Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Bunlar da dizi fantezileri

Hep söylüyorum, her hafta 90 dakikalık dizi senaryosu yazmak, oynamak, çekmek, kurgulamak, seslendirmek akıllı işi değil. Durum böyle olunca normal dünyanın "gerçekleri" ile dizilerin "gerçekleri" arasında fark oluşuyor. "Dizi gerçekleri" bizleri fantezi ötesi bir "beşinci boyuta" taşıyor. Bu hafta da izlediğim diziler arasında beni hayrete düşüren "fantezi" bölümleri vardı. Örneğin; "Arka Sokaklar"da kaçırılmak istenen hamile kadın önce kendini otomobilden attı, sonra kötü adam tarafından uçurumdan aşağı atıldı. Ama gelin görün ki, ne bir tarafı kırıldı ne de karnındaki bebeğe bir şey oldu. "Aşk ve Ceza"daki sahne ise benimle birlikte pek çok okurumun da dikkatinden kaçmamış. Savaş ve Yasemin karşılıklı olarak birbirlerine veda mesajı yazıyorlar ama eşzamanlı olarak bunu elektronik posta ile göndermekten vazgeçiyorlar. Ancak, Yasemin'in bilgisayar ekranında zaten o sırada "internete bağlanamıyor" uyarısı yer alıyordu. Yani Yasemin istese de bu mesajı Savaş'a gönderemezdi. "Kapalıçarşı"da ise yeni evlenen çifti neredeyse evliliklerinin haftasında "gebelik tedavisine" girişirken izledik. Yahu bu ne acele? Daha dün bir, bugün iki... "Gerekli çalışmayı" yaptınız da mı, hemen doktora koştunuz bakalım? "Ezel"deki sahne de ilginçti. Benzincide Bahar'ın otomobilinin sol ön lastiğini bıçakla patlattılar. Ama bir sonraki sahnede tamirci, otomobilin arka lastiğini değiştiriyordu... Dedim ya, dizilerde farklı bir "gerçeklik" yaşanıyor...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA