Geçen hafta bir okurumuz, atv'nin dizisi "Çocuklar Duymasın" da gözüne batan çapakları maddeler halinde sıralamıştı. Bu hafta ise okurumuz Gülnur Güney'den övgü dolu satırlar geliyor: "Sevgili Yüksel Bey, yazılarınızı yakından takip ediyorum, her televizyon izleyişimden sonra sizin yorumlarınızı merakla bekliyorum. Çünkü sizinle aynı frekanstayız. Gözüme batan ne varsa, sizin köşenizde aynısını okuyabiliyorum. 11.09.2010 tarihli yazınızda bir okurunuzun Çocuklar Duymasın eleştirisini okudum. Benim de hislerime tercüman olmuştu. Bu tespitlere ayrıca Emine- Hüseyin diyaloglarını da eklemek isterim. Her iki karakteri ayrı ayrı seviyorum ama birbirlerine karşı bir güzel sözlerini duyamadık, hep kavga halindeler. Buna benzer olarak Gönül-Haluk diyalogları aynı şekilde, birbirlerinden nefret ediyorlar. Bu diyaloglar açıkçası kabak tadı vermeye başladı. Meltem'in dekolte giymesi konusunda ben de çok rahatsızım. Eski bölümlerde, Haluk özellikle eşine göğüs dekoltesi için 'Çatal görünmeyecek' derdi ve kıyafetini değiştirmesini söylerdi. Ayrıca Meltem karakteri biraz daha olgun kıyafetler giyebilir. Çünkü Haluk'un yanında fazlasıyla bakımlı ve genç görünüyor. Fakat bu eleştirilerin yanında dizinin olumlu gördüğüm yanlarını da eklemek isterim. 1- Türk örf ve adetlerine, diziye yeni eklenen 'Dar Gömlek Tolga' vasıtasıyla ona yol yordam göstererek, detaylı bir şekilde yer veriyorlar. 2- Geçen bölümde Pakistan'daki sel mağdurlarına yardım kampanyasına dikkat çekilmesi güzeldi. 3- Dizinin 7 yıl aradan sonra yayınlanmasına çok tepki gelmişti ama dizi yeni kadrosuyla kendisini fazlasıyla yenilemiş. Beton Orçun'u çok sevdim, hep o konuşsa biz dinlesek diyorum. Havuç'un sesini ve şarkılarını da çok beğendiğimi söylemek isterim. 4- Dizide beni en çok etkileyen ve takdir ettiğim bir nokta rahmetli Müzeyyen Hanım'ın anılması idi. Buradan Birol Güven'e teşekkürlerimi sunarım.