Mülteci çocukla oyun oynayan Danimarkalı polis fotoğrafı, sosyal medyada paylaşım rekoru kırmıştı.
Mültecilerin Avrupa'da rahat edeceğinin umuduydu o fotoğraf.
O fotoğraf da yalan oldu!
Danimarka'da önceki gün kabul edilen yasayla sığınmacıların çantaları aranacak. Mücevher, bilgisayar veya cep telefonu gibi eşyalar; sığınmacıların masraflarını karşılamak için el konulup açık artırmada satılacak. İşte Batı medeniyetinin gerçek yüzü!
Avrupalılar en küçük mülteci akınında bile pes etti, hemen dikenli telleri çektiler. Şimdi de zavallı mültecilerin cep telefonlarına bile el koyup satmalarına olanak sağlayan faşizan yasalar çıkartıp 'Bize gelmeyin, burada size hayat yok' mesajı veriyorlar.
Irkçılık, Avrupa medeniyetinin tedavi edilmesi en zor hastalığıdır.
Bunlardaki ırkçılığın kökeni sömürgecilik dönemine, Haçlı Seferleri'ne kadar uzanır.
Türkiye, 2 milyonu aşkın Suriyeli sığınmacıya kapılarını açtı, kamplar kurdu, çalışma izni verdi, okullarını açtı. Suriye'deki gibi Arapça eğitim almak isteyenler için özel okul açılmasına yardımcı olduk.
Bugün birçok ilimizde Suriyeli göçmen ticarete atıldı, restoran gibi küçük işletmeler kurdular.
Bizde yardımseverlik lafta değil; geçmişten Osmanlı İmparatorluğu'ndan gelen bir özellik. Özetle Türkiye'nin kıymetini bilelim arkadaşlar.
En küçük sorunda ülkemizi şikayet eden aydınlar, önce Avrupa'nın mültecilere uyguladığı ırkçı politikaları eleştirsin!