Lig yarışı sürerken araya sıkışan milli maçlar için İtalyan ve İspanyol medyası "FIFA virüsü" der. Bu milli maçlar kulüplerin ritmini bozar, sakatlıklara ve yorgunluklara neden olur. Eskişehir maçında Galatasaray bu virüse yakalanmıştı. Milli maçlara giden Arda, Caner, Keita, Sabri, Elano, Servet sapır sapır döküldü. Galatasaray'ın alıştığımız oyun ritminden, ayağa isabetli pas özelliğinden, etkili kanat bindirmelerinden eser yoktu. Yine de Galatasaraylılar bu virüsü yenilgiye mazeret göstermemeli. İğneyi önce kendilerine batırmalı. Başta da oyuna elini sokmayan Rijkaard!
6 Mart Cumartesi günü Real Madrid- Sevilla maçını izledim. Sevilla 52'inci dakikada 2-0 öne geçti. Real'in hocası Pellegrini iki dakika içinde ön libero Lass ile solbek Arbeloa'u çıkarıp Guti ve Van der Vaart'ı oyuna aldı. Bu hamle sonrası R.Madrid maçı 3-2'ye getirdi.
Galatasaray 46'da ikinci golü yediğinde Rijkaard'dan bu hamleleri bekledim. Öncelikle Topal'ı, bir de Ayhan-Elano ikilisinden birini Pellegrini gibi çıkaracağını düşündüm ama yanıldım. Üstelik ilk yarıda sahaya sürdüğü kadro bırakın üretken olmayı, takım uyumundan çok uzaktı. İlk devredeki etkisiz oyun sonrası ikinci yarıya aynı kadroyla başlamak hatanın en büyüğüydü. İlk dakikadan itibaren "Dökülüyorum" diye bağıran Topal, ayağındaki topları "Kekeme" gibi kullandı. Yenilen iki golün mimarıydı. Topal gücünü öyle kaybetmiş ki; rakibi kovalayamıyor, "Eskort"luk yapıyor. Topsuz oyunu bilmeyen Topal'ı İngilizler'in istediğine inanamıyorum. Ayhan geriye, yana oynayıp idare etmeye çalıştı. Elano'nun ayakta duracak hali yoktu. Hem kaçak döğüştü hem de buluştuğu topları "Benden çıksın" diyerek kullandı. Tek olumlu hareketi Jo'nun kaçırdığı golde verdiği pastı.
DOĞRULARI DA BOZUNCA
Kasımpaşa maçının yıldızı Giovani ile başlamak gerekirken güçsüz Elano'yu tercih etmek de büyük hataydı. Neill-Emre Güngör ikilisi birbirini tamamlıyor. Neill kontrollü, Emre çabuk. Servet tek hamleli ve ağır. Atletico maçında Reyes'ten yediği "Feyk"e karşılık veremedi. Servet'in bu zaafını iki golde de Koray affetmedi. Rijkaard'ın Neill- Emre ikilisini bozması bence çok anlamsızdı.
Not: Hakem Bülent Yıldırım futbol maçı değil "Hentbol" maçı yönetti!. Biri golle sonuçlanan elle oynamaları görmediğini devre arasında öğrenmiş olacak ki; ikinci yarıda Galatasaray lehine olmayan penaltıyı verdi. Yanlışı yanlışla düzeltmeye kalktı.