Yabancı şarkıları Türk melodilerle birleştiren ve büyük beğeni toplayan Dolapdere Bing Gang'in üçüncü albümü çıktı. Albümde Hüsnü Şenlendirici'den Boy George'a kadar herkes var!
HÜSNÜ ŞENLENDİRİCİ FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYINIZ
Dolapdere Big Gang, Batılı şarkıları bizim enstrümanlarımızla çok eğlenceli bir tarzda yorumluyor. Bu projenin çıkış noktası neydi?
Türkiye, konumu itibariyle birçok kültürü içinde barındıran ve bu kültürlerden etkilenmiş bir ülke. Müzikte de bu etkileşimin izlerini görüyoruz. Bugüne kadar müziğimiz; hep yabancı müzik piyasasına, onların bakış açısına, ritmlerine uyarlanmaya çalışıldı. Biz ise tam tersini yapıyoruz. Kendi değerlerimizden ödün vermeden, kendimiz gibi kalmaya çalışıyoruz.
Dolapdere Big Gang projesinin bu kadar başarılı olmasının sizce sebebi nedir?
Ticari kaygımız olmadan sadece müzik yapmaya çalışıyor olmamızın yanı sıra, yaptığımız işe çok fazla saygı duyup, gerçekten tüm gereksinimlerini yerine getiriyor olmamız bizim başarımızı esas kılan kriterler. Bunun yanı sıra Dolapdere Big Gang'in yaş ortalaması 24 ve bu enerjinin bize olumlu anlamda geri döndüğüne inanıyoruz.
HÜSNÜ ABİ BİZİ HEP DESTEKLEDİ
Yeni albümünüz 'Art-ist'in hazırlık aşaması nasıl geçti? İçeriği nasıl belirlediniz?
Yaklaşık dört ay süren albüm çalışmalarımızın altındaki fizibiliteyi ve yoğunluğu anlatmak gerçekten çok güç. Öncelikle 'Local Strangers' ve 'Just Feel' albümlerimizin dışında playlist çok farklı şekilde oluşturuldu. Her yapılan albümün, sosyal ve müzisyen kişiliğimize kattığı değer paha biçilemez nitelikler taşıyor.
Son albümünüzde; Candy Rock Band ve Boy George gibi dünyaca ünlü isimlerle düet yaptınız. Ortaklıklar nasıl gerçekleşti?
Londra'da yaşayan Max Mehmet adlı dostumuzun aracılığı ile bize ulaşan Boy George, bizimle beraber bir şarkı yapmak istediğini belirtmiş. 80'leri sallayan 'Karma Chameleon' adlı şarkısını düzenleyip, onun müzik yönetmeni John Themis'e gönderdik. Ardından şarkıyı Londra'da seslendirip bize geri gönderdi. Benzer şekilde gerçekleşen Candy Rock Band ile 'Are You Gonna Go Away', 'We'll Rock You& I Love Rock'n Roll' ve 'Naughty Girl'ü yaptık. Muhteşem vokal partisyonlarının yanı sıra süper enerjileri ile 'Art-ist'e çok şey kattılar.
Hüsnü Şenlendirici ile de düet yaptınız...
Hüsnü Şenlendirici'nin üzerine söylenebilecek çok az şey var bizce. Çocukluğumuzdan beri bizi desteklemeyi hiç bırakmayan abimiz, ilk albümde olduğu gibi üçüncü albümümüzdeki 'Shape of My Heart' şarkısında da bizi onurlandırdı.
Çoğu grup, kariyerlerini ilk albüm sonrasında sürdüremezken siz sekiz erkek, grubunuzu bu kadar yaşatmayı nasıl başardınız?
Birbirimizin huylarını, neye kızıp neye darılacağımızı, her şeyi çok iyi biliyoruz. Yaşlarımız genç olmasına rağmen amatör ruhlu profesyonelliğimizin yanı sıra çocukluktan gelen samimi duygularımız sayesinde ilişkilerimiz çok kuvvetli. Demokrat bir yapıya sahip olduğumuzdan da herkesin her şey üzerinde fikri olabilir. Doğruysa o fikir kabul edilir. Grupta kadın olmaması durumu, hem bizim hem de bizi seven ve dinleyenler için sorun teşkil etmiyor. Ama yeni bir proje için bir kadın vokalist almayı da düşünmüyor değiliz.
YENİ BİR BESTE YOK
Yabancı şarkıların teliflerini alma aşamasında zorluk çektiniz mi? Parçaların orijinallerini seslendirenler, sizin yorumunuzu duyduklarında şaşkınlık yaşıyorlar mı?
İkinci albüme koyduğumuz 'Big In Japan'i ilk albümden önce demo gibi hazırlayıp Türkiye'deki edisyon firmalarına gönderdik. Sonra yorumladığımız bu şarkıların Türkiye'deki haklarını koruyan edisyon firmaları kolaylıkla şarkıları bize verdi. İkinci albümle beraber, playlist oluşturabilmemiz için bize yardım CD'leri bile gönderdiler.
Bir sonraki projenizde yine bilindik şarkıları mı yorumlayacaksınız? Yeni bestelerden oluşan bir albüm projeniz var mı?
İkinci albümde Gökay Süngü ve Aykut Sütoğlu'nun bestelediği, Emir Yeşil'in de sözlerini yazdığı 'Oh Life' şarkısı yeniydi. Üçüncü albüme de bir tane koyacaktık ama koymadık. Beste yapmada sorun yok, gruptaki herkes bu konuda çok yaratıcı beyne sahip. Projemizin niteliği yabancı şarkıları alaturka yorumlamak ama önümüzdeki zamanlarda sadece yeni bestelerin olduğu değişik bir başka proje yapmayı da düşünüyoruz.
Çok fazla ülkede, çok fazla etkinlikte sahne aldınız? İlginç olaylar yaşadınız mı?
Evet, Dolapdere Big Gang olarak Avustralya'dan Güney Afrika'ya, neredeyse tüm Avrupa'dan Orta Doğu'ya kadar çok fazla ülkede sahne aldık. Oralarda yaşadığımız hikayelerin tamamını anlatmak günler alır. Ama gittiğimiz her konserde ya ana grup ya da tek sanatçı olarak sahneye çıktık. Buralarda müziğimizle aldığımız geri dönüşlerin yanı sıra gittiğimiz her yerin havası, suyu, insanları, her şeyi bize hem müzikal hem sosyal anlamda çok fazla şey katıyor.