Kılıçdaroğlu, "Profili çizelim; halkın sevdiği, saygı duyduğu, geçmişiyle halka güven veren, dünya liderleriyle çok rahat ilişki kurabilecek, merkez sağın rahatlıkla oy verebileceği bir aday" diye konuştu. Kılıçdaroğlu, partilerin Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda bir araya geleceğini tahmin etmediğini söylerken, "Bizim göstereceğimiz adaya MHP'lilerin de oy vereceğine inanıyorum" dedi.
-CHP Lideri Kılıçdaroğlu, "Esad'a destek veriyor musunuz?" sorusuna, "Biz Esad'a veya Suriye içerisinde bir partiye destek verir bir pozisyona hiçbir zaman girmek istemeyiz" dedi.
-Kılıçdaroğlu, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın açıklamalarının doğru açıklamalar olduğunu vurgularken, "Bu doğru açıklamaları keşke Sayın Kılıç Anayasa Mahkemesi Başkanı olduğu süreçten itibaren yapabilseydi çok daha güven verirdi" ifadesinde bulundu.
-Kılıçdaroğlu, kendisinin Fethullah Gülen ile görüşmesi konusunda özel bir talebinin olamayacağını kaydederken, "Ama Türkiye'ye gelip "ben CHP Genel Başkanı ile görüşmek istiyorum' derse gelip görüşebilir" diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Cumhurbaşkanı profilini açıkladı. Kılıçdaroğlu, "Profili çizelim; halkın sevdiği, saygı duyduğu, geçmişiyle halka güven veren, dünya liderleriyle çok rahat ilişki kurabilecek, merkez sağın rahatlıkla oy verebileceği bir aday" diye konuştu. Kılıçdaroğlu, partilerin Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda bir araya geleceğini tahmin etmediğini söylerken, "Bizim göstereceğimiz adaya MHP'lilerin de oy vereceğine inanıyorum" dedi.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Habertürk TV yayınında gündeme ilişkin değerlendirmeler bulundu.
Suriye'deki gelişmeleri değerlendiren Kılıçdaroğlu, bütün ülke haklarının demokrasi isteyeceğini belirtirken, CHP'nin de bunu destekleyeceğini ifade etti. Bu konuda CHP'nin bir tutarsızlığının söz konusu olmadığını dile getiren Kılıçdaroğlu, demokrasiyi Türkiye için de istediklerini belirtti. Kılıçdaroğlu, "Demokrasi, özgürlük, insan hakları bizde biraz var, bazı ülkelerde hiç yok. İstediğimiz bütün dünyada insanların çağdaşça yaşayabileceği bir yaşam standardını yakalayabilmesi. Suriye'nin de bu bağlamda ele alınması, burada halkın tepkilerinin ele alınması gerektiğini biliyoruz. Esad bu konudaki tepkileri dikkate alacağını söylemesine rağmen çoğu zaman bunlar yerine gelmedi, insanlar öldü, bunları da biliyoruz. Bunları da doğru bulmadığımızı defalarca ifade ettik" diye konuştu.
"ESAD'A DESTEK VERİR BİR POZİSYONA GİRMEK İSTEMEYİZ"
Kılıçdaroğlu, "Esad'a destek veriyor musunuz?" sorusuna, "Biz Esad'a veya Suriye içerisinde bir partiye destek verir bir pozisyona hiçbir zaman girmek istemeyiz. Suriye yönetiminin kaderini Suriye halkı belirlemelidir. Bizim temel ilkemiz budur. Öncelikle kan dökülmesin. Baskıyla demokrasi kurulamaz, baskı ile şiddetle kendi tahtınızı koruyamazsınız. Baskı ve şiddet her zaman karşı tepkiyi güçlendirir. Bunu Esad'ın çok iyi bilemesi lazım, kan ve şiddeti bir an önce durdurması lazım, oturup görüşmesi lazım, uluslararası çevrelere güven vermesi lazım. Eğer kendi ülkesinde demokrasiyi, sağlıklı bir seçim sürecini getirecekse iktidarların seçimle değişebileceğini sindirmesi ve bunun kabul edilmesi gerekiyor" cevabını verdi.
"PARTİLERİN ÇÖZÜME İYİ NİYETLE ORTAK KATKI VERMELERİ LAZIM"
"Hükümet terörle mücadelede yeni bir plana geçti. Bundan sonraki süreçte BDP birinci öncelikli olmak üzere, Barzani'nin de bunun içerisinde olacağı söylenmişti. Siz bunun ne kadar yürüyeceğini öngörüyorsunuz? Barzani ile ilişkiler bir kaygı uyandırıyor mu?" sorusuna Kılıçdaroğlu, şu yanıtı verdi:
"Barzani ile görüşülebilir, ilişkiler geliştirilebilir. Sadece siyasal değil, kültürel ilişkiler de ticari ilişkiler de gelişiyor zaten, gelişmeye katkı verilebilir. Burada hiçbir tereddüdümüz yok bizim. Ama bizim yaşadığımız sorunu, yani terör sorununu sadece Barzani'yle ilişkiler ile çözmenin mümkün olmadığını geçmiş bize göstermiştir. PKK ile Barzani'nin güçlerinin çatışabileceğini, Barzani'nin PKK'yı topraklarından gönderebileceğini düşünmek hayaldir. Böyle bir şeyin olmayacağını artık bizim görmemiz lazım. Oslo görüşmeleri diğer görüşmeler, bu görüşmelerin şu anda da devam ettiğini tahmin ediyorum. Görüşmeler şu ya da bu şekilde defalarca oldu, yalanladılar defalarca oldu. Terörün çözülmesi bir toplumsal destekle mümkündür. Toplumsal desteğin sağlanması için de siyasal partilerin bu sorunun çözümüne iyi niyetle ortak katkı vermeleri lazım. Eğer böyle bir süreç başlarsa bunun çözülebileceği kanısındayız."
