Kulüpler şike-teşvik operasyonunun nerelere uzanacağını bilmedikleri için gergin bir biçimde olacakları izliyorlardı ki Galatasaray Başkanı Ünal Aysal, Futbol Federasyonu'nu suçlayan bir açıklama yaptı... "Bu ateş üfleyerek sönmez, çözüm zamana yayılamaz" diyerek Federasyon'u hemen karar vermeye çağırdı.
Aysal'ın "neyiniye" istediğini ben size söyleyeyim:
Galatasaray'ın yüz milyonlarca dolar borcu var.
Aysal asıl onunla uğraşacak.
Tabii aynı anda kendisinden futbol başarısı beklendiğini biliyor. Bu yüzden Fatih Terim'i teknik direktörlüğe getirerek kendini emniyete almaya çalıştı.
Ancak içi içini yiyordur! Çünkü Terim, 2000 yılında tavan yapan performansını bir daha yakalayamadı. Galatasaray'a tekrar geldiğinde başarısız oldu. Aylar geçti, takım dahi kuramadı.
Başkan Aysal bu gerçeğin farkında: Fatih Hocası başarılı olsun diye "dikensiz gül bahçesi" haline gelmiş bir ligde oynamak istiyor.

Dikensiz gül bahçesi... Yani: Fenerbahçe, alt lige düşürülsün... Beşiktaş ve hatta Trabzonspor bilmem ne kadar puan geriden başlasın... Diğer birçok takım ceza alsın...
Tamam öyle olsun ama Federasyon bu kararları neye göre verecek? Şu anda elinde sadece medyaya sızan bilgiler var.
Savcılar, soruşturmanın selameti açısından ellerindeki belge ve delilleri Federasyon'a vermedi.
Ünal Aysal, Federasyon Başkanı olsa ne yapacaktı? Medyada çıkan kırık dökük haberlere göre mi karar verecekti? Böyle saçmalık olur mu?
Medya, "algı, kanaat ve önyargı" üretir. "Hukuksal karar" ise resmi delillere ve belgelere göre verilir.
Daha önce dediğim gibi: Bu iş artık dikiş tutmaz. Geçmişe dönülemez. Türk futbolu temizlenecek. Gereken cezalar verilecek. Ancak biraz sabır gerek.