"Onu eskiden de beğenmezdim"

Büyük bir heyecana sahne olan Galatasaray-Bursaspor maçında ev sahibi takım gol düellosunu kazanırken, sarı-kırmızılı ekibin yeni transferleri galibiyetin mimarı oldu. Galatasaray'ın Toulouse'tan transfer ettiği Umut Bulut, dün gece de ağları sarsarak 4 maçta 6'ncı golüne imzasını attı. Sarı-kırmızılı formayla müthiş bir performans sergileyen Umut'a, Trabzonspor'daki partneri Burak Yılmaz da katıldı.
Bekleneni veremeyen Elmander'in yerine 56'ncı dakikada oyuna giren Burak, kısa süre sonra golcülüğünü bir kez daha gösterdi.

Maçın 80'inci dakikasında yakaladığı fırsatı kaçırmayan Burak, Galatasaray formasıyla ilk golünü atarken takımını da 3-1 öne geçirdi.


EMRAH KAYALIOĞLU: Teşekkürler

Öncelikle iki takımın teknik patronları Fatih Terim ve Ertuğrul Sağlam'a futbolseverlere sundukları futbol ziyafeti için teşekkürler...
Galatasaray, Bursaspor'u herhalde daha uygun bir anda yakalayamazdı. 120 dakikaya giden ve elendikleri Twente maçının bitiş düdüğünün üzerinden 68 saat geçtikten sonra Enschede-Bursa-İstanbul yolculuğu da yaparak çıktılar Arena'ya...

Sağlam'ın öğrencileri alan daraltarak ve önde basarak G.Saray'ı ilk 15 dakika bozarken tehlikeli olabilecek pozisyonlar da yakaladı. Sarıkırmızılı defansın göbeğinde Dany ve Semih kritik müdaheleler yaparken topla çıkışlarında ise zaman zaman taraftarların yüreğini ağzına getirdi. 15'ten sonra özellikle Selçuk'un oyuna ağırlığını koymasıyla ibre G.Saray'a döndü. Umut önde çok çalışıyor, Emre soldan, Eboue sağdan etkili geliyordu. İlk yarıda ikinciyi de bulabilirdi sarı-kırmızılılar...

Devre arasında Arena'da "Bursa ne zaman yorulur?" sorusu vardı. Ama 'Sağlam' ve ayaktaydı yeşilbeyazlılar. İkinci yarıya da iyi girdiler. Ve G.Saray'ın duran top zaafını iyi değerlendirdiler. Zaten 13. dakikadaki kornerde G.Saray ceza alanını iyice karıştırmışlardı. Savunma topun 18'in dışına ancak 15 saniyede çıkarabilmişti. İkinci yarıda eşitliği getiren golde de Muslera, çaprazdan Batalla'nın orta yapacağı çok net frikiğe 4 kişilik baraj kurdurunca ceza alanı içinde eksildi sarı-kırmızılılar. Barajdaki isimler de Melo, Umut, Hamit ve Eboue olunca hava üstünlüğü rakibe bırakıldı ve G.Saray'ın Sercan'a karşılık (3 milyon euro ile birlikte) yolladığı Musa Çağıran ile Bursa golü buluverdi.

Tabela eşitlenince Burak ve Amrabat sahaya sürüldü. Bu taze kuvvet, Bursa'nın yorgunluğuyla birleşince 70'ten sonra iki gol buldu sarı-kırmızılılar... Vurgu yaptığımız duran top zaafıyla fark bire inse de bitiş düdüğü G.Saray'ın lig tarihindeki bininci galibiyetinin ilanıydı.

LEVENT TÜZEMEN: Korku tüneli

İnsanları mutlu etmek, izledikleri maçtan keyif almalarını sağlamak, kazandığında da, kaybettiğinde de saygı duyulan bir takım yaratmak Fatih Terim'in felsefesidir. Geçen sezon bu ruha uygun bir Galatasaray izledik.

Galatasaray üç haftadır korku tünelini andıran maçlar oynuyor. Top kontrolü, oyun disiplini, dikkat, doğru düşünüp doğru hamle yapmak, doğru pozisyon almak ve en önemlisi takım uyumu oturmuş görünmüyor. Dört resmi maçta atılan 11 gole karşılık yenilen kopya 8 gol takım uyumunun rayına oturmadığını işaret ediyor.

