Orhan Pamuk'un kurduğu 'Masumiyet Müzesi'nin belgeseli çekilmişti. TRT'nin sponsor olduğu belgeselin galasına gitmiştim. O günlerde, Taksim Gezi Parkı'na, 1940'larda yıkılan Topçu Kışlası'nın yeniden yapılması hararetli biçimde tartışılıyordu.
Gösterim öncesi sohbet ederken Murat Belge ile karşılaştım. Aynen şöyle dedi: "Bunlar önce kışlayı yapar, sonra da alışveriş merkezine çevirir."
Mimar Sinan Genim de oradaydı. Gidip ona sordum. "Projenin mimarı Halil Onur'un proje sunumunu izledim. Kafe, lokanta, sergi alanı filan olacak. Ama AVM ve otel olmayacak" dedi.
Bunları aynen Murat Belge'ye aktardım. "İnanma" dercesine yüzüme bakarak, "Şimdi öyle derler, sonra dönerler" dedi.
Ben de bu konuşmaları 20 Mayıs 2012 günü burada yazdım. Aradan dokuz ay geçti. Başbakan Erdoğan geçen gün şöyle dedi:
"Topçu Kışlası'nı yapacağız. Üst kurul reddetmiş. Biz de reddi reddedeceğiz. Rus mimarisi deniliyor, ona bakarsanız İstiklal Caddesi de barok mimari. Kışlanın bir bölümü müze olabilir, ortası yeşil alan. Diğer bölümünde İstiklal Caddesi'nin devamı niteliğinde alışveriş merkezi... Üstü rezidans ve otel... Yap- İşlet- Devret modelini düşünüyoruz."
Aklıma Enron skandalına karışan ABD'li işadamı Kenneth Lay geldi: "Aptal mıyım? Değilim. Ama aptal yerine konduğum kesin" demişti.