Moda tasarımında yıllardır çizgilerinden ödün vermeyen Ezra-Tuba Çetin, 5 Aralık'ta yeni hautecouture koleksiyonlarını tanıtmaya hazırlanıyor. Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'ndaki 'Fashionist' isimli özel etkinlikle 40 parçalık koleksiyonlarını tanıtacak olan Çetin kardeşlerle, defileleri ve yeni projeleri üzerine konuştuk:
'Dalgalar' ismini verdiğimiz defilemiz için duvarda okuduğumuz bir dizeden ilham aldık. Dizelerde, denizlerden gelen bir medeniyetin göç etmesi anlatılıyordu.
DEFİLEDE 40 PARÇA VAR
Defilenin konsepti üzerinde çalışmalarımızı tamamlamamız yaklaşık iki haftamızı aldı. Koleksiyonun kumaşlarının hazırlanması bir ay sürdü.
Defilede 40 parça tanıtacağız. Her bir parçayı farklı bir mankenle tanıtmayı planlıyoruz.
Farklı kumaşları birbirleri ile birleştirdik. Koleksiyonumuz için özel desenler ve kumaşlar hazırladık. Swarovski taşlar ile yapılan desenler, Swaroski taşlardan işlenen kumaşlar kullanıyoruz. Aplikeler ve nakışlar hazırladık.
ÖNALLAR İYİ GİYİNİYOR
Teşvikiye'deki butiğimizde, haute-couture hizmetin yanı sıra hazır giyim koleksiyonlarımızı da satışa sunduk.
Ailemiz tekstil işinden geliyor. İkişer üniversite bitirip yurt içi ve yurt dışı markalarda çalışıp iyice piştikten sonra kendi markamızı yarattık.
Dünyada ve ülkemizde popüler kültürün yarattığı kısa vadeli moda oluşumları belli bir süre için rağbet görür. Elbette tasarım ve moda bir eğitim altyapı ve geçmişten gelen ciddi sektörel bir bilgi ister.
Hüseyin Çağlayan, Hakan Yıldırım ya da Dice Kayek gibi önemli tasarımcılar sabah kalkıp 'Bugün blog yazmaktan/evde dolma sarmaktan sıkıldım' diye bu işe adım atmıyor. Müşteriler de bu farkı bizce görüyor.
Türkiye'de Özlem ve Özben Önal, Şirin Yalçın ve Yonca Ebuziya en iyi giyinen kadınlar arasında yer alıyor.