Afyonkarahisar'da 25 askerin şehit olduğu ve tüm şehirde deprem etkisi yaratan patlamaya 1940 yapımı Alman menşeili savunma tipi el bombasının yol açtığı belirlendi. Hitler dönemine ait Monoblok denilen eski tip bu bombalarda fünye ve gövde birbirine monte edilmiş, patlamaya hazır halde tutuluyor. Patlatıldıktan sonra 32 parçaya ayrılan bombanın şarapnelleri 36 metre uzaklığa kadar dağılarak, bu alan içindeki hedefleri etkileyebiliyor.
VÜCUT ISISINA DUYARLI
Ses ve basınçla etki eden taarruz bombalarına göre daha yıkıcı etkisi olan savunma tipi bombaların ısıya karşı da oldukça hassas olduğu ifade edildi. Özellikle çok eski tarihli bombaların vücut ısısına bile duyarlı olabileceği belirtilerek, vücuttaki statik elektrik enerjisiyle de patlayabildiği kaydedildi. Bu nedenle mühimmat deposuna girecek personel topraklama yapmadan malzeme bırakıp alamıyor. Patlamaya neden olan aynı tip bombalardan Ergenekon operasyonlarında da ele geçirilmişti. Patlamayla ilgili yapılan soruşturmanın bir hafta içinde tamamlanarak Genelkurmay Başkanlığı'nın internet sitesinden kamuoyuyla paylaşılacağı belirtildi.
ELEKTRİK YASAK
Susurluk'ta kapanan 44'üncü Mühimmat Depo Komutanlığı'ndan gönderilen bombaların sevkiyatının özellikle gece yapılmasına karar verildiği ifade edildi. Trafik, ısı ve güvenlik nedeniyle sevkiyatın gece yapılması kararlaştırıldı. Bombalar, patlamaya hazır monoblok gövde olduğu için gündüz trafiğine girmesi riskli bulundu. Kıvılcım riski nedeniyle de depolarda elektrik kullanılmıyor. Sayım fenerlerle yapılıyor. Şehit olan askerlerin fazla mesaiye kalarak sayım yaptığı depoda yılda 2 kez denetim yapıldığı öğrenildi.
6 AYDA BİR TEFTİŞ
Depoda Ocak ve Mart aylarında Ege Ordu Komutanlığı tarafından denetim yapılıyor. Depolarda yapılan denetimlere askeri jargonda "Teftiş" adı veriliyor. Depo oldukça büyük olduğu için denetim hazırlıklarına 6 ay öncesinden başlandığı, bu nedenle haftada 3-4 kez gece mesaisine kalındığı öğrenildi.
'DIŞARIDAN BİR MÜDAHALE MÜMKÜN GÖRÜNMÜYOR'
Afyonkarahisar
Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Yazar, göreve başlamasından 2 sonra meydana gelen cephanelik faciası ile, "Bizzat incelemede bulundum. Bizim dava açmamızı gerektirecek bir bulguya rastlamadım. Ne tedbirsizlik ne de cinayet ile ilgili bir dava açmamız söz konusu" dedi. Yazar SABAH'a yaptığı açıklamada patlamanın hemen ardından kışlaya gittiğini belirterek şunları söyledi: "İçeride inceleme yapma imkanı yoktu, yangın çıkmıştı. İlgililerle orada görüştüm. Sabah saatlerinde de patlama olan yere yaklaşılabildiği kadar yaklaştım. İncelemeyi bizzat yaptım. Ben daha çok cephanelik bölgesinde inceleme yaptım. İlk edindiğim izlenim -tabii ki bu bir teknik konu, bilirkişiler gerekli raporlarını düzenleyecekler- dava açmamızı gerektirecek bir bulguya rastlamadım. Bu nedenle de ne tedbirsizlik ne de cinayet ile ilgili bir dava açmamız söz konusu" dedi. Ön inceleme raporunu hazırlayıp askeri savcılığa gönderdiğini belirten Yazar, "Bundan sonrası onların konusu. Herhangi bir kuşku uyandıracak bir bulguya rastlasaydım, askeri savcılığın soruşturmasının yanı sıra biz de soruşturmamızı o yönde yapardık. Duruma göre de ilgili mahkemeye davamızı açardık" diye konuştu. Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcısı Adem Yazar, ailelerden ya da konuyla ilgili herhangi bir yerden ihbar gelirse soruşturma açabileceklerini de sözlerine ekledi.
BROŞÜRLÜ UYARI
Afyonkarahisar
Emniyet Müdürlüğü ekipleri, askeri mühimmat deposundaki patlamanın ardından dağıttığı el ilanları ile vatandaşları patlayıcı maddelere karşı uyarıyor. Polis ekipleri, el bombası fotoğrafları bulunan broşürleri kent genelinde dağıtıyor. El ilanlarında vatandaşların mühimmat bulduklarında neler yapması gerektiği anlatılıyor. Polis, özellikle anne babaların çocukları patlayıcı maddelere karşı uyarmasını istiyor.