Uzun zamandır böyle eğlenceli bir gece geçirmemiştim. Leziz yemek var, harika bir ortam var, müzik var, gülen yüzler var, skeçler var. İşte tam da şu zamanda aranan farklı eğlence anlayışı bu. Etiler'de Set Kebap'ın yanında küçük bir giriş çarpıyor gözünüze. Merdivenleri çıkınca görevli karşılıyor sizi. Rezervasyonsuzsanız bence hiç merdivenleri çıkmaya zahmet etmeyin çünkü mekan haftanın yedi gecesi ağzına kadar dolu.
SAMİMİ VE SICAK
Camla iki bölüme ayırmışlar La Boucherie Dinner Theatre'ı. Kapıdan girince sağda kalan bölüme 'dışarısı' diyor garsonlar. Soldaki bölüme de 'içerisi'. İçeride yan yana küçük masalar var. Ortam loş; solda kırmızı perdeli sahne, tam ortasına ikili kanepe koymuşlar, arkası, sağı solu orkestra...
Masalar birbirine yakın, samimi ve sıcak; kasmak yasak! Masaların üzerinde kırmızı abajurlar, mumlar... Yemek fiks. Önden rokforlu salata, peşine soslu et ve çubuk patates kızartması... Finalde ise nefis profiterol... Mönü bu; müzik ve şarap- rakı dahil 250 TL.
Tamam kulağa fazla gelebilir, herkes her an gidemez ama saat 20.30'da girdiğin mekandan gecenin 03.00'ünde eğlenceye ve lezzete doymuş olarak çıkıyorsun. Dışarıdaki bölümde de masalar var ama sağdaki küçücük bar gece 22.30'dan sonra tıklım tıklım! Yemeği es geçenler burada takılıyor; o zaman içtikleri içkinin parasını ödüyorlar, tabii yer bulabilirlerse. Bir de tribün yapmışlar; içkisini alan tribündeki minderlere kurulabiliyor.
Sonra başlasın şov! Ben gittiğimde sahnede Ceynur vardı. Hani 'Yağmur, sen de vurup durma şu cama' şarkısıyla tanıdığımız Ceynur. Nasıl güzel bir ses, nasıl duru... Her telden söylüyor Ceynur; espriler yapıyor, seyircilerle şakalaşıyor. Sahnesi müthiş!
Tam Ceynur'u izlerken, dışarıdaki tribünlerde bir hareketlenme dikkatimi çekti. Bu kez Özer Atik, gitarı ve komedyen arkadaşlarıyla tribündeki konukların arasına girip şarkılar söylemeye başladı. Bir Ceynur söylüyor, bir Özer. Araya skeçler giriyor. İçeride-dışarıda tabir edilen kitle, aralarında cam yokmuşçasına avaz avaz şarkılar söylüyor.
HER GECE FARKLI BİR ŞOV
Bayıldım da bayıldım! Haftanın her gecesi başka bir şov var Dinner Theatre'da. Mesela çarşambaları Rubato ile rakı-meze gecesi, perşembeleri iki tenor, cumartesileri Özer Atik... Şu anda Nisan ayına kadar dolu bir mekandan söz ediyorum. Hani tüm mekancılar, 'İş yok, kimse sokağa çıkmıyor' derken... Demek ki iş var, eğer sen farklı bi' şey ortaya koyarsan... Çünkü herkesin rahatlamaya ve güzel vakit geçirmeye ihtiyacı var. Mekanın sahibi Umut Evirgen ve ekibini ayakta alkışlıyorum.