Birleşik Krallık'ın başkenti Londra'da bir otelin duvarı yaşıyor. Time dergisi tarafından "2009'un en iyi 50 buluşu"ndan biri seçilen "canlı duvar", aslında sanatçı ve bilim adamı Patrick Blanc'ın bir eseri.
Blanc'ın, toprağa gereksinim olmadan dikey bir şekilde büyüyen bitki buluşları, sadece Londra'da değil, Bangkok, Paris, New York ve Tokyo'da da birçok yapının duvarlarını kaplıyor.
Bu bitkileri sarmaşıklardan ayıran özellik ise toprağa gereksinim olmadan büyüyebilmeleri. Yaklaşık 10 yılını kayalar ve ağaçlar üzerinde doğal olarak büyüyen yabani bitkileri inceleyerek geçiren Blanc, incelemelerinin ardından bu bitkileri binaların duvarlarında da yetiştirmeyi başarmış.
Bitkileri yerleştireceği şehirlerdeki iklime ve görsel estetik ile uyuma göre, hangi bitkileri binalarda kullanacağı seçen Blanc, 1994'den bu yana 140 adet "dikey bahçe" oluşturdu. Bunların en bilinenleri ise Paris'teki Quai Branly Müzesi, New York Manhattan'daki Marithe ve François Girbaud mağazası, Cenevre'deki Akvaryum ve Bangkok'taki Siam Paragon alışveriş merkezi.
Londra'nın merkezindeki Green Park'ın tam karşısında bulunan bir otelin bir cephesini kaplayan Blanc'ın "yaşayan duvarı" ise sanatçının Birleşik Krallık'taki ilk ve tek eseri.
Otel yetkilileri, "dikey bahçeyi" duvarlarına yerleştirme kararını şöyle açıkladı:
"Neden dikey bahçeyi otelimizin duvarına yerleştirdik? Çünkü, estetik olarak Green Park'ı bütünlüyor, ayrıca Londra'nın biyodeğişimini simgeliyor ama en önemlisi çok eğlenceli ve biz bu bahçeyi çok sevdik."
"Canlı duvarın", internetteki sosyal iletişim ağı facebook'ta bir hayran sayfası bile olduğunu söyleyen yetkililer, botanik meraklılarının Blanc'ın duvar için hangi bitki türlerini kullandığını ve bunların adlarını bu sayfadan öğrenebileceklerini belirtti.