Okurumuz Hamza İnit de pek çok seyirci gibi son günlerde haber bültenlerini izlemekte güçlük çekiyormuş. Gerçekten de bültenler, birbiri ardına gelen şehit haberleri ve ardından yürek burkan cenaze törenleri nedeniyle izleyici açısından travmatik bir hale geldi. Okurumuz, bu haberler verilirken vicdani bir filtre kullanılması gerektiğini savunuyor:
"Sayın Yüksel Bey, şu satırları yazarken bile yüreğimiz ağzımızda, yeni bir şehit haberi gelecek diye... Ana haber bültenleri, ailece akşam yemeği yediğimiz saatlere denk geliyor. Son zamanlardaki şehit haberleri yüzünden yediğimiz her lokma boğazımıza takılıyor. Geçenlerde 8 yaşındaki kızım haberleri izlerken, cenazedeki şehit kızıyla birlikte sofrada gözyaşlarına boğuldu. Evet, acımız tarif edilir gibi değil ama hiç olmazsa cenazelerdeki o feryatları, ağlamaları uzun uzun vermesinler. Bir de geçenlerde bir annenin, askerdeki oğlunun şehit düştüğü haberini görevli subaydan öğrendiği andaki hali ekrana getirildi. Televizyon başında askerdeki evlatları için endişelenen onlarca ana var. Onları düşünsünler bari..."