Meclis Darbe Araştırma Komisyonu, 2001 krizi sırasında Kemal Derviş'in "Bu yasa çıkmazsa istifa ederim" diyerek savunduğu kamuoyunda bankaları kurtarma yasası olarak bilinen kanunla Oyakbank ve Dışbank'a kıyak geçildiğini iddia etti. 28 Şubat darbesi raporunda 2001 krizine geniş yer ayıran komisyon, Derviş'in göreve geldiği dönemde "15 günde 15 yasa" sloganıyla gündeme gelen, üretici sektörün bankalara borçlarını yeniden yapılandırmayı öngören 'İstanbul Yaklaşımı' yasa tasarısına önergeyle eklenen banka kurtarma maddelerini masaya yatırdı. Komisyon, sermayesi yetersiz bankalara kaynak aktarılarak kurtarılmasını öngören yasal düzenlemedeki aktif büyüklük sınırının bazı gruplar lehine özellikle düşük tutulduğu imasında bulundu.
İKİ BANKA DA BATARDI
Raporda, "Bankaları kurtarma operasyonu gündeme geldiğinde TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda ancak sektör içi aktif büyüklükteki payı yüzde 1'in üzerindeki bankaların bu kapsama alınacağı kararı çıktı. Kurtarma limiti yüzde 1 değil de 1.5 olarak saptansaydı biri Türkiye'nin en büyük medya kuruluşunun, öbürü en büyük sınaî askerî grubunun olan iki banka dışarıda kalacaktı" ifadesine yer verildi.
OYAK'IN BATIĞI YÜZDE 12.7'YDİ
Raporda Mart 2001'de özel sermayeli ticari bankalar grubunda batık kredi oranının yüzde 3.9 olduğu ancak bu oranın Oyak Bank'ta 12.7'yi bulduğuna vurgu yapılarak, "Ortalama aktif kârlılığında da Oyak Bank yüzde -5.3 ile 1.2 olan sektör ortalamasının altındaydı. Bunlar bankanın keyfî bir kriter belirlemesi sonrasında kurtarma çizgisinin üzerinde kaldığını göstermektedir" denildi.
İstanbul Yaklaşımı'na yama oldu
2001'de 'İstanbul Yaklaşımı' yasa tasarısı TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda eklenen önergeyle banka kurtarma yasasına dönüşmüştü. Uygulamadan aktif büyüklüğü yüzde 1'in üzerinde olan aralarında o dönemde sermaye yeterlilik rasyoları zayıf olan Garanti, Finansbank, İmar Bankası'nın da olduğu 11 özel banka yararlanmıştı.
Aktif büyüklük sınırı tartışılmıştı
Banka kurtarma yasasında yüzde 1'lik aktif büyüklük kriteri o dönemde tartışma konusu olmuştu. Dönemin BDDK Başkanı Engin Akçakoca önce yüzde 2-3 olarak konuşulan aktif büyüklük sınırının neden daha sonra yüzde 1'e indirildiğine ilişkin sorulara "Ben yüzde 3 veya 2 demedim. Bu işin bir ölçeği olması gerekir. Yüzde 1, Ekvator Çizgisi gibi" yanıtını vermişti.
Koalisyon hükümeti karışmıştı
Yasal düzenlemenin gündeme geldiği dönemde DSPMHP- ANAP koalisyonda da tartışma çıkmıştı. MHP'nin bazı kurmayları Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli'ye, "bankalara katmerli hediye verilmesin" raporu sunmuştu. ANAP'ta ise, "Japonya bile bu yolla banka kurtaramadı" uyarısı yapılmıştı.