Ahmet Öztürk, gelişen teknolojiyle birlikte internet kullanımının yaygınlaştığını, bunun da günümüzün en önemli toplumsal ihtiyaçlarının başında gelen bilişimin doğru ve verimli kullanılması konusunu gündeme getirdiğini bildirdi.
İnternette art niyetli kişilerin sayısının her geçen gün arttığını ifade eden Öztürk, yetersiz güvenlik önlemleri ve gözden kaçırılan bazı detayların hırsızlara adeta davetiye çıkardığını vurguladı. ''Sosyal ağda paylaşılan her bilginin kaynağı biziz'' diyen Öztürk, şunları kaydetti:
''Sosyal ağlara kayıt olmak için, ad, soyad, e-posta adresi, doğum tarihi ve cinsiyet gerekli bilgilerdir. Bunun dışında paylaştığımız her bilgi bizim isteğimiz ve irademizle gerçekleşmektedir. Kullanıcı, herkesle paylaşmayacağı bilgiyi sosyal medyada da paylaşmamaya dikkat etmeli. Sosyal ağlarda, kayıtların çok sayıda senkronize olmuş sunucular üzerinde tutulduğunu bilmeliyiz. Ayrıca, sosyal medya kayıtlarının, devletlerin kontrolüne açık olduğunu, özellikle ABD yasalarına tabi olduğunu bilmekte fayda vardır. Maddi ve manevi anlamda ciddi zarara uğramış olsanız bile ABD yasalarına göre dava açıp kazanmış olsanız bile zararınızın sadece 100 dolara kadarının karşılanabileceğini unutmayınız.''
''İnternette kaydedilen bilgiler silseniz dahi tamamen yok olmaz''
Öztürk, internette paylaşılan ve kaydedilen bilgilerin, kullanıcı daha sonra onu silse dahi tamamen yok edilemediğini vurgulayarak, bu nedenle internet kullanıcılarının herhangi bir bilgiyi sosyal ağlarda paylaşırken veya herhangi bir şeyi kayıt altına alırken dikkatli olması gerektiğini bildirdi.
Sosyal medyada paylaşılan bir bilginin artık kamuya mal olduğunu, bunu paylaşanın telif hakkı olmadığını dile getiren Öztürk, ''Hazırlamakta olduğunuz bir yazınızı, bir eserinizi veya bir fikrinizi sosyal medyada paylaşmışsanız, telif hakkınızın olmayacağını bilmekte fayda vardır'' diye konuştu.