Birinci sayfayı hazırlayan arkadaşlar, Recep Tayyip Erdoğan'a kıyamamışlar dün.. "Siyasete gol" diye başlık atmışlar..
Yanlış.. Golü yiyen siyaset değil, doğrudan Recep Tayyip Erdoğan..
"İktidar olmak için seçim kazanmak yetmiyor. Hatta kadrolara adamlarını yerleştirmek de yetmiyor. Sivil toplum örgütlerine de hakim olmalıyız" diyen ve teşkilatına "Önce spor kurum ve kulüplerini ele geçirin" diye talimat veren Erdoğan..
Bu talimat üzerinedir ki, kulüpler birer birer AKP'lilerin eline düşmeye başladı.. En son Trabzon operasyonu nihayet medyada az da olsa yankı bulabildi de, dikkatli gözler oynanan oyunu fark etmeye başladılar.
Futbol Federasyonu seçimleri ise, takkenin iyice düşüp, kelin görünmesiydi.
Başbakan Erdoğan, Haluk Ulusoy'un yolunu kesmek için bizzat uğraştı. Başbakan'ın en yakın aile dostu, Ramsey'den Hasan Doğan ve Atasay Kuyumculuk'tan Cihan Kamer, seçim gününün sabahına kadar kulis yaptılar..
Başbakan bizzat devreye girdi. "Tüm hakem hataları Fener lehine" diyerek nefretini kazanan Hasan Doğan'ı yıkmak için Ankara'ya giden Aziz Yıldırım, Başbakan'dan gelen bir telefon üzerine Hasan Doğan listesine oy vermek zorunda kaldı. "Fenerbahçe benim" diyecek kadar dik kafalı başkan nasıl yola gelmişti peki?.. Bu yola gelişte, kazanılan büyük servetin arkasında devlet ihalelerinin oluşu da var mıydı, mesela, bilmem.. Ama o öfkeli, o dehşetli o Hallac-ı Mansur tavırlı Yıldırım kuzuya döndü ve Doğan'a verdi oyunu ve bu oy, yenilgiyi onun da paylaşmasından öte işe yaramadı.
Başbakan'ın tüm gayretlerine rağmen, Haluk Ulusoy sandıktan çıkmayı başardı.
Recep Tayyip Bey bu hezimeti hazmeder mi?.. Bu hezimetten sorumlu gördüğü Spor Bakanı M. Ali Şahin'i azleder mi?.. Yeni bir spor bakanı ile, Haluk Ulusoy'un üzerine daha da dehşetengiz gider mi, bilmem..
Bildiğim.. Bundan sonra ne yaparsa yapsın, bu hezimeti silemez..
Seçimi kazandığından bu yana, içerde, dışarda, ulusal, uluslararası en büyük yenilgisi, en büyük bozgunu, en büyük hezimetidir bu Recep Tayyip Erdoğan'ın..
..ve bir tek Haluk Ulusoy, tek başına, Recep Tayyip Erdoğan'ın da seçim yenilgisine uğrayabileceğini kanıtlamıştır.
Hem de en sağlam, en yenilmez göründüğü ve bu havanın medyanın da aracılığı ile şiddetle yayıldığı dönemde Recep Tayyip Erdoğan, sandıkta yenilmiştir.. Bunun anlamı büyüktür. Demokrasinin Haluk Ulusoy'a teşekkür borcu vardır..