17 ve 25 Aralık operasyonu ile darbe yapmaya kalkışan paralel yapı bunlarda başarısız olunca hükümeti uluslararası platformda zor duruma düşürmek için MİT TIR'larına baskın yaptı. Ancak planlarında başarılı olamayan paralel yapı, yeniden harekete geçmek için durum değerlendirmesi yapmaya başladı. İlk olarak yapının Yargı imamı olan A.C. 10 Ocak'ta alelacele Pensilvanya'ya gitti. 22 Ocak'ta ise ailesini de ABD'ye aldırdı. Burada Fethullah Gülen ile önemli toplantılar yapan A.C, yargıdaki savcı atamaları ve HSYK'nın yeniden düzenlenmesi ile ilgili yol haritalarını çizdi. A.C.'nin ardından Emniyet imamı O.H.Ö. ve MİT imamı M.K. da 4 Şubat'ta ABD'ye uçtu. Üç kişi Gülen'in Pensilvanya'daki malikanesine yakın bir eve yerleşti. Üçlü her gün Gülen'in yanına giderek toplantılar yaptı. Yargı ve HSYK konusunda içeride bulunan mevcut paralelcilerin kimliklerini saklayarak yeni görevlerine atanmasını sağlamak öncelikli plan olarak masaya yatırıldı. Halihazırda görülen davalarda ve Yargıtay'da bekleyen dosyalarda kaos oluşturacak ve kitleleri çözümsüzleştirmeye yöneltecek kararların alınması görüşüldü. Emniyetteki atamalarla ilgili olarak yerleri değiştirilen polislerin içeriden bilgi akışını sağlamaları ve bir süre kendilerini gizlemeleri istendi. Cemaatin 30 Mart seçimlerinde nasıl bir strateji izleyeceği de tartışılırken BBP, MHP ve CHP'nin desteklenmesi seçenekleri masaya yatırıldı.
DERSHANELER MESELESİ
104 dönümlük malikanede her gün görüşülen konulardan biri de dershanelerle ilgili TBMM'ye gelen yeni yasa tasarısı oldu. Tasarıya göre 81 ilde görev yapan İl Milli Eğitim Müdürleri'nin gerektiğinde öğretmen olarak atanacak olması, Pensilvanya'da paniğe yol açtı. Cemaatin beyin takımı, il ve ilçelerde görevli paralel müdürlerin cemaat bağlantılarını gizleyerek görevlerinde kalmalarının sağlanması hedeflendi.
KOPMALARI GÖRÜŞTÜLER
Bu arada tabanda yaşanan büyük kopmalar da görüşüldü. Gülen ve üç imamı kopmaların önene geçebilmek için eğitim ve bağış faaliyetlerinin artırılması kararı aldı. Cemaat hiyerarşisinin alt noktalarında görevli abilerin, cemaat mensubu samimi insanlara daha yakın davranmaları ve Zaman gibi cemaat medyasında çıkan çarpıtılmış haberler vasıtasıyla hükümet aleyhinde kara propaganda yaparak kopmaların engellenmesinin sağlanması hedeflendi.
ÖNCE HİCAZ'A SONRA PENSİLVANYA'YA
"Kozanlı Ömer" lakabıyla bilinen Emniyet imamı O.H.Ö.'nün Pensilvanya'dan önce Ortadoğu'ya gittiği öğrenildi. O.H.Ö. cemaatin Dubai ve Suudi Arabistan'daki kollarından bilgi almak ve onlara son durum üzerine izlenecek stratejinin şifrelerini vermek üzere kısa bir geziye çıktı. Bu gezide Umre de yapan O.H.Ö. Cemaat'in ileri gelenlerinden destek sözü aldıktan sonra Pensilvanya'ya uçtu.
GÜLEN'E 'ŞİRKET PATRONU' BENZETMESİ
Fethulah Gülen'in sözcülüğünü yapan Gazeteci ve Yazarlar Vakfı'nın Başkanı Mustafa Yeşil, Analiz Türkiye sitesine açıklamalarda bulundu. Yeşil "Gülen'den sonra Cemaat ne yapacak" sorusunu şöyle yanıtladı: "Bir şirketin patronu 10 yıl şirkete uğramadığı halde şirket sürekli büyüyor, gelişiyorsa bu neyi gösterir? Patronun yapıyı kurumsallaştırıp ilkeler ve prensipleri belirlemiş olduğunu gösterir. Hocaefendi 10 yıldır sadece Türkiye'den değil Afrika'dan, Orta Asya'dan da uzak. Ama hizmet ilkeler, değerler üzerinden yürüyor."