Yakın tarihin en gizemli ve tartışılan dosyalarından Özdemir Sabancı suikastı 14 yıl sonra yeniden açıldı. Dosyayı tozlu raflardan indiren olay ise DHKPC örgütünün Belçika'da ele geçirilen gizli arşivindeki belgeler ile Fehriye Erdal'ın, o dönem hayatta olan DHKP-C lideri Dursun Karataş'a verilmek üzere kaleme aldığı beş sayfalık mektup... Büyük bir gizlilik içinde yürütülen soruşturmadan Sabancı ailesi ve avukatlarının bile haberi yok. Ocak 1996'da Sabancı Holding Yönetim Kurulu üyesi Özdemir Sabancı, ToyotaSA Genel Müdürü Haluk Görgün ile sekreter Nilgün Hasefe'nin katledildiği saldırı, Belçika'da ele geçirilen belgeler üzerine Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Bilal Bayraktar tarafından soruşturulmaya başlandı. "DHKP-C'nin hafızası" denilen arşivdeki en önemli belge ise cinayetin tetikçileri Mustafa Duyar ile İsmail Akkol'a yardım eden Fehriye Erdal'ın, itiraflarda bulunduğu beş sayfalık mektup... Yapılan kriminal inceleme sonucunda mektubun Erdal tarafından kaleme alındığı da kesinleşti.
KENDİ ROLÜNÜ İTİRAF ETTİ
Fehriye Erdal'ın, örgütün geçen yıl ölen lideri Dursun Karataş'a verilmek üzere Sabancı cinayetinden hemen sonra hazırladığı "suikast raporu" niteliğindeki mektupta Belçika mahkemelerindeki duruşmalarda savunduğunun aksine cinayete katıldığını itiraf ettiği öğrenildi. Sır gibi saklanan mektupta Erdal'ın suikast öncesi aylarca nasıl istihbarat yaptığı ve Mustafa Duyar ile İsmail Akkol'u nasıl içeri aldığı gibi detaylar da yer alıyor. Erdal, suikasttan sonra nasıl kaçtıklarını, nerelerde kaldıklarını ve eyleme kimlerin yardım ettiğini de mektupta açıkladı. Mektuptaki bilgilerden yola çıkarak Sabancı suikastını soruşturmak üzere yedi kişilik bir özel ekip kuruldu. İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde görevli emniyet amiri S.B.'nin başında bulunduğu ekip öncelikle dosyayı baştan sona inceledi. Savcı Bilal Bayraktar ve ekibi, geçtiğimiz günlerde Sabancı Center'a giderek olay yerinde incelemelerde bulundu. 14 yıl sonra Özdemir Sabancı, Haluk Görgün ve Nilgün Hasefe'nin öldürüldüğü odaya da girdiler. Suikastın zanlıları Mustafa Duyar ile İsmail Akkol'un cinayet günü Sabancı Center'a girdiği gibi binaya girerek kamera kayıtlarını incelediler ve giriş-çıkış zamanlarını yeniden hesapladılar.
BELÇİKALI SAVCIYI ŞAŞIRTTI
Belçikalı savcı Anne Fransen, Türkiye geldiğinde Savcı Bilal Bayraktar tarafından önüne konulan beş sayfalık mektubu okuyunca, ilk tepkisi şaşkınlık içinde "Bu mektubu nereden buldunuz?" demek oldu. Bayraktar, Belçika'da uzun süre mahkûm edilmeyen Erdal'ın suçluluğunu gözler önüne seren mektubun, Belçikalı yetkililerden alınan örgüte ait belgeler arasında bulunduğunu söyleyince Fransen'in şaşkınlığı bir kat daha arttı ve son bilgilerden yola çıkarak Belçika'da soruşturma başlattı. Savcı Bilal Bayraktar, 1980'li ve 90'lı yıllardaki suikastların aydınlatılmasında yararlı olacağı düşüncesiyle arşivdeki bazı belgeleri Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz'e de verdi.
ÖRGÜTÜN HAFIZASI GİBİ...
DHKP-C, Dev-Sol'un mirasını üstlenmiş, geçtiğimiz yıl terörist Orhan Yılmazkaya'nın öldürülmesiyle gündeme gelen Devrimci Karargâh adlı örgüt de Dursun Karataş'ın ölümünden sonra "DHKP-C'nin mirasçısı" olma iddiasıyla ortaya çıkmıştı. DHKP-C'nin gizli arşivindeki belgelerde eski başbakanlardan Nihat Erim, MİT eski Müsteşarı Adnan Ersöz, MİT eski Müsteşar Yardımcısı Hiram Abas, emekli Orgeneral Hulusi Sayın, emekli Korgeneral İsmail Selen, Adana Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Temel Cingöz ve Tekel Bakanı Gün Sazak cinayetleriyle ilgili bilgilerin de yer aldığı belirtiliyor.