KILIÇDAROĞLU'NDAN "CUMHURBAŞKANI PROFİLİ"
Kılıçdaroğlu, "Cumhurbaşkanı için bir profil belirlediniz mi?" sorusu üzerine "Profili çizelim; halkın sevdiği, saygı duyduğu, geçmişiyle halka güven veren, dünya liderleriyle çok rahat ilişki kurabilecek, merkez sağın rahatlıkla oy verebileceği bir aday. Cumhurbaşkanı adayı olabilecek nitelikte çok sayıda insanı bizim toplumumuz yetiştirir" diye konuştu. Herhangi bir kişiyi işaret etmediğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Bu aday merkez sağdan da olabilir, sosyal demokrat da olabilir. Toplumun her kesimi tarafından benimsenebilen bir model düşünüyoruz" ifadesinde bulundu.
Kılıçdaroğlu, "MHP ile ortak aday belirlenir gibi bir düşünceniz var mı?" sorusunu ise, "Siyasal partiler bu konuda bir araya tahmin etmiyorum gelmezler. Bizim göstereceğimiz adaya MHP'lilerin de oy vereceğine inanıyorum. Elbet destekleyeceğimiz bir aday olacaktır ama bu adayı bir siyasal partinin kalıpları içerisinde değerlendirmenin çok doğru olacağına inanmıyorum" cevabını verdi. Bir kadın adayının da olabileceğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "Adayı kadın erkek olarak düşünmedik. Bir aday profili düşündük tabi kadın da olabilir" dedi. Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde AKP'de görüş ayrılıklarının ortaya çıkabileceğini de savundu.
"HAŞİM KILIÇ KEŞKE BAŞTAN BU AÇIKLAMARI YAPABİLSEYDİ"
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın açıklamalarının anımsatılması üzerine Kılıçdaroğlu, "Sayın Kılıç'ın açıklamaları doğru açıklamalar. Bu doğru açıklamaları keşke Sayın Kılıç Anayasa Mahkemesi Başkanı olduğu süreçten itibaren yapabilseydi, çok daha güven verirdi. Son dönemde özellikle yabancı yargı mensuplarının da olduğu bir yerde zaten Sayın Kılıç başka bir açıklama yapamazdı" ifadesinde bulundu.
"İNTİKAM HIRSIYLA ADALETİ YAKALAYAMAZSINIZ"
28 Şubat soruşturması gelişmelerine ilişkin Kılıçdaroğlu, bu sürecin sorgulanması gereken bir süreç olduğunu belirtti. Kılıçdaroğu, şöyle devam etti:
"Eğer siz her ihbarı alır değerlendirir, her ihbardan yola çıkar karar verir bir şeyler yaparsanız devlet olarak çözümsüzlüğe itilmiş olursunuz. Devletin isimsiz ihbar mektuplarına itibar ederek politika üretmemesi gerekiyor. 28 Şubat sürecinde kararı kim aldı Milli Güvenlik Kurulu. Başbakan orada, MGK'nın diğer üyeleri orada oturup bir karar alıyorlar. Bu kararlar tavsiye niteliğinde mi? Evet tavsiye niteliğinde. Bu kararlar Başbakanlığa bildiriliyor, Bakanlar Kurulu'nda görüşülüyor. Sayın Erbakan talimatı yayınlıyor. Bakanlar Kurulu'nda görüşüldükten sonra Başbakanlık çok ciddi ibareli bir yazı ile bütün bakanlıklara 28 Şubat kararlarının nasıl uygulanacağına dair başka bir genelge gönderiliyor. Bu da Sayın Erbakan imzalı. Sayın Abdullah Gül de bakan olduğuna göre benim haberim yoktu deme, ben uygulamadım deme şansı da yok. Bu sürece baktığımızda Milli Güvenlik Kurulu'ndan aşağıya doğru gelen bir silsile var. Eğer bu silsile içerisinde hukuk dışı bir işlem yapıldıysa bu sorgulanmalı, mahkemeye çıkmalı, kişiler yargılanmalı, hiçbir itirazımız yok buna. Ama siz "ben intikam alacam' deyip, intikam hırsıyla yola çıkarsanız adaleti yakalayamazsınız. Mağdurlar yaratırsınız. Üzerinde önemli durduğumuz nokta bu."
"FETHULLAH GÜLEN İLE GÖRÜŞME TALEBİM OLMAZ"
Kılıçdaroğlu bir soru üzerine de Fethullah Gülen ile herhangi bir görüşmesinin söz konusu olmadığını dile getirdi. Kılıçdaroğlu, kendisinin Gülen ile görüşmesi konusunda özel bir talebinin olamayacağını kaydederken, "Ama Türkiye'ye gelip "ben CHP Genel Başkanı ile görüşmek istiyorum' derse gelip görüşebilir" dedi. Kılıçdaroğlu, Gülen ile bir telefon görüşmesinin de olmadığını belirtti.
