Onu ilk olarak Tarkan'ın menajeri olarak tanıdık. Ardından albümler ve konserler geldi. Şu sıralar 'Yedigün Yıldızları' projesinin yüzü; Samsun, Ankara, Adana, İstanbul ve İzmir'de finale kalan vokalist adaylarını dinliyor. Yakışıklı şarkıcı Murat Boz; müzik yaşamını, kız arkadaşıyla ilişkisini, formunu nasıl koruduğunu Cosmopolitan dergisine anlattı.
* MURAT BOZ FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYIN!
EĞİTİMİM SÜRÜYOR
Klasik bir soru olacak ama müzikle nasıl tanıştınız?
1980'de Karadeniz Ereğlisi'nde doğdum. Müzikle tanışmam, annemin beni müzik yarışmalarına yönlendirmesiyle oldu. Akabinde müzik öğretmenim ve annem beni güzel sanatlar lisesi müzik bölümüne hazırlamaya karar verdiler. 1995'te İstanbul Güzel Sanatlar Anadolu Lisesi'nin yetenek sınavlarına girdim ve kazandım. Dört yıl yatılı okudum. Piyano ana enstrümanımdı, keman da bir diğeriydi. Daha sonra Bilgi Üniversitesi caz vokal bölümüne girdim burslu olarak. Şu anda İstanbul Teknik Üniversitesi'nde Türk Sanat Müziği üzerine olan temel bilimler bölümünde okuyorum.
İLK VOKALİSTLİK
Vokalistlik yaşamınız nasıl başladı peki?
Öncelikle ben vokalistliği hiçbir zaman solistliğe giden yolda bir basamak olarak görmedim. Bu benim için tek başına büyük bir önemi olan, keyifli bir işti. Bu nedenle saygı duyarak emek harcadığım bir alandı. Raphsody diye bir grubumuz vardı ve yine şarkı söylüyordum. 2000'li yılların başında bu işten para kazanmaya ve yavaş yavaş insanların dikkatini çekmeye başladım. İlk olarak Emel Müftüoğlu'nun vokalistliğini yaptım. Ardından birçok ünlü sanatçıyla çalışma fırsatım oldu.
Dönem dönem mi çalışıyordunuz?
Hayır aynı anda birkaç sanatçıyla da çalışıyordum. Genellikle sadece stüdyo kayıtlarında vokal yapıyordum. Ama konserlerinde eşlik ettiğim sanatçılar da oldu tabii...
EN ÇOK TARKAN'LA
Sizi Tarkan'ın vokalisti olarak tanıdık. Bunun nedeni en çok onunla çalışmış olmanız mı?
Evet, altı yıl çalıştık. Bu süreçte başka insanlarla da çalıştığım oldu ama devamlılık açısından en çok Tarkan'la çalıştım. Adımın daha çok onunla anılmasının bir diğer sebebi de Türkiye'nin en önemli isimlerinden biri olması...
Kendi kanatlarınızla uçmanız nasıl gerçekleşti?
Aslında başta böyle bir niyetim yoktu. Tarkan bana böyle bir öneriyle geldiğinde, düşünmeye karar verdim. Bir noktadan sonra sesinizin güzel olduğunu düşünüyorsunuz ve insanlarla bir şeyler paylaşmak istiyorsunuz. Seyirciyle iletişim kurmak çok özel bir şey. Tabii karar verdikten sonra hemen çıkmadı albüm. Ozan Çolakoğlu'yla 4-5 yıl çalıştık. Tarkan, Ümit Sayın gibi sanatçıların şarkıları vardı. Hem bu yüzden hem de kariyerimin başlangıcı olması açısından önemli bir albümdü benim için.
Sizi en çok kimler dinliyor, kimler seviyor?
İlk çıktığım zamanlarda daha genç bir dinleyici kitlem vardı sanırım. Ama şu anda üniversite öğrencilerinden kırk yaşlarındaki insanlara kadar uzanan geniş bir dinleyici kitlem olduğunu düşünüyorum.
Çalışma temponuz nasıl?
Yazın çok fazla boş günümüz yok. Konserler, imza günleri, fotoğraf, reklam çekimleri ve röportajlar oluyor. Tabii bu tempo hep böyle devam etmiyor. Bir süre sonra kendinize zaman ayırabilmeye başlayabiliyorsunuz. O dönemlerde bireysel gelişim kitapları okurum, spora ağırlık veririm.
Dışarı çıkmayı sevmiyor musunuz?
Gündüz çıkmayı severim ama gece hayatım yok. Kalabalık beni yoruyor. Bebek'te kahvaltı yapmak, Boğaz'ı görmek veya ormanda yürüyüş yapmak beni çok mutlu eder.