Testere'ye yazık oldu!..
Son yıllarda izlediğim en çarpıcı gerilim filmlerinden biriydi Testere.. Ya da Saw!.. GORA 450 salonda gösterime girince, yer bulamadığı için kalktı gitti çoğu sinemadan.. Yazık..
Bir gözünüzü açıyorsunuz ki, mide bulandırıcı, iğrenç bir banyodasınız. Ayak bileğinizden zincirle bağlı.. Ortada kanlar içinde bir ceset.. Öte yanda gene sizin gibi zincirle bağlı hiç tanımadığınız bir adam daha..
Ve bir minik teyp var.. Çalıştırıyorsunuz.. Mesaj..
Saat altıya kadar öbür adamı öldürmezseniz, karınız ve minik kızınız öldürülecek..
Ortada bir tek araç var.. Bir testere.. Zincirlerden kurtulmak için bu testereyi kullanmak zorundasınız.. Ama testere demiri kesmiyor..
Peki neyi kesecek o zaman?.. Neyi keserek kurtulacaksınız?..
Fevkalade iyi kurulmuş bir öykü.. Gerilim ilerleyen saatle birlikte ilerliyor.. O iki adamı o iğrenç banyoda buluşturan şeyi geri dönüşlerle öğreniyorsunuz..
Merak.. Heyecan.. Gerilim.. Korku..
Bir kez daha söyleyeyim.. Son yılların en ilginç, en sürükleyici gerilim filmi idi Saw..
Dilerim sinema işletmeleri hatalarından dönerler ve ziyan ettikleri Testere'yi yeniden perdelerine taşırlar..
Benim ölçülerimle, dört üzerinden dört yıldızlık bir filmdi, Testere!..
Hitchkock'tan bu yana benzerini görmediğim..