Davutoğlu: Akan kan hemen durmalı, yoksa...
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, kısa bir basın açıklaması yaparak Esad yönetimini bir kez daha uyardı:
OPERASYONLAR ARTTI: Üzerinde konuştuğumuz noktalarda Suriye iki gün içinde bazı adımlar atmıştır. Ancak daha sonra operasyonların durdurulması bir yana yaygınlaştırılması söz konusu olmuştur.
MAZUR GÖRÜLEMEZ: Sürecin sağlıklı işlemesi için her şeyden önce akan kanın durması lazım. Yaşananlar mazur görülemez.
SURİYE YÖNETİMİNE ÇAĞRI: Sivil halklara yönelik şehir merkezlerinde yoğunlaşan bu operasyonlar durdurulmalı, askeri mevcudiyet şehirlerden çekilmeli hayat normale dönmelidir. Operasyon durdurulmazsa konuşulacak bir şey kalmaz bu süreçte. Türkiye, haklı demokratik haklar çerçevesinde Suriye halkının yanında olmuştur. Bu talepleri barışçıl yollarla gündeme getirmelerini istiyorum." Öte yandan Davutoğlu dün Mısır ve Ürdün Dışişleri Bakanları ile telefonda görüştü,
"Anahtar Türkiye'de"
Suriye konusundaki "bölgesel güç oyununun anahtarı"nın Türkiye'nin elinde olduğu yorumları yapılıyor. Time dergisince yayımlanan analizde Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın, çağrılara uymayı reddetmesinin, Türkiye'yi Batılı güçler ve Suudi Arabistan'a yakınlaştırdığı savunurken "ABD ve Suudiler arasında Suriye krizine herhangi bir uluslararası yanıtın şekillendirilmesinde liderliği Türkiye'nin üstlenmesi yönünde zimnı bir mutabakatın olduğu" görüşlerini aktardı. Time dergisi, internet sitesinde Türkiye ile ilgili "Türkiye, Neden Suriye İle İlgili Bölgesel Güç Oyununun Anahtarını Elinde Tutuyor?" başlığını taşıyan geniş bir analize yer verdi. Yazar Tony Karon imzalı analizde "Suriye'nin kaderinin, kendi halkından çok komşu ve daha uzağındaki başkentlerin güç koridorlarına bağlı olabileceği" yorumu yapıldı. Suriye'de muhaliflere yönelik askeri güç artırılırken Türk liderlerin daha sert eleştiriler yaptıklarını ve Esad'ı uyardıklarını vurgulayan Karon, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun da, Şam'a baskılar sürerse Esad'ın "uluslararası askeri müdahale halinde Türkiye'nin dostluğuna güvenemeyeceği"ni bildirdiğini öne sürdü. Analizde Suriye sorununun bu aşamasında "gerçekten bağımsız, tartışılmaz güçlü komşu, NATO'nun ikinci büyük ordusuna sahip Türkiye'nin desteği, çeşitli bölgesel paydaşlar arasındaki oyunda kilit siyasi ödül olabilir" savları dile getirildi. Analizde şöyle devam edildi: "Ve Esad'ın (Türkiye'nin) şiddete son vermesi ve siyasi reform yapması çağrılarına uymayı reddetmesi Türkiye'yi bu konuda Batılı güçler ve Suudi Arabistan'a yakınlaştırıyor. Türkiye, Suriye'nin, Irak çizgisindeki bir mezhepçi bataklığa dönüştürülmesinden korkuyor ama BM'de Rusya, Çin, Brezilya, Hindistan ve Güney Afrika dahil BRIC müttefiklerinin çizgisini izlemiyor." New York Times da yer alan haberde ise "Diplomatlar, Türk yetkililerin, en azından Batılı müttefiklerin zımni onayıyla, Sayın Esad'ın hükümetine niteliği tam belli olmamakla birlikte anlamlı değişiklikler yapacağı iki haftalık bir süre öngördüklerini söylediler" denildi.
'Türk sabrının tükenmesi sürpriz değil'
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Victoria Nuland, Türkiye'nin Suriye ile ilgili açıklamalarına ilişkin, "Türk sabrının giderek tükeniyor olması bizim için sürpriz değil" dedi. Nuland, günlük basın toplantısında, Türkiye'nin bir hafta önce Bakan Davutoğlu'nu Suriye'ye gönderirken Esad'ın, güçlü ilişkilerinin olduğu komşusunu dinleyeceğine inandığını belirtti. Ancak dökülen kanın arttığını vurgulayan sözcü, "ABD'nin amacının, Suriye'ye yönelik fonların kesilmesini sağlayacak küresel çapta yaptırım" olduğunu kaydetti. AA