Hamit ile Melo çok hata yapsalar da Fatih Hoca takım uyumunu yakalamak adına kadro tercihinde "Yap-boz" şeklinde hareket etmiyor. Ancak topla oynamayı çok seven Emre-Hamit ikilisi içeri fazla girdiklerinden Galatasaray kanatlardan etkili bindirmeler yapamıyor. Bütün yük doğal olarak Eboue ile Balta'ya biniyor. Galatasaray bu zaafı yorgun Bursaspor önünde Amrabat girinceye kadar hep yaşadı. Kanatlardan orta gelmeyince sahanın çalışkanı Umut da geriye gelip top almaya kalktı.

Fatih Hoca, Amrabat ve Burak'ı oyuna alarak maçı döndürdü. Amrabat ileri geri çalıştı, rakibi kovaladı, orta alanda rakipten top bile çaldı. İki golün oluşmasına imza koyan Faslı yıldızın Burak'a attırdığı gol öncesi topu takibi, ısrarı ve asisti mükemmeldi.

Fatih Hoca, Hamit'i "Her maç çıkan adam" durumuna düşmemesi için oyunda tuttu. Yıldızını korudu. Hamit'in verimli ve etkili olduğu tek an, 45'te Ebuoe ile girdiği duvar pasıydı. Hamit'in kendini bulması için mutlaka bir gol atması gerek. Her boş pozisyonda şut atarak bu golü arıyor. Galatasaray'da takım oyumu yakalandığında ve Melo fizik olarak güçlendiğinde Hamit de toparlanacaktır.
Dany mi oynar yoksa yeni stoper mi gelir bilmem ama Galatasaray duran toplardan kolay gol yiyor. Adam paylaşımında hep pozisyon hatası yapılıyor. Galatasaray kadro kalitesi ile ligde geriye düştüğü maçları çevirebilir ama Devler Ligi bu hataları kaldırmaz.

ZEKİ UZUNDURUKAN: İki çılgın takım (FOTOMAÇ)

Haftanın en güzel 12. Adam fotoğrafı; Türk Telekom Arena Stadı'ndaydı... Aşkın rengi 'Sarı Kırmızı'ydı Arena'da.
Yaklaşık 50 bin Aslan Cimbomlu'nun maç öncesi ve maç sırasındaki görsel şovları kusursuzdu.
İlk yarının büyük bölümünde karşılaşma genelde 30 metrelik bir alanda oynandı. İki takım da savunma hattını orta sahaya yakın oluşturdu.
Perşembe gecesi Hollanda'da Twente karşısında 120 dakika süper bir mücadele veren Bursaspor, G.Saray'ın baskısına aynı baskılı oyunla cevap verdi ilk dakikalarda. İlk yarının sonlarına doğru Yeşil Timsahlar'da yorgunluk gözlendi. İkinci yarıda ise mesafeler uzadı doğal olarak.
Maçın 12. dakikasında futbol sahalarında ender görebileceğimiz bir pozisyon yaşandı. Futbol literatürüne giren "Etten duvar" deyimine en iyi örneği izledik bu dakikada. Tam 6 Bursalı oyuncu, 3 metreden topu fileleri göndermek için vurdu da vurdu.
Ama topun canı vardı sanki ve her vuruş, G.Saray savunmasından döndü; tribünlerde kalpler güm güm diye attı ve Bursa, o etten duvarı delemedi.
Baros'u tercih ederim
Bu Elmander'i Bolton'da oynarken de beğenmezdim. 'Elmander mi, Burak mı?' sorusuna her zaman vereceğim cevap Milan Baros'tur.Tam bir golcüdür Baros.
Emre Çolak her zamanki gibi sol kanada adeta bir ray döşedi ve tren gibi gidip geldi.
Hamit de sağ kanatta ilk kez bu kadar etkiliydi.
Yine Umut Bulut... Golü kokladı, arka direkte bitti ve Fatih Terim'e "İşte budur" dedirtti.
Büyük 'Umut'lar, büyük adamlar ve büyük takımlar yaratır. 'Umut', gözle görülemeyeni görür, elle tutulamayanı hisseder ve imkansızı başarır.
İkinci yarıya iyi başlayan Bursaspor, 51'de Batalla-Musa ortaklığı ile golü buldu.
TT Arena'nın çimlerinde ilk kez 'Timsah Yürüyüşü' izledi tribünleri dolduran 50 bin Cimbom taraftarı.
Ve nihayet Fatih Terim, 55 dakika sahada tel tel dökülen Elmander'i gördü ve yerine Burak girdi. Kral, Arena'daki ilk lig maçında taraftarlarını golle selamladı.
51'de golü atan Musa Çağıran, 72'de adeta Galatasaray'ın golünü 'çağırıyordu.' Musa'nın kendi kalesine attığı gol, Aslan'a galibiyet kapısını açtı. Cimbom; maçın favorisiydi, 3 puan için çılgınca savaştı ve kazandı. 'Yorgun' Bursaspor'u da yürekli mücadelesi nedeniyle ayakta alkışlamak lazım.

