Uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybeden Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, ölümünün 5. yıldönümünde Taksim'den Agos Gazetesi'ne düzenlenen yürüyüşle anıldı. Yürüyüşe Dink ailesinin yanı sıra BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve binlerce kişi katıldı.
HâKİM: ÖRGÜT VAR, DELİL YOK SAVCI: ÖRGÜT DE VAR DELİL DE
Hrant Dink davasının sonucunun kendisini de tatmin etmediğini söyleyince tepki alan 14. Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti Başkanı Rüstem Eryılmaz dün iki ayrı televizyon kanalından sözlerine açıklık getirdi. Örgüt yöneticiliği veya üyeliği ilgili yeterli delil bulunamadığından beraat kararı verdiklerini açıklayan Eryılmaz, şöyle devam etti: "Verdiğimiz karar, örgüt yoktur anlamına gelmez. Bugün bir gazeteye yaptığım açıklama yanlış yorumlanıyor. Verdiğimiz karardan rahatsız değiliz. Sadece tatmin edici olmadığını belirttim. Elbette bu cinayeti basite indirgeyemeyiz. Durduk yerde Trabzon'dan birilerinin kalkıp İstanbul'daki bir gazeteciyi vurması hayatın olağan akışına aykırıdır. Herkes bu olayın arka planında kimler olduğunu merak ediyordu. Biz de bunu istiyoruz ama dosyadaki deliller ile karar verebiliriz. Ayrıca, (Hrant Dink cinayetinin) Ergenekon terör örgütünün işi olduğunu iddia edenler var. Ancak hukuki çerçevede değerlendirme yapmak gerekir. Bir örgütün hukuki varlığının ispatı için bu konuda açılan davanın karar bağlanması, Yargıtay'ın onaylaması gerekir. Böylece hukuki olarak örgütün varlığı tespit edilmiş olur."
SAVCIDAN DİLEKÇE
Eryılmaz'ın bu sözlerine yanıt davanın savcısı Hikmet Usta'dan geldi. Usta, iki sayfalık itiraz dilekçesinde "20 yıla yaklaşan meslek hayatımda şimdiye kadar mahkemelerce verilen pek çok kararı temyiz ettim. Hâkimler elbette verdikleri kararlarında bağımsızdırlar. Etki altında kalmadan karar vermeleri gerekir. Ancak basına yansıyan 'Örgüt var, delil yok' açıklamasına karşı biz 'Örgüt de var, delil de var hem de fazlasıyla var' demek istiyoruz" dedi.
HÂKİME ELEŞTİRİ
Usta, dilekçesine şöyle devam etti: "Türkiye'nin en önemli suikastlarından biri olan Dink suikastıyla ilgili beyan ettiğimiz esas hakkındaki mütalaalarımızda, müdahiller tarafından verilen mütalaalarda, sanıklardan Erhan Tuncel'in avukatı Erdoğan Soruklu'nun son savunmalarında ve dosya kapsamındaki pek çok delile göre örgüt yapısı ispat edildiği, anlatıldığı ve kabul edildiği halde ve hatta sanık Erhan Tuncel'in son savunmalarında örgüt iddiasını inkar bile edememesine ve yine bu konuda dosya kapsamında pek çok delilin ortaya konulmasına rağmen, mahkemece bunların hepsi göz ardı edilerek, örgüt yapısının olmadığı gerekçesiyle beraat kararı vermek suretiyle yasaya aykırı davranıldığı anlaşılmaktadır." Mahkemenin gerekçeli kararını yazmasının ardından, savcı Usta'nın da uzun gerekçeli kararını yazacağı belirtildi.
