Okurlarını yanlış yönlendirmede bizim medyanın üstüne medya var mı bilmiyorum.
Bu durum dün bir kez daha tekrarlandı.
Ne mi oldu? Biliyorsunuz Başbakan
Erdoğan, Rusya'nın St.
Petersburg kentindeki G-20 toplantısına katıldı.
G-20'de dünyanın 19 kalburüstü ülkesi ve Avrupa Birliği, Suriye meselesini ele aldı.
Toplantıdan önce her bir ülkenin Suriye konusundaki yaklaşımı belliydi... Toplantı süreci bunda çok çok önemli bir değişikliğe yol açmadı.
Mesela Türkiye, Esad'ı iktidardan indirecek kadar güçlü bir harekâtı savunuyor...
ABD rejim değişikliğine yol açmayacak kısmi bir harekât planlıyor ve bunu Kongre'nin onayına bağlıyor... Rusya ise müdahaleye karşı... Tek ilerleme Rusya Devlet Başkanı Putin'in, Başkan Obama ile görüşmesi sırasında, "Zehirli gazın Esad tarafından kullanıldığı kuşku bırakmayacak biçimde kanıtlanırsa, harekâta karşı çıkmayız" demesi oldu ki bu bile gayet olumlu.
İşte bu bağlamda Başbakan Erdoğan'ın zirvenin ardından söyledikleri önemliydi.
Bunlar içinde altı bir kez daha çizilmesi gereken şu cümlelerdi: "Esad'dan sonra her şey daha iyi olacak" diyen Başbakan, "Esad'ın gitmesinden sonra en önemli tehlike mezhep kavgasıdır" diye ekledi.
Dikkat ederseniz, "Her şey daha iyi olacak" ile "Her şey iyi olacak" arasında uçurum var. Birincisi tedrici ve gerçekçi bir gelişimi işaret ederken... İkincisi olsa olsa bir hayalin ifadesi...
Medyanın bir kısmı, niye çadır tiyatrosu sihirbazları misali "daha" kelimesini el çabukluğu ile ortadan kaldırır? Anlamak mümkün değil.