Mali krizin ardından gelişmiş ülkeler büyük altyapı yatırımlarını durdurmak zorunda kaldı. Ve 2008 krizinin ardından uygulanan kemer sıkma politikaları nedeniyle, AB, 2020'ye kadar altyapı projelerine pek fazla ödenek ayıramayacak. Yine Amerikan Mühendisler Birliği raporlarında, ABD bütçesinden, yarının büyük altyapı projelerine çok az ödenek ayrıldığı şikâyetlerine yer veriliyor. Dolayısıyla zengin ülkelerde altyapı projeleri durdurulurken, gelişmekte olan ülkelerde büyük altyapı projeleri adeta dünya ekonomisine canlılık getiriyor.
Bu kısa açıklamanın ardından gelelim dünyanın en çarpıcı ilk üç büyük altyapı projesine... Bu projelerden birincisi, Panama kanalı genişletme projesi olarak biliniyor. 1914'te açılan 77.1 kilometre uzunluğundaki kanalın derinliği 26 metreden 41.2 metreye, genişliği 33.5 metreden 320 metreye yükseltiliyor. Böylece, Pasifik-Atlas okyanuslarından büyük konteynır gemilerinin geçişine kanal uygun hale getiriliyor. Projenin maliyeti 5.25 milyar dolar tutuyor. Genişletme projesine 2006'da başlandı ve 2015'te açılışı yapılacak.
Gelelim dünyanın en çarpıcı ikinci altyapı projesine... Bu proje Türkiye'de Marmaray olarak hayata geçiyor. Projenin 13.5 kilometresi İstanbul Boğazı geçişi olmak üzere toplam 76.3 kilometrelik bir yüksek kaliteli demiryolu geçişi olarak yapılıyor. Asya-Avrupa'yı birleştiren küresel bir proje olarak Marmaray maliyeti 5 milyar doları buluyor. Marmaray'ın açılışı 29 Ekim 2013'te yapılacak. Proje hizmete açıldığında dünyanın en derin deniz altı batırma tüp geçidi projesi olarak tarihe geçecek. Bu projeyle İstanbul'da demiryolu yolcu taşımacılığı oranı toplam yolcu ulaştırmasında yüzde 3.6'dan yüzde 27.7'ye yükselecek.
Gelelim dünyanın üçüncü en çarpıcı altyapı projesine... Bu proje yine Türkiye'de İstanbul yeni havaalanı projesi olarak biliniyor. Daha önce 130 milyon yıllık yolcu kapasiteli olarak açıklanan Pekin havalimanının yapımına 2014'te başlanacak 2017'de hizmete açılacak. İstanbul havalimanı ise 150 milyon yıllık yolcu kapasitesiyle planlandığı gibi tamamlanırsa 2018'de hizmete açılacak. Ve kapasitesi Pekin havalimanının üstünde bir proje olacak.
Gelelim diğer çarpıcı iki projeye... Bu projelerden ilki Nikaragua'da planlanan Pasifik-Atlas okyanusu geçişini sağlayacak yeni geçit oluyor. Bu deniz geçidinin kapasitesi Panama kanalından büyük olacak, uzunluğu yüz kilometreyi geçecek ve maliyeti 40 milyar doları bulacak. Yine Türkiye'de yapılacak olan Kanal İstanbul projesi 50 kilometre uzunluğuyla Karadeniz ve Marmara denizini birbirine bağlayacak. Bu projenin maliyetinin 10 milyar doları aşacağı düşünülüyor. Anlayacağınız dünyada en çarpıcı üç altyapı projesinden ikisinin Türkiye'de olması tesadüf değil. Çünkü Türkiye artık dünyanın başlıca ulaştırma merkezlerinden oluyor.
Demek ki Türkiye'nin ekonomik geleceği iyi. Maalesef kriz bekleyenlere yine iyi haber yok.