SİYASİLERDEN HâKİME TEPKİ: BÖYLE OLMAZ
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Hrant Dink davasında çıkan sonuç ve davaya bakan mahkeme Başkanı Rüstem Eryılmaz'ın, "Vicdanen ben de tatmin olmadım" sözlerini eleştirdi. Arınç, "Doğrusu bir mahkeme başkanı tarafından kullanılacak söz değildir. Çünkü hakimler hem delil durumuna hem de vicdani kanaatlerine göre karar verirler" dedi. Arınç "Türkiye'de ve dünyada hakimler, mahkemeler kararlarıyla konuşurlar. Verdikleri kararın arkasında dururlar" ifadesini kullandı. Heyetin sanık Coşkun İğci hakkındaki kararını unutmasını da eleştiren Arınç "Bu durumu nasıl izah ediyorsunuz?' diye soru sormak gerekirdi. Yoksa 'Vicdanen ben de tatmin olmadım' sözü bir mahkeme başkanına bir hakime yakışacak bir söz değildir" dedi. Arınç mahkemenin kararına ilişkin "Eğer bir insan, yönlendirilerek bu noktaya getirilmişse onu azmettirenlerin, bir proje dahilinde ona bu görevi verenlerin varlığını kabul etmek ve mümkünse onların hepsini birden yargılamak gerekirdi.. İşin yargı faslında asli ve fer-i failler varsa, azmettiriciler varsa bunların her birine ayrı ayrı ceza tertip etmeliydi" değerlendirmesini yaptı. TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Hrant Dink suikastı ile ilgili olarak, ''Türkiye'yi içeride de dışarıda da çok farklı bir konuma getiren, parça tesirli bir olay bu. Hem iç barış, hem de Türkiye'nin imajı açısından da çok olumsuz tesirleri oldu'' dedi. Çiçek Ölen insandır. Buna üzülmemek elde değildir, üzülmeyen insan değildir. Yargılama süreci devam ediyor ama bugün gazetelerde de çıktı bir sanığın unutulduğu yazıldı. Eğer bu tür şeyler de varsa temyiz incelemesi yapılacak. Bütün bunların hepsini orana değerlendireceklerdir'' diye konuştu.
BAHÇELİ ELEŞTİRDİ
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de, Dink davası hakiminin açıklamaları eleştirerek "Bir hakimin, 'tatmin olmadım' sözünün karar ve vicdanlarıyla konuşması gereken hukuk zihniyetine aykırılık teşkil ettiğini ve davanın seyrini gölgelediğini bilmek lazımdır" dedi. Bahçeli kamuoyundaki tepkilere ilişkin de "(Hepimiz Ermeniyiz) diyen güruhun, meseleyi kaşıyarak konuyu farklı mecralara çekmeye çalışması yeni bir kutuplaşmanın habercisidir" değerlendirmesinde bulundu. Bu arada CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Hrant Dink'in eşi Rakel Dink'i arayarak üzüntüsünü iletti.
GÜL: TÜRKİYE İÇİN BİR SINAV
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Dink davasına ilişkin, "Davanın bundan sonraki sürecinin en şeffaf, adil şekilde kanunlarımıza, yasalarımıza uygun olarak neticelenmesi bizim için önemli bir sınavdır" dedi. Gül gazetecilerin konu hakkındaki sorularına verdiği yanıtta şunları söyledi: "Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ni kabul etmiş ülkeyiz. Ama bu davanın çok ayrı bir özelliği var. Gayrimüslim bir vatandaşımızla ilgili bir dava olduğu için ayrı bir hassasiyet söz konusu. Bir yanlış kanaatların oluşmasına fırsat vermemek bizim görevimiz. O bakımdan bundan sonraki dava sürecinin en şeffaf şekilde, en adil şekilde kanunlarımıza, yasalarımıza en uygun bir şekilde neticelenmesi bizim için önemli bir sınavdır."
'HRANT'IN ARKADAŞLARI PROTESTO İÇİN SOKAKTAYDI
Hrant Dink için dün Meclis önünde de eylem yapıldı. Bazı sendikalar ve sivil toplum örgütlerinin katıldığı eylemde pankart açıldı ve Meclis otoparkının kapısına siyah çelenk bırakıldı. Göstericilere bazı CHP ve BDP'li milletvekilleri de destek verdi. Dink için akşam saatlerinde Kızılay Atatürk Bulvarı'nda da binlerce kişinin katıldığı bir yürüyüş düzenlendi. Mahkemenin verdiği Dink kararı İzmir, Antalya, Adana ve memleketi Malatya'da da protesto edildi. Düzenlenen yürüyüşlerde cinayetin arkasındaki gerçek odakların bulunması istendi.
AB: FIRSAT KAÇIRILDI
Türkiye -AB Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Helene Flautre, Dink davasındaki kararı "Derin devlete ışık tutma fırsatının kaçırılması" anlamına geldiğini belirtti. Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) basın özgürlüğü temsilcisi Dunja Mijatovi ise "Şiddete azmettirenlerin cezalandırılmaması, topluma bu tür suçlara göz yumulduğu yönünde tüyler ürpertici bir mesaj verilmesi anlamına gelir" dedi. ABD Dışişleri Bakanlığı da "Oavayı takip etmeye devam edeceğiz" açıklaması yaptı.