İstanbul'da kurduğu Japon Kültür ve Enformasyon Merkezi'nde 16 yıldır sürdürdüğü dil eğitimi ve kültürel etkinliklerle Japonya'nın kültür elçisi gibi çalışan Muharrem Demirci, Japonya Dışişleri Bakanlığı'nın Ödülü'ne layık görüldü. Japonya-Türkiye arasındaki ilişkilerin geliştirilmesine sağladığı katkılardan dolayı 'kültür elçisi' ödülünü alan Demirci'nin, Japonca öğrenmeye başlamasından eşi Akiko ile tanışmasına ve kültür merkezini kurmasına kadar geçen sürede yaşadıkları kendi deyimiyle bir "aşk" hikayesi... Bundan 25 yıl önce Japonca öğrenmeyi, hatta bir Japonla evlenmeyi aklının ucundan geçirmiyordu. Ancak Japon kültürüne olan sevgisi, onu yıllar sonra iki ülke arasında kültür elçisi haline getirdi. 49 yaşındaki Muharrem Demirci'nin Japonca öğrenme isteği 1984'te başladı. İstanbul'da ilk ve orta öğrenimini tamamladıktan sonra gittiği Viyana Üniversitesi'nde Japon Dili eğitimi gören Demirci, dil eğitimi ve araştırmalarını geliştirmek için Japonya'ya gitti.
3 BİN KİŞİYE JAPONCA ÖĞRETTİ
İlk Japonca-Türkçe sözlüğünü 1989'da yayımlayan Demirci, Tokyo'da bir arkadaşının doğum günü partisinde görüp aşık olduğu Japon Akiko'yla Türkiye'ye döndü. Burada evlendiği Akiko ile birlikte 1994'te Japonya Kültür ve Enformasyon Merkezi'ni kuran Demirci, adeta Japonya'nın kültür elçisi gibi çalıştı. Merkezde Japonca eğitimi veren Demirci, şimdiye kadar yaklaşık 3 bin kişiye Japonca öğretti. Hazırladığı Japonca-Türkçe sözlüklerin yanı sıra "ikebana" çiçek düzenleme sanatı, çay töreni ve "origami" kağıt katlama sanatı gibi etkinliklerle Türk ve Japon kültürünün kaynaşmasına katkı sağladı. Japonya İstanbul Başkonsolosu Katsuyashi Hayashi, bakanlığın gönderdiği takdirnameyi özel bir törenle Demirci'ye verdi. Takdirnamede, "Merkeziniz, Japonya-Türkiye arasında karşılıklı anlayışın geliştirilmesine katkıda bulunarak, Japonya ile diğer ülkelerin arasındaki dostluğa destekte bulunmuştur" ifadeleri yer aldı.
'Kızımız Asuka Zeynep iki kültürlü'
EŞİ Akiko ile 8 yaşındaki kızı Asuka Zeynep'in kimono ile katıldığı törendeki konuşmasında, Japonca ile ilk tanışmasından bugüne kadarki süreyi "Aslında bu bir aşk hikâyesi" diye tanımlayan Demirci "Japonca'dan başka bir aşkım daha var. O da eşim Akiko. Japonya'ya ilk gittiğimdekültürden çok etkilendim. Batı kültürünün çok üzerindeydi. Bu müthiş kültürün benim ülkemde de iyi tanınması gerektiğini düşündüm. Japonca öğrenmeyi ve bir Japonla evlenmeyi hiç düşünmemiştim. Ama öyle oldu. Japonca sözlük ve çeviriler için gece gündüz demeden çalıştım. Eşimle tanıştığım ilk günden beri, onu da bu sevdaya ortak ettim. Türkiye'de Japon kültürünü yaşatan bir merkeze sahip olmak ve böyle bir ödüle layık görülmek benim için büyük onur" diye konuştu. Çok iyi Türkçe konuşan Akiko Demirci ise, Türk kültürünü sevdiğini, kızı Asuka Zeynep'i de hem Türk hem Japon kültürü ile yetiştirdiklerini söylüyor. Kızının Japon okuluna gitmesini istediğini, ancak babasının Türk okuluna gönderdiğini anlatan Akiko, "Eğitiminin devamlılığı için böyle olması gerekiyordu. Evimizde Japon ve Türk kültürünü birlikte yaşıyoruz" diye konuştu.