Anna 27 yaşında Ukraynalı bir genç kız. Odessa'da doğmuş büyümüş ama son 4 yıldır yunus ve denizaslanı eğitmeni olarak dünyayı dolaşıyor. Bodrum Güvercinlik'teki Dolfin Şov Parkı'nda söyleşiyorum onunla da. Hayli renkli, hareketli hatta riskli bir yaşamdan bölümler derliyorum.
Korkmuyor musun denizaslanıyla sarmaş dolaş yüzmekten? Oskar'ı kast ediyorsanız ben ondan korkmam. Zaten hiçbir hayvan, insandan daha tehlikeli ve yırtıcı değildir.
Oskar dediğin sevimli görünüşlü o arkadaşın özelliklerini araştırdım. 1,5 ton geliyor. Suyun içinde çarpsa kamyon çarpmış gibi olmaz mısın? (Gülerek) Ona bir zarar vermedikçe asla o da zarar vermez size. Elbette tanıması, güvenmesi, duygularınızı hissedecek kadar süre tanımanız lazım ona.
Böyle bir işe girerken ne düşündün? Ben asker kızıyım. Babam Ukrayna Ordusu'nda komondo subayı. Küçüklüğümden beri savaşçıların, silahşorların arasında büyüdüm. Atıcılık, dalıcılık, uçuculuk ne istersen her branşta çocukluğumdan beri iç içeyim. Tehlikeli, riskli, adrenalini bol şeyleri seviyorum. Tiyatro okudum, emlak pazarlamacılığı konusunda iş deneyimim var ama böyle bir fırsat çıkınca gazete ilanına olumlu bakıp müracaat ettim ve kabul edilip, yunus eğitmeni yetiştirilmek üzere olarak işe alındım. 2 yıl sonra da herkesin 'ben yapamam' dediği işi yapıp denizaslanlarını eğitmeye başladım. Ülkeleri dolaşıp gösteriler yapıyoruz. Özellikle çocukların Oskar'a olan ilgisi hoşuma gidiyor. Spastik eğitiminde yunuslar kadar etkili olabileceğini düşünüyorum denizaslanlarının da. Tek sorun çocukların ürkmeden Oskar'a yaklaşabilmesini sağlamak. Bu tarz yerlerde yunus ya da diğer deniz hayvanlarını kapalı tutmamıza kızanlar olması doğaldır. Ama şunu iyi bilsinler ki biz hep zalim avcıların elinden kurtarılmış hayvanlarla çalışıyoruz. Onları denizlere geri göndersek yine avcıların ya da sert yaşamın kurbanı olurlar. Şimdi güvendeler ve aile gibiyiz onlarla.
