ABD'nin Kaliforniya eyaletinde yaşayan 3 Ermeni'nin, 1915 olaylarında "el konulduğunu" dile getirdikleri malları için açtığı davaya, Türkiye'nin bugün cevap vermesi gerekiyor. Türk devleti, Merkez ve Ziraat Bankası aleyhine açılan dava, Türkiye'nin bugüne kadar karşılaştığı en ciddi gayrimenkul sorunlardan birini oluşturuyor. Ermeniler'in planı ise 2004'te bir Yahudi tarafından Avusturya hükümeti aleyhine ABD'de açılan "Altmann davasını" örnek göstermek. Konu hakkında birçok makaleye imza atmış olan Emekli Büyükelçi Pulat Tacar, "ABD federal hükümeti 'Ermeni soykırımını' kabul etmiyor. Bu planları da çökecek" diyor.
'TÜRKİYE GEREĞİNİ YAPAR'
ABD'de yaşayan Ermenilerin Fransız sigorta şirketi AXA'ya açtıkları davayı kazandıktan sonra Türkiye'ye dava açabileceklerini düşündüklerini kaydeden Emekli Büyükelçi, "Türkiye konuyu çok ciddiye alıyor. Gerekli bütün adımları atmıştır. Bu dünyada hukuk varsa bir sonuca varamazlar" diye konuşuyor. Bir devletin topraklarında, bir şahsa ait gayrimenkul varsa bu davanın o ülkenin mahkemesinde açılması gerektiğine dikkat çeken Tacar şöyle devam ediyor: "Bir şey elde edemeyeceklerini biliyorlar, ancak 2015'e (Sözde soykırımın 100'üncü yılı) kadar davayı sürüncemede bırakmak ve propaganda yapmak istiyorlar. Bu davaların sonuçlanması yılları bulabilir." Tacar, eski bir davayı da örnek göstererek şu bilgileri veriyor: "1915 tehcirinden önce İstanbul'da bankacı olan Ohannes Marten Agopyan'ın, Kireçburnu'nda da mülkü vardı. Agopyan'ın oğlu 3 yıl önce Sarıyer Mahkemesi'nde açtığı davayı kazandı. Biz demokratik bir ülkeyiz. Haksız olarak el konulmuş olan mallar ya da bedelleri iade ediliyor. Kaybeden AİHM'ye gider." Ermenilerin "Altmann davası"nı emsal gösterme hazırlandıklarına da değinen emekli büyükelçi şunları söylüyor: "Amerika'daki Ermeniler, Nazi soykırımı ile 1915 olaylarının benzer olduğunu öne sürüyor. Oysa ki 'holokost' ayrı bir suç ve ABD hükümeti soykırımı kabul etmiyor. Kaliforniya'da kabul edilmesi de önemli değil."
Altmann davası nedir?
Nazilerin işgal ettiği Avusturya'da yaşayan Maria Altmann, soykırımdan kurtulup ABD'ye yerleşir. Amcası Ferdinand Bloch Bauer'in, dünyaca ünlü Avusturyalı ressam Gustav Klimt'in 5 tablosuna sahip olduğunu ancak bunların Naziler tarafından yağmalandığını öğrenir. Avusturya hükümetiyle pazarlık yapıp tabloları almaya çalışır ancak başarılı olamaz. 2000'de, vatandaşı olduğu ABD'de, Avusturya devleti aleyhine dava açar. 3 Avusturyalı yargıcın oluşturduğu mahkeme heyeti, devletin tabloları iade etmesi gerektiğine karar verir. Ve 150 milyon dolarlık tablolar, bugüne kadar teslim edilen en büyük Nazi yağması olur.