Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Siz de kafa yorun

Peki ya tek yapmamız gereken, taziyede bulunmak, acı paylaşmak mı? Bence oraları geçeli çok zaman oluyor. Artık hepimiz sorunun değil çözümün parçası olmak için kafa patlatmalı, icraata girişmeliyiz. Kimin neyi varsa ortaya koymalı. Simitçinin gözü, durakta bırakılan sahipsiz bavulda olmalı. Apartman yöneticisi, bir haftalığına ev kiralayanı hemen muhtarlığa bildirmeli. Biz gazetecilerin de sosyal sorumluluk oluşturmak, dördüncü erk olarak denetim görevimizi sürdürmek yanında 'düşünsel' üretimde bulunmamız da gerekiyor.
Şu anda benim aklıma gelen katkıyı seslendireyim öyleyse:
Son zamanlarda bombalı araç saldırıları, gasp edilen ya da kiralanan otomobillerle değil, 'satın alınanlar' ile gerçekleştiriliyor. Çünkü gasp ve kiralama olayları eskisinden çok daha büyük bir titizlikle emniyet güçleri tarafından takip ediliyor. Ama araç satışları öyle mi? Bir ruhsatın çıkarılması, kayıtlara girmesi için nereden baksanız bir haftalık süreye ihtiyaç duyuluyor. Peki öyleyse ne yapılacak? Noter işlemleri, anında emniyetin istihbarat ağına ulaşacak. Özellikle yabancı şehirlerden gelen ve kamyon, kamyonet, panelvan gibi bombalama eylemlerinde daha fazla kullanılan ticari araçların alıcılarının GBT'si anında sorgulanacak, takibi yapılacak.
Dedim ya, bu aralar beylik taziye cümlelerine yenilerini eklemek yerine daha fazla 'düşünmek' zamanı... Düşünmemek ise yok olmanın kapı eşiği...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA