İstanbul
13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde iki gün boyunca ifade veren "Efe" kod adlı gizli tanık, Erzincan'da cumhuriyet savcısı olarak görev yaparken, Başsavcı İlhan Cihaner'in planlarına uymayınca başına gelmeyenin kalmadığını öne sürdü. "İrticayla Mücadele Eylem Planı" davasında tutuklu yargılanan babası Dursun Çiçek'in avukatlığını yapan İrem Çiçek, "Bu zamana kadar tehdit almamışsa bundan sonra da bir şey olmaz" diyerek gizli tanığın mahkemede açık kimliğiyle ifade vermesini istedi. "Gizli Tanık Efe" ise, Cihaner'in dediklerini yapmadığı için başına birçok şey geldiğini savundu. Güneydoğu'nun bir ilçesine sürüldüğünü ve burada hakim arkadaşıyla birlikte zehirlendiğini anlatan gizli tanık, arabasıyla düştüğü pusudan da son anda kurtulduğunu belirtti. Hayati tehlikesi olduğunu anlatan gizli tanık, "Daha önce önüm kesildi, arabam kurşunlandı. Mahkemelere yansıyan davalar var. Çalıştığım bölgedeki korucubaşı ve korucuların beni öldürmek istemesiyle ilgili bir dava vardı. Mahkumiyet aldılar. Mahkumiyet giyen kişi o bölgede çalışan yüzbaşı. Suikasti yapan kalp krizinden öldü. Yüzbaşı da bunu biliyordu, bununla ilgili yargılandı ve Erzincan Ağır Ceza Mahkemesi'nde geçen ay mahkumiyet giydi" diye konuştu. Orduevinde çalışan bazı kişilerle ilgili sıkıntı olduğu için seminere İstanbul ve Ankara'dan gelen rütbeli subayların Erzincan'daki otellere dağıtıldığını anlatan gizli tanık, Dursun Çiçek'in Erzincan Konak Mazlum Oteli'nde kaydı olduğunu ancak bunu kendisinin reddettiğini söyledi. Gizli tanığın ifadesinde şu sözler yer aldı:
BAŞKA ŞAHSIN BİLGİLERİ
"1977 doğumlu başka bir Dursun Çiçek'in kaydı varmış. Benim söylediğim tarihte Dursun Çiçek oradaydı. Kaydı da var ama içerik farklı. Dursun Çiçek adı altında yer ayırtılıyor. Gelince de kayıt için Çiçek'ten kimlik bilgisini istiyor. Ancak onları götüren Şenol komutan kayda alınmamasını istiyor. Otel defterinde yazan Dursun Çiçek ismini silmek şüphe uyandıracağı için İlhan Cihaner nüfustan güvendiği birini arayıp Dursun Çiçek isminde kim varsa; Erzincan'da onların kimlik bilgilerini istedi ve başka bir Dursun Çiçek'in kimlik bilgilerini daha sonra getirip orada kullandılar."