Genelkurmay Başkanı Org. Necdet Özel, Afyonkarahisar'a giderek, patlamanın meydana geldiği Şehit Uzman Çavuş Mete Saraç Kışlası'nda incelemeler yaptı.
GK Başkanı gazetecilerin soruları üzerine, "Konuşmayacağım. Hiçbir şey konuşmayacağım. Ortada her şey..." dedi.
Hani "Yılın En Başarılı Bürokratı" anketleri yapılır ya... Tam tersi olsa da "Son Bir Yılın En Başarısız Bürokratı" anketi yapılsa, oyumu maalesef GK Başkanı Necdet Özel'e veririm.
Başarısızlıklar silsilesi
Onun bir yıllık görev döneminde neler oldu neler:
1) Uludere'de, PKK militanı sanılan 34 köylü, uçaklarca bombalanarak imha edildi...
Bu hatanın sorumlusunu bulmak, aslında saatlerle ölçülecek bir işti... Ancak Necdet Özel sorumluları ortaya çıkarmamayı tercih etti... Onun yerine olayı bürokratik süreçlere teslim ederek, küllenmesini bekledi...
2) Suriye civarında bir askeri çağımız düştü. Bu konuda yapılan açıklamalarda hep bir tuhaflık vardı. Neticede 22 Haziran'dan bu yana iki buçuk ay geçti, kamuoyu uçağın tam olarak nerede ve nasıl düştüğünü, vurulduysa neyle vurulduğunu öğrenemedi.
3) Dile kolay: Afyon'daki patlamada 25 asker şehit oldu. Sabotaj değilse bile ağır ihmal olduğu belli.
4) Tabii bir de PKK saldırıları var... Militanlar düpedüz askeri birimlere saldırıyor.
Kasabaları ele geçirmeye kalkışıyorlar. Birçok militan öldürülüyor ama TSK de, şehit ve yaralı olarak çok zayiat veriyor. Millet burnundan solur hale geldi.
Eğer bu olaylar bir Batı demokrasisinde meydana gelseydi, GK Başkanı çoktan görevden alınırdı. Bırakın diğerlerini, sadece Uludere yeterdi kurumsal sorumlu Org.Özel'in evine gönderilmesi için...
Ancak Başbakan Erdoğan'ın, halk arasında, "Ben adamımı yedirmem" diye ifade edilen bir huyu var: Özel'i, (CB Gül ile birlikte) kendi göreve getirdiği için, hatalara göz yumuyor.
Kökeni çocukluğuna uzanan bu tavrını, 1990'larda pekiştirdiğini sanıyorum. O dönemde, bilhassa Aydın Doğan medyası ile Kemalist bürokrasinin el ele vererek adam yemesini Erdoğan yaşayarak gördü.
Şimdi atamasını yaptığı bir kişi eleştirildiğinde, hatta düpedüz çuvalladığında, değil görevden almak, koruma kalkanını iyice güçlendiriyor.
Mazeret kabul edilmez
Bürokrasinin domuzluklarını bilenler, Erdoğan'ın bu yaklaşımını genel olarak doğru bulabilir. Ama tekil örneklerde hata yapabiliyor: İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin ve ÖSYM Başkanı Ali Demir gibi...
Başbakan tarafından korunuyor ama Org. Özel başarısız bir dönem geçirdiğinin bal gibi farkında. Çünkü ölüm-kalım mantığının işlediği askeriyede, birliklerin duvarlarına da yazdıkları gibi: "Hiçbir mazeret, başarının yerini tutmaz."
Askeri mahfillerde hakkında kaynatılanları komutan bizden çok daha iyi bilir. Ve bunları bilen bir asker, vurdumduymaz değilse, asla rahat uyuyamaz.
Velhasıl, yukarıda anlattıklarım ışığında okunduğunda, "Konuşmayacağım; her şey ortada" cümlesinin, bir başarısızlığın daha üzüntüsünü taşıdığı apaçık...
Golü yedin mi? Yedin! Nasıl olduğu kimin umurunda?