MERT AYDIN: Burak+Amrabat (FOTOMAÇ)

Maç öncesinde Bursaspor kadrosunu gördüğümüzde şaşırdık doğrusu. Perşembe gecesi 120 dakika oynayan 9 ve 80 dakika oynayan 2 futbolcu sahadaydı.
Hep fazla rotasyonla eleştirilen Ertuğrul Sağlam farklı bir yol izlemişti.
Karşılaşma başladığında önde Twente yorgunluğuna rağmen müthiş bir baskı yapan Bursaspor vardı. G.Saray ise ister Dany-Semih uyumsuzluğu deyin ister Melo'nun lige ısınamaması deyin ister de Hamit'in oyunun içine girememesi deyin topu rakip yarı alana taşımak zorlandı. Baskıdan kaynaklanan hatala pozisyon da getirdi. Ama işte Galatasaray'ın öyle bir potansiyeli var ki 5 dakikalık mini bir baskı golü getirdi. Devre bitmeden Umut bir gol daha atabilirdi Carson olmasaydı.
Bursaspor'un ikinci yarıda yorulmasını beklerken yine tempo, yine baskı vardı. Beraberlik golü ve peşinden gelen ataklar, Fatih Terim'i paniğe sürüklemedi.
Bursaspor'un yavaş yavaş oyundan düşebileceğini hesaplayarak Amrabat ve Burak'ı oyuna soktu.
Gollerde bu iki oyuncunun payı yadsınamaz. İki farka rağmen Galatasaray'ın maçı rahat bitirememesi ve gol yemesi düşündürücü.
Her maç fazlasıyla gol yiyor Galatasaray.
Galatasaray'ın Bursaspor çapında bir takımı yenmesi, Burak'ın ilk golünü atması tamam ama sarı-kırmızılıların bir an evvel organizasyon sıkıntısını çözmesi gerek. Selçuk'un Melo'ya ve en önemlisi Hamit'e ihtiyacı var. Bu sıkıntı sürerse her zaman kendi kalesine gol atan bir Musa bulamayabilirler.

SAVAŞ ÇORLU: 'Bin' pişman etti (FOTOMAÇ)

Maçın G.Saray için önemi büyüktü. Fatih Terim takımının 1000. galibiyetini almak istiyor; Bursa ise Avrupa Ligi'nin acısını dindirmek istiyordu.
Futbol otoriteleri ve sporseverler Bursa'nın Twente karşısındaki 120 dakikadan sonra yorgun ve moralsiz olacağını, hatta saldırgan G.Saray önünde direnemeyeceğini düşünüyordu. Ben dahil böyle düşünenler yanıldı.
G.Saray maça o bilinen oyun karakterini yani saldırgan futbolunu 90 dakika kadar yansıttı.
Hamit'in pas hatalarının yanı sıra geriye dönüşlerindeki eksikleri bir kez daha göze çarptı. Her ne kadar Musa'nın attığı golde hataları olsa da Dany'nin görev adamı olduğu ve Semih ile iyi bir ikili oluşturacağı da görüldü. Umut, son 4 resmi maçta gol atarak İliç'in de rekorunu da egale etti.
Yine duran toplar
Melo, Hamit ve Burak'ın hazır olması durumunda bu takımın durdurmak gerçekten çok zor olacak. Bursaspor'un attığı iki golde ise yine duran top organizasyonlarından gelmesi bu hastalığın devam ettiğini gösterdi.
Beraberlikten sonra kulübesindeki etkili isimleri Burak ve Amrabat'ı oyuna alan Terim iki oyuncunun üstün yeteneği ile maçı çevirmesini bildi.
Musa'nın kendi kalesine attığı gol ise herkesi güldürecek cinstendi.
Burak'ın ceza sahasından topa vurdu, defans çıkardı takipçi Amrabat'ın inatçılığı golü getirdi.
G.Saray'ın başında sayısız başarılara imza atan Fatih Terim'in lig tarihindeki 1000'inci galibiyeti rütbelerine bir yenisini ekledi ve binbaşı da oldu.