerde El Cezire televizyonunun sorularını cevapladı. Bunların bir kısmı kamuoyunda tartışıldı.
Ancak çok önemli olmasına rağmen bir konuya doğru dürüst değinilmedi.
Biliyorsunuz AK Parti tüzüğünde kritik bir madde var: Üç kere üst üste milletvekili seçilmiş bir partili, dördüncü kez seçilemiyor.
En az bir dönem ara vermek zorunda.
Başbakan Erdoğan şimdiye kadar bu kuralın değişme ihtimaline dair en küçük bir ipucu vermemişti.
O kadar vermemişti ki... AK Partili arkadaşlarla siyaset tartışırken... Bu kuralı yok sayan bazı analizler yaptığımda...
Hemen tepki görmüştüm: "Hop, bir dakika, üç dönem kuralını atlıyorsun...
Başbakan bundan asla vazgeçmez..."
Ben de siyasette böyle kesin kurallar olamayacağını... Partinin veya Hükümetin çıkarı için ne gerekiyorsa onun yapılacağını söylemiştim.
Yarı Başkanlık kolay değil
Bu analizlerden biri şöyleydi:
Başbakan Erdoğan, "Başkan" olmak istiyordu... Ancak umduğu desteği partisinden de, kamuoyundan da bulamadı.
Cumhurbaşkanlığı makamı bugünkü yetkileriyle kalırsa... Köşk'ü de istemeyecektir.
Çünkü Cumhurbaşkanının yetkileri ne kadar çok olursa olsun...
Neticede Çankaya bir icra makamı değil. Dolayısıyla Erdoğan'ı tatmin etmez.
Bir de Fransa benzeri Yarı Başkanlık alternatifi var. Yani güçlü cumhurbaşkanı ve zayıf başbakan modeli... Anayasa'ya göre Cumhurbaşkanı Yürütme'nin başı.
Ancak uygulamada Yürütme yani Hükümet, Başbakanın tasarrufunda.
Erdoğan bu yolu deneyebilir ama...
Bir yandan Cumhurbaşkanının partisiyle organik bağını kesme zorunluluğu...
Diğer yandan Köşk'ün gerektirdiği sürüyle görev... Yarı Başkanlık sistemini uygulamayı engelleyebilir.
Beş yıl daha Gül
Peki, ne yapmalı? "Aslında çok basit" deyip duruyordum:
Başbakan Erdoğan'dan alacakları olurla AK Partililer üç dönemin kaldırılmasını teklif eder.
Partinin genel kurulu da elbette onaylar.
Böylece Erdoğan, Başbakan olarak görevini sürdürür...
Köşk'te de uyumlu çalıştıkları Abdullah Gül devam eder.
Arkadaşlar, "Tabii bunlar olabilir ama üç dönemin değişeceğine dair bir işaret yok ki" diyerek bana karşı çıkıyorlardı.
Bu bir işaret olabilir
Sanırım o işaret geldi... El Cezire'ye konuşurken, Başbakan Erdoğan ilk kez şöyle dedi: "Bu kararı değiştirebilecek merci partimizin genel kuruludur. Başka bir merci de bunu değiştirmez. Ben kendim böyle bir teklifi asla getirmem..."
Başbakan Erdoğan elbette kendi getirmez. Ancak şartlar gerekli kıldığında... "Biatsa biat, itaatse itaat" diyen AK Partililer, öneriyi genel kurula getirecektir.
Hatta, "kendileri için yapıyorlar" dedirtmemek için üç dönem kısıtlamasını sadece Genel Başkan için kaldırabilirler.
Bence böyle bir hamle hiç de tuhaf kaçmaz. Neticede AK Parti'nin iç işi olduğundan, muhalefetin ne dediğinin bir önemi olmayacaktır.
Not: Analize bir de aritmetik ekleyelim.
Bir sonraki cumhurbaşkanlığı seçimi de, genel seçim de 2019'da...