Türkiye'nin en iyi haber sitesi
FATİH DOĞAN

Demokrasi süreci yeniden başladı

Beşiktaş Başkanı Sayın Yıldırım Demirören birkaç ay önce "2010'da kayıtsız şartsız adayım" diyerek camianın önüne bir fotoğraf koydu. Bir nevi kararlığını da gösteren gizli bir meydan okumaydı.
Beşiktaş Jimnastik Kulübü'nü yönetmeyi düşünenlere iki önemli mesaj verdi. Birincisi, "Yönetimi istiyorsanız beni yenmek zorundasınız." İkincisi, "Benim karşıma çıkıyorsanız kaybetmeyi göze almak zorundasınız."
Demirören siyasetinin ve yönetim anlayışının en belirgin özelliği güç ve para. İktidar olmanın verdiği vahşi cazibenin de etkisiyle benimsedikleri yönetim şekliyle hem içeriye hem de dışarıya "çok güçlü bir rakip" profili verdiler. Ne zaman biraz adaylar cesaretlenip kafalarını gösterse, yandaş kalemler üzerinden yaptıkları manipülasyonlarla "Bu dönemde çıkılır mı? Bu dönemde çıkmak hainlik" ayarında fotokopiden çıkmış gibi tepkilerle rakip adaylarını sindirmeyi başardılar.

RİSKE GİRMEK İSTEMEDİLER
"Demirören'e kaybetmek" riskinin altına girmek istemeyen Tuncay Özilhan, Hikmet Çetin.... gibi çok özel ve değerli Beşiktaşlı her türlü "Aday ol" baskısına rağmen önlerine konulan korku dolu fotoğrafı gördükten sonra kendilerine göre haklı olarak "Paramla, tecrübemle, birikimimle rezil mi olacağım!" fikrine kapıldılar. 2006'da SABAH'a "Yönetici adayları listeler arasında paylaşılıyor. Kalite düşüyor. Bu yüzden 'Başkanlık sistemini' uygulayalım. Başkan seçildikten sonra istediği yönetimi seçsin" savını ortaya atan Demirören 2007'de yukarıda saydığımız sebeplerden dolayı başkan adayı çıkmayınca tek başına liste kurma fırsatını yakaladı. Ancak yaşanan 3 yıl ve kurduğu yönetim gösterdi ki muhalefetsiz bir iktidar Beşiktaş'ta başarılı olamıyor. Başkanların iyi yönetim kurması için mutlaka muhalefet şart.
Bu yüzden Sayın Murat Aksu'nun adaylığını Beşiktaş'ın menfaatleri açısından çok olumlu karşıladım. Aynı zamanda elindeki para, nüfus ve başkanlık gücüyle iktidarını korku imparatorluğuna dönüştürmeye başlayan bir anlayışın karşısında Beşiktaş'ın "Alternatifsiz" olmadığını göstermesi açısından isabetli buldum.
Kongre üyeleri kimden yana teveccüh gösterir, o ikincil mesele.
Sevindirici olan Beşiktaş'ta rekabet ve demokrasi sürecinin yeniden başlatılmış ve her iki adayın da güçlü yönetim kurma zorunluluğunun doğmuş olmasıdır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA