Başbakan Tayyip Erdoğan, dün partisinin grup toplantısında, 29 Ekim Cuma günü kutlanacak Cumhuriyet'in 87. yıldönümünü değerlendirirken, "Cumhuriyet asla ve asla belli bir zümrenin, belli bir kitlenin, belli bir grubun rejimi değil, bu milletin rejimidir. Sahibi de bu aziz millettir" dedi. "Pompalanan korkuların ne kadar boş olduğunu milletçe hep beraber gördük. Bu Cumhuriyet, çıtkırıldım bir cumhuriyet değildir" diye konuşan Erdoğan'ın mesajları şöyle oldu:
KORKU CUMHURİYETİ
Cumhuriyetin kuruluşundan nice zaman sonra ortaya çıkan, tarihine ve coğrafyasına yabancılaşmış zümrenin tamamen aksine Cumhuriyet, sözde elitler tarafından, yani seçkinlikleri kendilerinden menkul belli bir zümre tarafından değil bizzat bu millet tarafından, bu milletin tüm unsurları tarafından kurulmuştur. Dolayısıyla, Cumhuriyet asla ve asla belli bir zümrenin, belli bir kitlenin, belli bir grubun rejimi değil, bu milletin rejimidir.
Cumhuriyeti zayıf bir varlık olarak görüp, kendisine durumdan vazife çıkarıp, demokrasiye müdahale edenler, tarihimiz boyunca her zaman Cumhuriyetimize en büyük zararı verenler oldular.
Cumhuriyeti korumak adına aslında onlar bir korku cumhuriyeti oluşturdular. Tehlikede olan Cumhuriyet rejimi değil bu korkulardan nemalanan çevrelerin imtiyazları oldu.
Bu ülkenin bürokratı, hakimi, savcısı, askeri, polisi ne kadar bu Cumhuriyetin sahibi ise bu ülkenin işçisi, köylüsü, esnafı, sanatkarı, sokaktaki vatandaşı da en az o kadar sahibidir ve sevdalısıdır. Hiç kimse şahsi veya zümrevi hırslarını, beklentilerini, makam ve ikbal heveslerini bu milletin bekasının üzerine koyamaz. Cumhura rağmen cumhuriyetçilik yapılamaz.
Hiç kimse cumhuriyet üzerinde kendince vesayet kuramaz. Hukuk dışı operasyonlara girişemez. Biz bir kabile devleti değiliz. Biz, binlerce yıl içinde oluşmuş bir devlet geleneğini tebarüz etmiş, anayasası, yasası, kuralları, gelenekleri olan bir ülkeyiz. Bir devletiz ve bir milletiz.
Şimdi soruyorum; lütfen herkes elini vicdanına koysun ve bu soruyu öyle yanıtlasın; Cumhuriyetimiz, bugün 8 yıl öncesine göre daha mı zayıftır, yoksa tam tersine daha mı güçlüdür? Yasakları kaldırdık, reformları yaptık, pompalanan korkuların ne kadar boş olduğunu milletçe hep beraber gördük. Bu Cumhuriyet, çıtkırıldım bir Cumhuriyet değildir. Bu Cumhuriyet, kökü mazide olan bir atidir. Bu Cumhuriyet kökü derinlerde olan, büyük ve güçlü bir milletin kurduğu ve yaşattığı bir Cumhuriyet'tir. Statükoyu muhafaza etmek, değişime direnmek, yasakta ısrar etmek, Cumhuriyetimize yapılabilecek en büyük haksızlıktır.
Özgürlükler konusunda MHP'nin de güven vermediğini gördük. 2008'de 411 oyla kabul edilen değişikliğin iptali karşısında MHP gereken tavrı gösterememiştir. MHP, referandumda da vargücüyle değişimin karşısında durmuş 2008'deki kararını iptal etmiştir. MHP bir kez daha statükonun yanında yer almış, ülkücü camiayı ve kamuoyunu hayal kırıklığına uğratmıştır.
ANKARA